Ateş Prensesi

Bölüm 1

Gözlerimi açtığımda yanımdaki alarmın ötüşünü duydum.İsteksiz bir biçimde kalktım.Herhalde annemde aşağı kattan alarmın sesini duymuş olacakki oda aşağıdan ''GÜNAYDIN!'' diye bağırıyordu.Yatakta 5 dakika ağa gibi oturup hırçın bakışlarımıda attıktan sonra lavaboya gittim.Tuvaletimi yapıp yüzümü yıkadım.Aynada biraz kendime bakınca saçlarımın uçlarındaki kızıl rengin biraz daha belli olduğunu ve yayıldığını gördüm.Umursamadan aşağı indim.Annem en sevdiğim yemek olan krepi yapmıştı.Bunun sonucunda da günün ilk gülümsemesi ortaya çıktı.Annemle kahvaltı yaptıktan sonra giyinmeye çıktım.Tabiki annem sorularına başlamıştı : ''Yine mi Damlaya gidiyosun? Birazcıkta evde dur. Akşam saat 7 de burda olcaksın.Akşam erken gelirsen sana sulu köfte yaparım.'' Demesiyle odadan kafamı çıkarmam bir oldu ''Sulu Köftemi? Hiç gelmememi mi istiyosunuz madam?''dedim.Annem kaşlarını çattı ''Aa sende ha ne bu su kelimesini duyunca saçma sapan konuşmalar?dedi.Bende ona kaşlarımı çatıp ''Napıyım sevmiyorum su kelimesini kulaklarımı tırmalıyor sanki.Yaşamam için suya gerek olmasa onuda içmem.Zaten duşuda zor alıyorum.Anti su team ateş''dedim ve annemin bidaha sesi çıkmadı.Ama sonra bi ara ''Zaten yakında ateşin içinde olacaksın bari şimdiden yapma'' dediğini duydum sonra önemsemeden patenimi ve çantamı alıp dışarı çıktım.Paten parkına gittiğimde karşımda Damla ve yanında mavi saçlı adamlar vardı ve onların alınlarında da Damla'nın ayak bileğindeki damla şeklinde olan doğum lekesinden vardı...