♤1. Bölüm♤

173 19 33
                                    

KimRabbit umarım beklentilerini karşılar :)
-----
Gönderen - Jongİn
'Junmyeon hyung, sakın gecikme'

Junmyeon: Tamam Jongin. En yakın arkadaşımın doğum günü partisine geç kalacak değilim.

Jongin: Tamam, yarım saat sonra görüşürüz.

Junmyeon: Tamam.
____

Junmyeon yorgunca iç çekti. Jongin'i çok seviyordu, ama ona göre maske balosu biraz çocukça bir fikirdi. 'Jongin'in zaten küçük bir bebekten farkı yok.' Diye geçirdi içinden ve daha fazla düşünmemeye karar verdi.

"Neyse, ben hazırlanayım bari." Oturduğu tek kişilik koltuktan kalkarak söyledi bunu. Fazla kıyafeti olduğu için baya geniş olan dolabını açtı.

Nasıl olduğunu kendisi bile anlamayan Junmyeon, 5 dakikada odasını savaş alanına çevirmişti. Sonunda, dolabının en derinliklerinde olan kraliyet giysilerinin tam kopyası olan kıyafetlerini buldu.

(A/N: Yurtdışında yaşadığım için (Türkçe) açıklamakta berbatımdır, kendimi hiçbir şekilde açıklayamadığımı hissettiğimde resimler koyacağım

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.

(A/N: Yurtdışında yaşadığım için (Türkçe) açıklamakta berbatımdır, kendimi hiçbir şekilde açıklayamadığımı hissettiğimde resimler koyacağım. Umarım memnun kalırsınız.)

Kıyafetleri giymeden, Junmyeon kendi ile anlaşıp odayı toplamaya karar verdi. Geç kalmamak için elini çabuk tutuyordu.

Kırıp, kızdıracağı son kişi kesinlikle Jongin'di.

"Phh, bittim." Kolundaki saat'e baktı Junmyeon. "HUUH!? 18.50, AHHG, geç kalmak üzereyim. Jongin beni diri diri gömecek." Kıyafetleri kırıştırmamak için özenle dikkatlice, aynı zamanda hızlı giyinmeye çalışan Junmyeon, Jongin'in ashabından korkuyordu.

Sonunda giyinebilen Junmyeon uçarak evden çıktı. "Taksi." Taksi durdurmaya çalışsada taksicilerin hiçbiri zavallı adam'a yardım etmekte meraklı değildi.

Onu gören her taksici, görmemezlikten gelip sürmeye devam ederdi.

"Hadi ama, Trip atacak zaman değil. Jongin beni diri diri gömecek."

Junmyeon isyan ederek taksi durdurmaya çalışırken, yanında duran araba ile mutluluktan ağlayacağını hissediyordu.

Pencere aşağı kaydığında, Junmyeon'un yaşıtlarında bir adam "Hey, sen. Nereye gideceksin?" Dedi cana yakın, ve neşeli ses tonu ile.

Soran adama gülümsedi Junmyeon.

"Şey, arkadaşımın doğum günü partisine, maskeli balo." Adam anlamışcasına kafa sallayıp, başını içeri çekti. Yeniden Junmyeon'a dönüp

"Kim Jongin?" Dedi.

Junmyeon ne demek istediğini anlamadığı için "Huh?" Demekle yetinmişti.

"Arkadaşın diyorum. İsmi, Kim Jongin değil mi?" Jongin'i tanıması şokuyla JunMyeon cevap verememişti.

Şaşkınlığını üzerinden attıp gülümsedi. "Şey, evet.." Junmyeon adamın Jongin'i nasıl tanıdığını sorgulasada şuan pek fazla takmadı.

Philophobia | LayhoWo Geschichten leben. Entdecke jetzt