Start From The End >> a.i

13

Ashton: Buraya bak, Rosalie.

Rosalie: Aynı okulun içindeyiz Ashton, yanıma gelip kendin söyleyebilirsin.

Ashton: Gelirdim ama yanındaki şerefsizi dövmek istemiyorum.

Ashton: Hazır ondan konu açılmışken, daha geçen gün burnunu kırdım, ne cesaretle yanına geldi?

Rosalie: Sen Josh'tan bahsediyorsun!

Rosalie: Bizi gördüğünü fark bile etmemiştim Ashton.

Rosalie: Ah, yan masadaymışsın!

Ashton: Evet fark etmediğin fazlasıyla belli.

Ashton: Şimdi ona sorar mısın hani uyuşturucuyu kullanıyormuş?

Ashton: Ona cesaret veren bir şeyler olduğu belli.

Ashton: Aynısından alıp Everest'e tırmanmayı planlıyorum.

Rosalie: Onu ben çağırdım Ashton.

Ashton: Ne yaptım dedin sen?

Ashton: Çünkü sanırım artık disleksik bir bireyim.

Ashton: Okuduğum şey başka bir türlü gerçek olamaz da.

Rosalie: Eminim değilsindir çünkü onu ben çağırdım diye okuduğuna eminim.

Ashton: Vay canına Rosie.

Ashton: Şimdi de Jane yüzünden intikam mı almaya çalışıyorsun?

Rosalie: Jane mi?

Rosalie: O kimdi?

Ashton: Aferin Rosalie, umursamıyor ayağına yat.

Ashton: Gerçekten çok olgunca bir davranış.

Rosalie: Umursamıyor ayağına yatmıyorum Ashton, gerçekten umursamıyorum.

Ashton: Öyle mi?

Ashton: Yani şimdi iki ön masadan Jane'i çekip öpsem sorun etmez misin?

Rosalie: Zaten beni hayatından çıkarışının üstünden iki dakika bile geçmeden onun öpmedik yerini bırakmadın Ashton.

Rosalie: Bunu biliyorum.

Rosalie: İnan görmem bir şeyleri değiştirmez.

Rosalie: Ama senden daha çok nefret etmemi istiyorsan yapabilirsin.

Ashton: Şimdi de benden nefret ediyorsun, öyle mi?

Rosalie: En azından kendimi başkalarının koluna atmıyorum, böylesi daha iyi.

Ashton: Ben kendimi kimsenin koluna atmadım Rosalie.

Ashton: Ve senden nefret ettiğim de yok.

Ashton: Ama evet, senin yolun daha iyiymiş.

*

Rosalie'nin kötü kız gibi gözükmesini istemiyoruum:((