yalı çapkını (tamamlandı)

1

sevgili okurlar lütfen bölümlerde iyi veya kötü gördüğüz yerleri yorum yaparak beni uyarırsanız sevinirim çünkü   yazarken telefon kullandığım için bir çok hata verdiğini bende biliyorum bir çok yerde eksiğim  olduğu için okurlarımın yüce gönlüne bırakıyor ve affınıza sığınıyorum şimdiden ilgilen arkadaşlara
çok teşekkür ediyorum

sonbahar ın sıcaklığını kaybetmemis ikk günleriydi sahra  önünde  45 yaşınlarında 1.70 boylarında elleri ve yüzünde güneşin yazdan kalma siyah  yanıklarıyla yıpranmış bir adam köylü olduğu ve hayatı  ne zorluklarla geçirdiği gözlerinden  ve yüzünden okunan bir   babanın iki çocuğundan birisiydi  sahra

mustafanın yirmi  yaşında bir kızı  birde oniki yaşında oğlu vardı siyahın kurşuna  dönen  renginde bir valizle küçük adımlarla babasının arkasında indi otobüsten ıstanbul otogarına

iner inmez şehrin  kalabalık gürültüsü kafalarına  bolyoz gibi  inmişti sanki bu gürültüden  sersemleyen baba  bir hışımla  gözlerini sahra ya çevirdi ve

.. yuksek okul senin neyineydi  yetmedi mi sana memlekette  liseyi bitirmek ben sana her daim nasıl ulaşacak nasıl göz kulak  olacağım buralarda kız başına ne yapacaksın

Bu bakışların  ve sözleri altında sahra  ezilip yerin dibine geçti söyleyecek söz  bulamadı biliyordu babasının kayıt  yaptirmak ve onu yurda  vermek için  parayı amcasından borç aldığını biliyordu

ama başka yapacak çaresi yoktu ya babasını fakir yaşamından oda nasibini alacak veya canını yaksada babasının sitemli sözleri  dinleyecekti veya babasının durumunu söylediği İğneli sözlerini sineye çekecekti ve öyle davranmıştı.Tek yaptığı  gözlerini yere indirip

..baba seni zor durumda bıraktığım için kusuruma bakma af et
beni

demek oldu ve inci tanesi  gibi gözlerinden yaşlar süzülerek akmaya  başladı  sahra yapısı  gereği Güçlü  bir  bedene sahipti 1.65 boylarında yuvarlak  yüzlü siyah badem  gözleri parlayan cildi küçük  dudaklı  ve çenesinin bariz düzgün  bu yüze  yakışan  burnu vardı 

saçları omuzlarda gece siyahıydı.Yapısı güçlü kaba olduğu kadar Düşünceleri o kadar inceydi  ıstanbul üniversitesi iç mimarlık bölümüydu çok çabası sayesinde kazanmıştı

Yani hazırlıkla birlikte  5 yıl okuyacaktı  bu masrafları babasını  korkutuyordu okumaysa Liseyi bitirdi  evlensin evde otursun evinin Hanımı olsun diye düşünüyordu.

Zaten mustafa nın  aklında  ölen büyük  abisinin bir oğlu  vardı sahrayı onunla  gelecekte evlendirmek geçiyordu aklından kendi kendini bu yüzden okula göndermek istemiyordu

Kendi  aklınca dilana  ilk denemede kazanırsan sana okulunda destek olacağım  kazanamazsan sen benim şartlarıma uyacaksın     ve evleneceksin diyerek  bu fikri aklına   sokmuştu

Sahra  bu sözleşmenin  şaka  götürür  yanı  olmadığını  bildiği için canla başla gecesini gündüzüne  katıp kendi  çapında büyük olan bu bölümü  kazanmıştı

kazanılmış  bu okul saharaya  biraz nefes alma özgürlüğü ve hayatını  bir düzene sokması için büyük bir fırsattı Güzel  bir  yaşamın başlangıcıda olabilirdi  büyük kabus dolu  sıkıntılarıda olabilirdi

bu büyük şehirde yaşayacak ve bütün bunların gerisinde neler olacağını yaşadıkça  öğrenecekti Biraz yürüdüler  az ilerde kantin vardı sabah  saatleri olduğunu  için  karnıları acıkmıştı
Babası 

..birer Simit çay içelim aklımız başımıza gelsin aç  karnına nasıl dolaşıp baş  çıkaralım  daha  koca ıstanbul da

Sabahın saat  dokuz veya on arasındaydı anadolunun her bir şehrinden  otobüsler  gelmişti Esenler otogarına ortalıkta  büyük  bir. Kalabalık ve yükselen  ses uğultusu  vard

Kimileri gidecekleri  adresi soruyor kimisi  gidecek araba arıyor kimi bavullar  ile Bir kenarda kendisini karşılamak  için  gelenlerini gözleri ile arıyor  yani ortamda  bir kargaşa  tabi ıstanbul da yaşayanlar için  normal bir şeydir

Ama sahra  ve babası  için  anormal  bir şeydi  bunlar çünkü
Erzincan varto ya bağlı  küçük bir köyde geçmişti  bütün ömrü  Mustafa beyin ömrü boyunca erzincan dan çıkışı sadece  askerlik içindi 

mustafa  bey askerliğini  Manisa  yapmıştı bir orayı  biliyordu
Mustafa  5 kardeşlerdi iki abisi bir  ablası  Birde küçük  kız kardeşi  vardı 

babası  verem hastalığından atmış beş  yaşında  vefat etmişti  aradan  on sene sonra en büyük  abisinide aynı  hastalıktan  kaybetmişti 

Annesi ölen  oğlunun evinde kalıyordu büyük  dededen kalan maaş  ve kendi hakkına  düşen mirasla gelini ve üç torunuyla  beraber geçinip  gidiyordu

babaannenin diğer torunları sahradan yaşça büyüklerdi  Büyük torun   engin yirmidört ortanca Elif yirmiiki küçük  ela ise yirmi yaslarindaydi kızlar ilkokuldan sonra  okumadı engin ise liseye kadar okumuştu

Babannenin  desteği  ile kırk elli büyük  baş  ikiyüz de küçük  baş  hayvanı vardı  bütün  zamanları bu hayvanlarla uğraşı vererek  geçiyordu üçünün de evleneceği  çağları idi

Kızlarıñ köyden ve çevre köylerinden isteyenler vardı  ama  gelenekleri gereği önce büyük  abisinin evlenmesi gerekiyordu daha sonram  sıra  ile kızlar evlensinler engin babası öldüğünde  lise son sınıfta idi

Babası  ölünce  ailede tek erkek olarak bütün  ailenin yükünü çekmek  zorunda kaldı yarım  yamalak liseyi bitirdi  derken askerlik  dört  kadını  bir  çatı altında  bırakmak hayli zorlamıştı

engini  dönüşte  işine dört  elle sarılmıştı engin ailenin ilk göz ağrısı olduğu için bütün aslan ailesinin yanında değerliydi

engin amcasının kendisi ve kızı sahra  için aklından geçenleri biraz tahmin ediliyordu ama sahrayi halen burnu sümüklü bir
kız olarak görmüştü her zaman

aslında Sahra  çok güzel bir kızdı ama köyde ders çalışmadan ve
babasının işlerine koşturmadan kendine çeki düzen vermiyordu
tek düşüncesi okulunu bitirip iyi maaşla çalışmaktı

babası ve annesi  yeterince yıpranmıştıki  dilan bütün bunlara  dayanamıyordu oldukları bölgede yaşam oldukça zordu hayat
şartları oldukça çetindi

topraklar verimsiz ve kuraktı geçimlerini  ancak on onbeş büyük
baş hayvanlarla sağlıyordu ineklerin  sütünü ve doğan buzağıları
satarak geçiriyordu ailesi

Mustafa  beyin  diğer abisinin durumu iyiydi  onun çocuklarıda
olmamıştı karısıyla gezip dururdu bu çift birbirine

sevgili okurlar yazmaya çalıştığım bu satırları telefon kullanarak yazdım illaki hataları olacaktır en azından hatalı yerde uyarı amaçlı yorumlar yazarsanız çok sevinirim