Kargaşa

21 3 0
                                    

Bazen kendinize "Sorunum ne?" diye sorduğunuz anlar oluyor mu? Bu bana sürekli oluyor. İçimde artık bir kürdan kadarına bile yer kalmamış ağzına kadar dolu bir çukur. Hergün büyüyor. Her an doluyor. Sanki dipsiz bir kuyunun içine atılan taş gibi sürekli dönerek düşmeye devam ediyorum. Dibe bir türlü ulaşamayacakmışım gibi geliyor... Artık ne kadardır düştüğümü hesaplamayı bırakıp kendimi havaya teslim etmem gerekiyor ama yapamıyorum. Ne istediğimi bende bilmiyorum. Çıkmak için çabalamıyorum ama kalmakta istemiyorum. Çukurun içi karanlık ve ben korkuyorum. Artık hiçbirşeyden emin olamıyorum. İnsanları anlamak giderek zorlaşıyor. Dünya çekilmez bir hal alıyor. Hayatın tadı artık kötü geliyor. Hep mi böyleydi yoksa zamanla mı buna dönüştü? Sonuçta hiçbirşey bir anda olmaz değil mi? Peki bunun için kimi suçlamak gerek? Kafamın içinde düzinelerce sorunun oluşturduğu bir kaos var ve ben de tam ortasındayım. Ne yapacağımı bilmiyorum. Birşey için karar vermek ürkütücü geliyor. Sonunda ne olacağını bilmiyorsunuz ve düşünsenize o karar belkide bütün bir hayatınız boyunca iyi veya kötü peşinizi asla bırakmayacak. Bu düşünceler içimi en kötüsüde beynimi kemirip duruyor. Peki nereye kaçabilirim ki benliğimden uzağa? Sığınabileceğim en güvenli yer yine kendimim... Aklım ve hayalgücüm... Eski iki düşman... Artık hangimiz yazıyoruz emin değilim. Dümen sanırım ikimizin elinde... Peki bir amaç uğruna yola çıkmış bir geminin başına aynı anda iki kaptan geçmek isterse bu sadece bir kargaşaya sebep olmaz mı? Belki olur belki olmaz... Kim bilir? Belki ikimizde yüzmeyi seviyoruzdur...

__Dark___Blue__Where stories live. Discover now