İlk Gün - 6

17.1K 82 3
                                    

Biraz utangaç ve mahçup bir ifadeyle kafa selamı verip hoşgeldiniz diyebildim ve yemek arasında kırtasiyeye uğradım ve kendime bir kaç kiyafet aldım diyebilmiştim , patron ise şaşkın şaşkın bana bakmaya devam ediyordu ama olumlu yada olumsuz bir tepki vermiyordu ve bu beni uyuz ediyordu kapıyı kapadım ve masama doğru bir hamle yaptığım sırada , harika görünüyorsun büyük değişim diye kararını verdiğinde derin bir ohh çekmiştim ve hiç gerginliyimi hissettirmeden bu sıcaklarda zor oluyordu kısaltırayım dedim gelirkende sakin bir kuaför buldum ve kestirdim dedim.

Bence en doğrusunu yapmışsın çok yakışmış yüzünün güzelliği ortaya çıkmış, omuzlarında sana hava katmış dediğinde çok utanmıştım patron beni övüyor ve beğendiğini söylüyordu benden küçük bir erkeğin bu tarz yaklaşımı çok etkilemişti beni normalde eşim haricinde hiç bir erkek bana iltifat etmemişti ve bu gerçekten beni heycanlandırmıştı.

Patron odasına doğru yönelirken son kez dönüp ayakkabılarında çok güzelmiş dediğinde şok olmuştum aman allahım patronda babed seviyordu başımdan kaynar sular dökülmüştü ama ben salak salak gülüyordum memnunmuş gibi yapıyordum , patron odasına girip telefon görüşmeleri yaparken bende aldıklarımı masamın yanına koymuş çalışıyor havasında bilgisayarı kurcalıyordum ama erken saatlerde elimdeki iş birmiş ve hiç işin kalmamıştı ama patrona yanlış bir imaj çizmekten korkuyordum. Patron çok neşeliydi kendi telefonuyla konuşuyor ve karşısındakine hep espiriler yapıyordu yavaşça kapısının önüne gittim ve elimle karıştırma işareti yap dudaklarımla çay dediğimde gözlerini kocaman açıp baş parmağıyla süper işareti yaptığında kendimi çok iyi hissetmiştim, ben küçük tezgahın başına gittiğinde elektrikli çaydanlığın sabahtan beri çalıştığını ve neredeyse içinde hiç su kalmadığını gördüğümde çok korktum adamın ofisini geç bina yanacaktı mahvolacaktım.

Yeni bir çay demlemeye başladığım sırada patron konuşmasına devam ederekodasından çıktı ve benim masamın önüne geldi döndü bir bana baktı sonra masamdaki bir kaç şeyi kurcaladı , dönüp ona bakamıyordum ama ne yaptığını merak ediyordum sonra benim koltuğuma oturdu konuşmasına devam ediyordu ama çekmecelere bakıyor bilgisayarı kontrol ediyordu iyice yayılmıştı bende masamın karşısındaki misafir dandalyesine geçerekl oturdum ve ona bakıyordum , sonra koltuğumun yanında duran elbiselerin durduğu torbaya uzun uzun baktı tek eliyle kurcaladı ve bir elbiseyi çekip çıkarttı, omzuyla kulağı arasına telefonu sıkıştırarak iki eliyle elbiseyi açtı ve dikkatlice baktı bana bakıp süper diye fısıldadı , aslında torbamı karıştırması biraz canımı sıkmıştı bu doğru bir davranış değildi ama adamın ofisiydi ve kafasına göre hareket edebilirdi ayrıca etiketleri bile üzerinde olan elbiseleri incelemesinde bir zarar görmüyordum . Konuşması bitmek bilmiyor oda her beş dakikada bir torbadan bir elbise alıp uzun uzun inceliyordu çaydanlıktan taze çay kokusu gelmeye başlayınca yerimden kalkıp ikimizde birer bardak çay koydum ama uzun süredir konuştuğundan susamıştır diye bir bardakta su götürdüm tepside ve usulca masaya bıraktım sandalyaye dönerken su bardağını eline lalıp ben daha mabedimi yerine koymadan bitirip parmağıyla bardağı gösterip bir tane daha demişti ne olduğumu şaşırdım koca bardak suyu bitirmiş ama hala susuzluğu geçmemişti, bir bardak daha götürdüm ondan bir yudum aldı ve bir daha içmedi uyuz olmuştum boşuna bana iş çıkartmıştı ama çok sempatik bir tipti oturdum yerime çayımdan bir yudum aldım tam o sırada telefonu sinyal vererek kapandı , yaklaşık kırk dakikadır konuşuyordu , gülerek bu kadarmıydı yani diyip telefonu masama ince bir bilek hareketiyle attı çayını karıştırmadan bir yudum içti ve bana;

eee nasıl gidiyor seni sıkan yada alışamadığın bir durum varmı diye sordu , hayır herşey çok güzel sayenizde teşekkür ederim dedim , hazırladığım kargoları göstererek akşam teslim edilecek siparişlerde hazır şimdilik yolunda herşey dediğimde süper sana söylemiştim kolay işimiz hemde rahat sana bu basit çarkı döndürmek kalıyor ondan sonrada ikimiz sorunsuz toparlarız bu işleri dedi.

Parmağımdaki alyansa bakıp eşin nasıl diye sordu, uzun süredir yatıyor bir süre daha yatacak omirlik kolay iğleşmiyor platinle desteklediler ama yinede çok güçsüz dediğimde seninde işin zor dedi mesai saatleri eşine bakmana engel oluyormu dediğinde, eşim yataak değil sadece sırt üstü dinlenmesi gerekiyor ayağa kalkıp günlük işlerini yapabiliyor ama kuvvet isteyen işleri yapamıyor dediğimde hafif bir gülümsemeyle cidden senin için zor dedi.  İmanın gittiği yeri sezmiştim ama pek anlamamış gibi davrandım. 

Patron yarıladığı bardağı tek nefeste içerek yarın eşimle bir haftalığına kuşadasına gidecez sen burda yanlız olacaksın ama önemli birşey olursa telefonla haberleşiriz dedi ben biraz burulmuştum bütün hafta burda tek başıma işleri yürütebilirdim ama patronda olsa iyi olurdu ilk günümden izne kaçıyor diye düşünürken, senin gibi işe hakim olacak birini bulana kadar beklemiştim biraz dinlenmek istiyorum dediğinde , sanki aklımı okuyor diye düşündüm ama gerçekten ne kadar genç ve bakımlı olsada yzünde yorgun bir ifade vardı.

Patron yerinden kalkarak şimdi ben karşıda bir duş alıp üstümü değiştiricem sen yarın öğlene kadar olan uçuşlardan birinden  bilet ayırt bana dediğinde odamda masada cüzdan var onun içinden bir kart al ve ödemeyi onla yap hepsinin şifresi 1313 demişti. Hadi birazdan görüşürüz diye ofisten ayrıldı ve karşı daireye geçti , Aklımda cdlerin üstünde yazan 13 tarihleri ve kartın şifresi 1313 diye acaba acaba ne bu 13 diye düşünürken masamın üstünde anahtarlarlarımın yanında duran patronun cüzdanından aldığım anahtarın durduğunu farkettim bir anda siktir sıçtık diyip anahtar kapıp patronun odasına uçtum cüzdanı elime aldım ve kimliğin altına sokuşturdum , bir kredi kartı alıp bilgisayarımın başına geçtiğimde patron ofise girip odasından cüzdanını aldı ve bana gülümseyerek tekrar ofisten ayrılıp karşı daireye geçti, Biraz süre sonra internetten biletleri satın almış gerekli bilgileri yazdırıyordum ki ofisin telefonu çaldı.

Merhaba ben Hilal ...... beyin eşiyim kendisine ulaşamıyorum ordamı acaba diye sorduğunda...

Merhaba ben Mine diyebildim , Merhaba Mine hayırlı olsun dedi teşekkür ettim Patron telefon görüşmesi yapıyor ben bitince size bağlıyım dedim , acil ve önemli olduğunu söyledi ben o zaman bana 2 dakika müsade edin hemen sizinle görüştürecem dediğimde süper olur dedi:

Telefonu sessize aldım ve karşı daireyi açan anahtarları elime alarak patronun yanına gidicektim , eşi arıyordu ve acil olduğunu söylüyordu bu onun için önemli olmalıdy ve eşinede ilk günden iyi bir sekreter olduğum izlemini vermek istiyordum.

Kapıyı açtım ve içeri doğru yavaşça süzüldüm karşı aralık kapıdan su sesi yükseliyor ve patron ıslık çalıyordu.....

PATRONWhere stories live. Discover now