"Gelinlik halloldu mu ?" Heyecanla bana bakan Yaren ablaya gülümsedim.

"Hallettik. Zor olmadı sandığım kadar."

"Evet, halloldu. Ben göremedim ama! İnşallah hallolmuştur gerçekten." Sitemle konuşan Aliye ben hariç herkes gülmüştü. Deli adam, o gün 2 dakikada bir mesaj atmıştı. Önü çok açık olmasın diye.

"Ay, Ali. Kızın düğünü, bari şu günde şöyle şeyler yapmayın." Ağzın bal yesin Sevgi abla.

"Yani.. ben bir şey demiyorum ki, hemen kadın dayanışması moduna girme! Az dikkat etsin dedim sadece.."

"Aman aman sus! Hem bak Ebrar balına da gelinlik aldık dayısı." Ebrar el çırptı.

"Gözümün görüp göreceği en güzel gelin olacak yani." Sevgiyle yanağını okşadı, saçlarına öpücük kondurdu. "Sonra götü bezli oğlanları peşine takıp beni katil edeceksin, öyle mi dayım ?"

Gözlerimi devirdim. Ebrar kafa salladı. Kahkaha attık.

"Seni vereceğimi mi sandın ?" Ebrar tekrar kafa salladı. Ciddi ciddi bunu dert edinip kaşları çatılan Aliye pes dedim, içimden. "Boşuna kafa sallama ! Vermem ki."

"Ali, boğdun çocuğu." Ebrar'ı sıkı sıkı kollarını dolayan adama hayretle baktım. Boğacaktı çocuğu. Yüzünü asıp omuz silkti, kollarını daha da sıkılaştırdı.

"Buda böyle işte, sevince boğuyor." Sevgi abla söylendi. "Kendi kızı olsa, düşünemiyorum ben bunu ya."

"Öyle çok boğmasın ben de onu boğazlamak zorunda kalmayayım, sonra." Abim çatık kaşlarıyla Aliye göz dağı verdi. Abim benim be!

"Yalnız sizin bebişlerde ne güzel olur he." Tebessümle bir bana bir Aliye bakan Yaren abla abimin öksürüğüyle kendine geldi.

Ali pek umursamışa benzemiyordu bu uyarıyı. Gözleri heyecanla beni buldu, karnıma düştü elaları, oyalandı. Dudakları kıvrıldı. Sanırım hayal etti, bir an için. Kucağında Ebrar değil de bizim kızımızı hayal ettim ya da karnımda. Ne güzel bir baba olurdu kim bilir. Yanaklarım kızardı. Elbet anne olmak istiyordum fakat çok sonra.

Gözleri şefkatin binbir tonunu taşıyordu karnımı izlerken.. gözlerini seviyordum.. Yalansızdı, bir cam gibiydi ruhuna ayna tutan.

"Biz artık kalkalım. Ben Yareni bırakayım. Evden sıkıntı çıkmasın." Abimle birlikte ayaklandık.

"Ahu'yu ben bırakırım." Artık sormuyordu, söylüyordu. Buda sanırım 1 hafta sonra evleneceğimiz içindi.

"Tamam." Abimde sanki bunun farkındaymış gibi itiraz etmiyor, onay veriyordu. Garip geliyordu, buruk bir tad bırakıyordu yüreğimde.

Evden hep beraber çıktık. Abim Sevgi ablayı ve Yaren ablayı bırakacaktı.

"Balkonunun camını açık bırakma, kapını da iyi kitle. Ben girebildiysem uğraşan haydi haydi girer."

"Zaten o gün çok şükür ki bir sorun çıkmadı." Sinirle soludum.

"Zaten gelmeyeceğim artık. Dayanamam ki," dişleriyle ezdiği dudağına hapsetti gülümsemesini. "Yoksa o gecelikleri bir ön denemeye almamam mümkün değil."

Beni mi utandırmaya çalışıyordu yoksa cidden artık dayanamıyor muydu ? Gülen yüzüyle şaka gibi gelse de, gözlerindeki pırıltılar tenimi dağlıyordu.

İMKANSIZIN KOLLARINDAWhere stories live. Discover now