Yavuz merdivenlerden Narin'i sürükleyerek indirirken herkes şok olmuş bir şekilde adama bakıyordu.
Sadece Ezo'nun ablamı bırak haykırışından  başka kimseden ses çıkmıyordu.
Yavuz merdivenlerin sonuna gelince karşısındaki adamlara bağırarak konuştu.
"Eğer önümden çekilmezseniz acımam sıkarım karnına !"
"Yapma nolur bebeğime zarar verme !"

"Narin'im korkma güzelim, ağlama sana ve oğlumuza  bir şey olmasına izin vermem güzelim ."
Narin dolu dolu gözlerle karşısındaki adama son kez bakar gibi baktı.
Vedalaşır gibi , ölüme gidiyor gibi bakıp özlemini, hasretini dindirdi.
Yaşadığı hayatta onu tek mutlu eden şey Ali'yi sevmekti onunla birlikte olduğu  günlerdi. Derin bir nefes çekti son nefesini alıyormuş gibi ...

"Ali'm senden önce yaşamadım , mutluluk ne bilmedim her şeyi seninle yaşadım ,ben seni çok sevdim . Bana bir şey olursa oğlum önce Allah'a sonra sana emanet !
Hep korktum Ali'm ben ölmekten oğlumuzu annesiz bırakmaktan annem gibi ölmekten korktum ama bu gün öğrendin biliyor musun Ali'm annem yaşıyormuş ama ben hala korkuyorum geçmiyor kalbimdeki ince sızı Ali'm ."
"Böyle konuşma Narin'im gül kokulum biz daha hiç bir şey yaşamadık , sana daha gün yüzü göstermedim olmaz ! Anlıyor musun çıkar aklından ölümü !"

" Hissediyorum Ali'm ta burada kalbimde hissettim .Ben gidince Asaf  annesizliği  bilmesin ,Hatice abla ona da ana olsun ! Benim kaderimi yaşamasın oğlum. Ben senden de bana yaşattığın her günden de razıyım hakkını helal et ." Dedi .

Yavuz kızın kolundan çekerek kapıya doğru yürütmeye başladı.

"Yeter daha fazla aile dramı çekemem ! Halil ağa arabamı çıkarsın adamlarına söyle ! Hadi durmayın acımam ölümden korkan kızı bir an önce öteki tarafa yollarım ." Diye bağırdı.
Ali karısından duyduğu bu zamana kadar kızın yaşadığı korkuları hissetmediği için  yıkılırken Demir adamlara dediğini yapmasını emretti.

Yavuz Narin'i  saçlarından sürükleyerek arabaya bindirdi koşarak kendisi de bindi.
Ali karısının arkasından koşup kendi arabasına binerken ağlıyordu.
Sevdiğini kaybetme korkusu bütün vücudunu sarmıştı.
Narin'i kaybedersem diye düşündükçe nefesinin kesildiğini hissetti.
Polisler Halil kozan ve adamlarını tutuklarken Demir karısının gözlerine uzaktan özlemle bakıp giden Ali'nin peşine takıldı.

Yavuz ise nereye sürdüğünü bilmeden hızla gidiyordu . Ani virajı dönünce diğerlerini atlattı .
Narin karnını çarptı kendini toparlayamadan adamın telefonun  çalması ile Yavuz sinirle bağırdı.
"Ağlamayı kes ve şu telefonu aç . Hadi durmasana kadın !"
Narin adamın ceketindeki telefonu elleri titreyerek çıkardı .Dilan ismini görünce Yavuz'un yüzüne tiksinerek baktı.
"Kim arıyor açsana be kadın !"
"Dilan ,Dilan seni neden arıyor !"
Yavuz hırsla telefonu Narin'in elinden çekti .
"Açarsan neden aradığını anlarız !" Deyip telefonu açtı.
"Alo Dilan'ım "
"Yavuz neredesin bende seninle geleceğim ,sen haklıydın biz birbirimiz için yaratıldık ."
"Aferin benim güzel kadınım doğruyu sonunda buldun . Sen evden çık evinizin oradaki uçuruma doğru yürü ben seni almaya geleceğim ." Dedi.
Narin ablasının bu sözleri böyle bir adama nasıl söylediğine şaşırdı.
Evet Dilan bencildi , umursamaz kendi için yaşardı ama böyle bir adama hayatını ,aşkını nasıl verir diye düşündü.

Dilan ise telefonu kapatınca abisinin  çalışma odasına girip çekmecedeki silahı aldı.
Kimseye görünmeden evden çıktı uçurumun kenarına doğru ağlayarak yürümeye başladı.
"Ben bunu hakketmedim ama sen ölümü hakkettin Yavuz ! Yaşamayı hakketmiyorsun !" Diye söylenerek yürüdü.

Yavuz Dilan'ı uzaktan görünce gazı kökleyip kızın önünde durdu arabadan inip kızı kollarına alıp sarıldı.
"Oh kokunu özlemişim " deyip saçlarını öptü.
Narin arabadan inip ablası ve o adamın hallerine tiksinerek bakarken Dilan eliyle kıza git işareti yaptı .
Yavuz her şeyden habersiz yıllardır sevdiği kıza kavuşmanın keyfini çıkarırken Narin karnını tutarak kayalıklardan inmeye başladı.

Yavuz kızın gittiğini anlayınca Dilan adamın elinden tutup durdurdu .
"Bırak gitsin sadece ikimiz olalım ayak bağından başka bir şey olmaz bize ."
"Olmaz Dilan o kız ve bebeği benim hayat sigortam olmaz  ."
Yavuz kayalıklara Narin'in peşine takılınca Dilan adamın arkasından bağırdı.
"Bırak gitsin Yavuz bırak gitsin pislik herif "
"Dilan indir o silahı "
"Niye öldürür müsün ha bu sefer öldürür müsün beni ?"

Adam bir sevdiği kıza bir aşağı yavaş yavaş dikkatle inmeye çalışan Narin'e  bakıp gülümsedi.
"Ben ölürsem onlarda yaşamaz "deyip kaçan Narin'e acımadan ateş etti.

Dilan adamın yaptığı ile ağlayarak silahtaki bütün kurşunları üzerine sıktı fakat Narin'in beline giren kurşun kızın düşmesine engel olamadı.

Dilan girdiği şoktan çıkıp ambulansı aradı  Narin'in yanına koşarak indi.

Kurşun yarasına rağmen bebeği için sırtının üstüne düşmeyi başaran Narin'in yanına gelince boğazından bir hıçkırık koptu.

"Özür dilerim ben , ben yine iyi bir abla olamadım seni, sizi koruyamadım .Affet nolur beni affet ." Dedi.
Narin ağlayarak ablasına elini uzattı.
"Bebeğim geliyor nolur o yaşasın . Onu kurtar " deyince Dilan kardeşinin bacaklarını ikiye açtı iç çamaşırını çıkardı.
"Aman Allah'ım bu bu nasıl olur."
"Dilan yardım et o dünyaya gelmek istiyor ."
" Olmaz Narin eğer ıkınırsan yaran " deyip sustu.
"Eğer yapmazsan bebeğim sıkışıp kalacak .Yapmak zorundasın Dilan bana bir kol borçluydun o borcunu ödemek istiyorsan oğlumun doğmasını sağla .Ona bir hayat ver nolur ." Diye bağırdı.
İki bacağını daha çok açmaya çalışınca belindeki ağrı sanki bütün vücuduna yayılmaya başladı .
Dilan kardeşinin sözleri ile ağlayarak yere oturdu.
"Bacaklarını hissediyor musun ?"
"Yap şunu Dilan ben oğlum için ölmeyi göze alalı çok oldu ."
Narin bağırırken Dilan kardeşinin karnına çöktü.
Bebeğin kafası çıkarken Narin çoktan olduğu yerde bayılmıştı.
Uzaktan gelen ambulans ve polis siren sesiyle Dilan kardeşinin karnına son kez bastırdı. Narin'in bayılması ile bebeğin bacağını çıkarmakta zorlananınca
"Allah'ım nolur sen bana yardım et " diyerek eli ile bebeği içerden çekti.

Erken ve zor şartlarda dünyaya gelen bebeğin rengi bile bir tuhaftı.
Ambulans görevlilerin gelişi ile Dilan bebeği onlara teslim etti Narin'in baş ucuna geçti .
Ali aşağı kayalıklar arasında kanlar içinde baygın yatan karısına uzaktan öylece baktı .

Dizlerinin önüne çöküp yanından geçip giden bebeğin ağlama sesiyle kendine ancak gelebildi.
Koşarak sevdiğinin  Narin'in yanına indi .
Dilan'ın kollarında cansız yatan karısının saçlarını koklayarak öptü.
"Hani bizim hikayemiz yarımda olsa da güzeldi . Hani mutluyduk Narin niye gittin niye beni bıraktın ! Ben sensiz nasıl yaşarım nasıl nefes alırım şimdi "
Ali'nin hıçkırıklarla söylediği bu sözler dağlarda yankılandı . Her şeyden ses geldi ama Narin'den cevap gelmedi.

Yolum Sana Düştü ♠️जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें