# 18

88.1K 3.3K 802
                                    


Bir baş hareketiyle etrafındaki adamlar anında dağıldı.

-"Buraya gel Alin."

Sesindeki sertliği , öfkeyi size anlatamam. Kelimeleri resmen seni öldüreceğim diye bağırıyordu. JJ yanımdan geçip asansöre binince bende ayaklarımı hareket ettirip Karan'ın yanına doğru ilerledim.

Çenesi kasılmış gözü seğiriyordu. Kolumu mengene gibi kavrayıp arabaların arasından ilerletip otoparkın en ucuna kadar sürükledi. İtmesiyle iki arabanın arasında kalıp arkamdakine sırtımı çarptım.

-"Lan sen kendini bana öldürtmek mi istiyorsun ?! Sana bu siktiğimin uyarılarını kaç bin defa daha yapacağım ?! Aklın yok mu kızım senin ?! Var da bir boka yaramıyor mu basmıyor mu kafan ?! "

Yüzüme en korkutucu haliyle bağırmasının yanı sıra omzuma olan gücüyle bastırmasıyla git gide gücü altında eziliyordum. Acıdan bağırmamak için kendimi ne kadar sıktığımı bilemezsiniz.

Bütün otopark onun sesiyle inliyordu. Ve ben onun öfkesiyle tir tir titriyordum.

Ellerini başına kaldırıp arkasını döndü.
-"Delirteceksin beni sen !! Elimde kalacaksın yeminim olsun elimde kalacaksın !! " diye bağırdığında onun bu yüzünü hiç görmediğim kafama dank etti.

Yutkunacak gücüm yokken dudaklarımdan kaçan hıçkırıkla önünü döndü. Öfkeden gözleri kararmıştı. Farklı bir Karan vardı karşımda.

Öfkesi onu canavara dönüştürmüştü.

Eliyle boynumu sardığında gözlerim yerinden çıkacak gibi açıldı. Nefesimi kesti. Bu o olamazdı.

-"Ağlama bak öldürürüm seni ! Gerekirse döve döve sokarım aklına bu söylediklerimi ! Sana beni sinirlendirme dedim kızım ! Sen ne yaptın ?! Her seferinde damarıma bastın ! "

Nefes alacak tek nokta ararken git gide vücudum uyuşuyordu. İki elimi eline sarıp itmem bir işe yaramazken tırnaklarımı batırmamla geri çekti. Yere çökerken nefes almamın verdiği rahatlıkla öksüre öksüre boğazımı tuttum.

Hayır hayır bu Karan değildi. Bu benim sevdiğim güçlü adam değildi.

Sarsılarak ağlarken yaşlar görüş alanımı kapatmış delirmiş gibi ağlıyordum.

-"Ne yapıyorsun lan sen ? Kızı mı öldüreceksin ?!" Tanıdık ses yanıma geldiğinde başımı kaldırdım.

Karan tepeden yanıma çöken Jabari'ye elini doğrulttu. Yüzü sinirden gerilmiş damarları birer birer belirmişti.

-"Dokunma ! Bir daha ona dokunursan ellerini parçalarım senin !" diye bağırabildiği yükseklikte alanı inletti.

Canımı bundan daha fazla yakamaz diye düşündüm. Hem ruhsal hem fiziksel kırmıştı parçalarımı.

-"Siktir git pezevenk görmüyor musun kızın halini ?!" Kollarımdan tutup kaldırırken o olmasa yere düşebilirdim.

Karan tarafından hızla çekildim ve beni göğsüne sıkıca bastırdı. Şokun etkisiyle hala boynumda olan elimi kaldırıp yanaklarımı sildim.

-"Sana dokunma dedim ! " Bağırırken göğsü hiddetle inip kalkmıştı. Bedeni o kadar sertti ki bir kayayı andırıyordu.

-"Ne halin varsa gör gerizekalı. Ona zarar verme !" Tek umudum olan Jabari de gidince göğsünden itikledim.

-"Bırak ! Bırak beni bırak ! Dokunma bana ! " Boğazım yırtılırcasına bağırırken kollarında var gücümle çırpınıyordum.

O ise etkilenmeden beni sıkıca tutmaya devam ederken ensemden bastırıp yüzümü göğsüne sabitledi. Çaresizliğim karşısında orada bağıra çağıra ağladım. İçimi dökercesine kalan birazcık gücümle yaşlara boğuldum. Ellerim iki yanımda kaskatı halde göğsüne yapışık ağlamaktan başka yapacak hiç bir şeyim yoktu.

B U Z K A L PHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin