BÖLÜM-14

14.7K 770 402
                                    

Jungkook son kez telefonundaki konuma bakarak karşısında duran evdeki zili çaldı. Heyecandan oluşan elindeki teri pantolonuna silerek beklemeye. Başladı. Önce kapını  arkasından homurdanma sesi gelince kıkırdadı.

Kapı serçe açılmış ve Tae'nin sesi duyulmuştu.

"Yha jin hyung gelme deme-"

Cümlesi gördüğü jungkook ile kesilmişti. Önce hâyâl sandı. gerçekmi diye gözlerin, kırpıştırdı. Ama gerçek olduğunu anlayınca gözlerini büyütüp. Karşısındaki bedeni süzdü. Siyah dar kotu beyaz tsirt ve siyah deri ceketini giymiş ayakkabı olarakta beyaz convers ile tamamlamıştı. Aynı şekilde Jungkookta Tae yi süzmüştü. Gri eskiden darsa bile şimdi zayıflıktan geniş gelen eşoftman ve beyaz bir tsirle saçları dağınık göz altları mor ve şişmiş şekilde duruyordu. En sonunda Jungkook konuştu.

"Geçebilirmiyim"

Sonradan cevap beklemeden İçeri girerek kapıda kitlenmiş şekilde duran Tae yi kolundan çekmiş ve oturma odası olarak tahmin ettiği yere girmişti. Tae kendine gelince Jungkook a döndü." Sen nasıl buldun burayı."

"Jimin sağolsun"

"Onu öldüreceğim" diye fısıldadı Tae. Kafası önündeyken birden kolundan çekilmiş ve kendini Junkook un kollarında bulmuştu.

"Korkuttun beni Tae. Sana o gün öyle dememeliydim ama sinirliydim Tae cidden öyleydim ve sana patladım. Bilerek yapmadım. Özür dilerim. Bir de sen cevap vermeyince kafayı yiyecektim. Tekrar özür dilerim."

"Sen haklıydın jungkook. İlk baştan kendimi tanıtmalıydım."

"Hayır tae unuttunmu öyle yaparsan olayın gizemi bozulurdu"

Tae kıkırdayınca Jungkook kafasını Tae nin boynuna gömmüştü. Ama aldığı yüksek sıcaklıkla kafasını kaldırıp Tae ye baktı. Elini alnına koyup ateşine baktı ve içini panik dalgası aldı.

"Tae sen yanıyosun!"

"Hiç farketmemiştim"

"Odan nerde"

Tae odanın yerini gösterince Tae yi kucaklayarak odaya götürdü. Tae nin se şaşkınlıktan sesi çıkmıyordu. Ya da yorgunluktan. Jungkook Tae'yi yatağa oturduktan sonra tsirtini ve eşoftmanını çıkardı. Karşısındaki manzara dudağını ısırtacak dercedeydi ama alt kısımlarına sahip çıkmak için takmamaya karar vererek dolaptan yeni eşoftman ve aldı ve Taeye giydirerek yatağa uzanmasını sağladı. Tae ne kadar soğuk diye sızlansada onu takmadı. Ne de olsa hastaydı canım.

Hemen mutfağa inerek dolapları karıştırmaya başladı. Eline gelen ilk hazır çorbayı hazırladıktan sonra bir kâseye koyarak odasına taşıdı. Kapıyı açtığında karşı duvara bakarak titreyerek  karnındaki ellerliyle ritim tutan bir Tae bulmuştu. Hızlıca yanına giderek Tae yi dikleştirdi ve çorbayı içirmeye başladı.

Çorbayı bitirince ona mutfakta bulduğu ilacı Tae'ye içirdi. Birkaç saat sonra Taenin ateşine bakmış düştüğünü görünce gülümsemişti. Tae yi yatağa uzanırıp o da yanına uzandı. Tae den çıkan en son kelime ise SENİ SEVİYORUM  du...

Vote ve yorum○&○

TAEKOOKTAGRAMWhere stories live. Discover now