"Louis... Buradan gitmelisin."

Yüzüme eğilmiş bu çok gizli bir şeymiş gibi söylemişti. Elimi tutup yatağın yanındaki koyu yeşil kadife koltuğa gitti ve oturduk.

"Beni bırakmayacağını biliyorum."

Yan yana otururken bacaklarımız birbirine dolanmıştı. Tek eli benimkini tutarken diğeriyle saçımı okşadı.

"Buradan gitmelisin."

Başımı sağa sola salladım.

"Sen olmadan gitmek istemiyorum."

Gözlerini kapattı ve işaret parmağını dudağımın üstüne koydu.

"Hayır Louis. Gideceksin. Tüm bu saçmalıklardan kurtulmak için sana ihtiyacım var."

"Bunun için her şeyi yaparım." dediğimde gülümsedi. Yaklaştı ve burnunu hafifçe yanağıma sürttü.

"Buradan çıkacağız. Farklı bir ülkeye gideriz belki." diye fısıldadı.

Bu hayal içimi bir an huzurla kaplamıştı.

"Ve ben yine başımı senin göğsüne koyup kalbinin ritmini dinleyerek uyuya kalacağım."

Alnıma düşen bir tutam saçı tutup hafifçe yerine gönderdikten sonra dudaklarını alnıma bastırdı.

"Sabah gözlerimi seninle açacağım ve yine teninde kaybolacağım."

*****

"Ne zaman yardıma ihtiyacın olsa benim kollarıma koştuğunun farkındasın değil mi sevgili Louis?"

Harry'nin bahsettiği kutuyu çekmeceden çıkarıp yatağın üstüne koyarken Ben tam karşımdaki kapının girişine yaslanmış kollarını göğsünde birleştirmişti.

"Bana değil, kardeşine yardım edeceksin Ben."

Oldukça antika görünümüne sahip küçük ahşap kutunun kapağını kaldırıp içine baktım.

"Tüm Styles'lar onun peşindeyken ve merhum Christopher Styles'ın yegane eşi Anne Styles oğlunu evde kilit altında tutarken acaba benden ne tür bir yardım bekliyorsun?"

Başımı kaldırıp ona baktığımda yüzüne alaylı bir gülümseme yayıldı.

"Ne güzel. Konuya hakimsin. Bir de sana anlatmakla zaman kaybetmeyeceğim."

Ukala tavırlarla gelip kendini yatağa bıraktıktan sonra yanındaki yastığın üstünde duran küçük ayıcığı eline aldı.

"En son sen beni öpüp sonrasında duygularımı hiçe sayarak yeniden kardeşimin yanına gittiğinde açıkçası biraz kırıldım. Seninle aramdaki ilişkiyi bitirmeyi düşünüyordum. Ancak bu sabah beni arayıp yanına çağırdığında kendime nedense engel olamadım."

Kutunun içindeki kağıtları çıkarıp tek tek bakarken en altta bir banka cüzdanı görmüştüm. Açık mavi, üstünde büyük harflerle BARCLAYS yazıyordu. Bahsettiği evrak bu olmalıydı. Diğer kağıtları tekrar kutuya koyup kapağını kapattıktan sonra köşedeki koltuğa gelişigüzel bırakılmış sırt çantamı aldım.

"Ve bir de öğreniyorum ki yine kardeşim bir Styles tarafından esir alınmış ve yine sen onu kurtarmaya çalışıyorsun."

Benimle eğlenişine karşılık ona en yapmacık gülümsememi gönderdiğimde tüm odada yankılanan bir kahkaha attı.

Ayıcığın kollarından tutup havada dans ettirirken başımı sağa sola salladım.

"Ama şu sıralar soyadı Styles olan herkesten uzak durmayı planlıyorum bebeğim. Başıma yeni bir bela almak istemiyorum. Bir de... açıkçası o pek umrumda değil."

cipa | larry ✓Место, где живут истории. Откройте их для себя