4.Bölüm

2.3K 252 35
                                    

İki saattir Baek'in sinir bozucu sevinç cıvıltılarını dinliyordu Soo. Sinirlenince rutin olarak yaptığı gibi şarkı söylemek istiyordu fakat birinin yanında asla söyleyemezdi. Utanırdı. İnsanlara acımasızca gerçekleri gösterirken iğrenç bir insana bürünse de içinde uyuyan masum bir Soo daha vardı.

Masum ve aşık minik Soo..

Baek zıplamayı kesip dikkatini zorla da olsa arkadaşına verdi. Gözlerinin içinde ki muziplik iki metre öteden bile anlaşılabilirdi.

"Senin de bir kalbin olduğunu biliyordum Kyunggie! Hedefi tam çikolatalısından vurdun!"

Soo gözlerini devirerek Baek'e baktı. Anlatmamayı diledi.

"Ne yapacağım Baek? Sanırım artık benden nefret ediyor."

'Yakın bir zaman da benim de ondan nefret ettiğim gibi.'

Baek gözlerindeki ışıltıyı kaybetmeden keyifle gülumsedi. Sevimli bir köpeği andırıyordu bu hali Soo'ya.

"Sana yardım edebilmem için her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlatmalısın."

Haklıydı. Hiçbir şey bilmeden atıp tutması pek işine yaramazdı küçük adamın.

Derin bir nefes alarak heyecanlı arkadaşına döndü.

"Üç ay önce bana asılmaya başladı Jongin. Beni bilirsin diğer insanları umursamam."

Baek devam et dercesine kafasını salladı.

"Sürekli peşimde dolaşmaya başladı. Kütüphane de uyuma seansıma bile benimle gelir oldu. Ben uyumaya çalışırken o hep konuşuyordu. Fakat ben onu duymamazlıkdan geliyordum."

"Aptal."

"Sus Baekhyun! Tek işime yaradığı zamanlar şu lanet olası yokuşu çıkma olayıydı. Şu son iki gündür nedenini bilmediğim bir nedenden ötürü kendimi ona çekiliyormuş gibi hissediyorum."

Baek çenesini kaşıyarak düşünen adam pozisyonuna geçti. Gülmemek için dilini ısırmakla meşguldü diğeri.

"Bana anlatmadığın bir şeyler olduğunu seziyorum Soo."

Elbette her şeyi anlatmayacaktı! Eğer Jongin'in onunla evlenmek istediğinden ve ya ona aşık olduğundan bahsederse Baek ortalığı ayağa kaldırırdı. Soo bilinçli bir birey gibi sadece teaserini verdi Jongin ile arasındakilerin.

"Pekala Kyunggie. Şimdi sana 'Byun'un Aşk Testi'ni açıklayacağım. Beni iyi dinle buzdolabı!"

Soo başına gelecekleri artık tahmin edemiyordu, sadece başını aşağı yukarı sallamakla yetindi.

Baek, Soo'dan onay alınca onu da yatakda kendisi gibi bağdaş kurmaya zorladı.

"Birinci adım, çekici görünmelisin Kyunggie."

Soo zaten kendini yeterince yakışıklı buluyordu. Bu adım onu zorlamayacaktı.

"Şu kuş yuvası gibi duran saçlarına merhaba demeliyim artık. Bana banyoyu göster."

Küçük adam tabii ki Baek'e güvenmiyordu. Fakat bu sefer kendisine tek yardımcı olabilcek insan oydu. Çaresiz yerinden kalktı ve peşindeki süs köpeğiyle banyoya geldi.

###

"İ-inanmı-mıyorum Baekhyun!"

Soo son on beş dakikadır elindeki aynaya bakıyor ve anlamsız kelimeler mırıldanıyordu. Baek ise onu ağzı bir karış açık bir halde izliyordu.

"Bende inanamıyorum Soo. Şuan ne kadar seksi olduğundan haberin var mı? Ahh! Seni Yeol'dan önce keşfetmeliydim!"

Soo elinde ki aynayı indirdi ve arkadaşına döndü. Bu işin çabuk bitmesini istediği kesindi.

"Sonra ki adım ne Baekkie?"

"N-ne? Baekkie mi? Ouuv! Çok sevimlisin buzdolabı!"

Baek oturduğu yerden ışık hızıyla kalkıp Soo'nun kucağına oturdu ve yanaklarını sıkmaya başladı. Şuan mıncırılası bir sevimliliğe sahiplerdi.

Soo her ne kadar soğuk bir kişiliğe sahip olsa da ten temasından oldukca hoşlanırdı. Sarılmak, bu dünya da en sevdiği şeylerin başında geliyordu. İkinci sırada ki ise elbette lolipopdu.

Baek onun yanaklarına işkence ederken oda cılız kollarını arkadaşının beline sardı ve ilk defa Baek'e samimi bir gülümseme hediye etti.

Anında kucağında ki kıpırdanma durmuştu. Baek şuan Soo'ya çok değişik duygular barındıran ışıltılarla dolu gözleriyle bakıyordu. Bu..bu yanlıştı!

Soo ise niye bu bakışları hak ettiğini düşünüyordu.

Baek gözlerini bir kaç kez kırpıp geri çekildi. Doğru yolu sonunda bulmuştu eyelinerlı puppy.

"O-oh. Ihm.. Ben Soo.. Ahh lanet olsun!"

Soo kucağına yerleşen soğuk havadan hoşlanmamıştı. Şuan ki tek derdi ısınmaktı.

"Tekrar kucağıma otur Baek. Üşüyorum."

Baek dalgalı saçlarında ki ellerinin işini kesip şaşkın bakışlarını arkadaşına yöneltti.

Çıldırmış olmalıydı! Buzdolabı Soo üşüyemezdi! Aman Tanrım! Kucağıma otur mu demişti?!

Küçük suratına ikişer tokat atarak kendi etrafında dönmeye başladı.

"Hayır! Hayır! Yanlış duyuyorsun Baek!"

"Kes şu saçma hareketleri de kucağıma otur Baekkie. Cidden sinirlerimi hoplatmaya başlıyorsun!"

Baek "hoplatma" ile"kucağıma otur" kelimelerini Soo'nun ağızından işitince vücudunda ki tüm kan yanaklarına hücum etmişti. Küçük adamın konuşmasından sadece bu üç kelimeyi algılaması tuhaftı. Aklında ki aşırı erotik görüntüler gözünün önüne teker teker geliyordu. Fakat bunlar ona hiç yardımcı olmuyordu. Güneyde hareketlenmeler hissetmeye başlayınca buradan sağ çıkamayacağı hissine kapıldı.

Hemen evine gitmeliydi!

"Ben e-eve gidiyor-yorum Soo."

Cevap beklemeden koşarak evden çıktı.

Bu doğaya aykırıydı! Bir sevgilisi var iken arkadaşından hatta buzdolabı kalpli bir arkadaşından etkilenmesi yanlıştı. Eve gidince ilk işi buz yemek olacaktı. Soo gibi garip birinin normal bir arkadaşı olması söz konusu bile olamazdı..

heaven// kaisooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin