34. BÖLÜM

24.3K 1.1K 30
                                    

Hiçbir şey söylemeden bana bakıyordu.

Bir an düşündüm onu ne kadar sevdiğimi. Biliyorum yanlıştı. Evlenmeden günahtı ama onu öyle çok seviyordum ki artık ben de kendimi tutmak, durdurmak istemiyordum. Evlenecektik önemli olan buydu benim için şu an. Suat cevap vermek için ağzını açmıştı ki Arda’nın ağlayan sesi duyuldu. İkimizde şaşırmıştık normalde mışıl mışıl uyurdu miniğim. Başımı önüme eğip gitmek için bir adım atıyordum ki beni durdurdu Suat “ Sen gir küvete ben ilgilenirim” dedi ve benim cevabımı beklemeden gitti.

Ellerini çekişinin ardından kararımdan bir kere daha emin oldum. Onun olmak istiyordum. Zaten olacak olanı bekletmeyecektim. Ben küvetin içinde ne kadar beklediğimi bilemeden su soğumaya başlamıştı bile. Kalkıp kısaca durulandım ve havluyla saçlarımı kuruttum. Dolabıma kadar gitmeye üşenip Suat’ın dolabından bir tane tişört aldım ve üzerime başka bir şey giymeye gerek görmeden giydim. Ses çıkarmadan Arda’nın odasının kapısını araladım. Suat kucağında sallıyordu çoktan uyumuş olan çocuğu. Beni görünce önce baştan aşağıya süzdü; gözleri bacaklarıma takılı kalınca gülümsedim ve elimle hadi gel diye işaret yaptım. Yavaş yavaş yatağa yatırdı ve bana doğru yaklaştı. Elinden tutarak odasına götürdüm onu.

Elleri hala buz gibiydi. Benim ellerine baktığımı görünce o da gülümseyerek “ Heyecandan” dedi. Bu sözü beni tetiklemeye yetmişti. Odanın kapısını acelece kapatarak ona doğru döndüm ve iki adımda ona ulaşıp dudaklarını öpmeye başladım. Aslında yavaş yavaş öpecektim ama elimde değildi kendimi tutamıyordum. Ben bile şaşırmaya başlamıştım kendime. Nefessiz kalınca geri çekildim ve baktım. Yüzünde hiçbir ifade yoktu. Bir an afalladım acaba istemiyor mu diye ama iki elini yüzüme koyup yanaklarımı okşamaya başlayınca derin bir nefes alarak rahatladım.

“ Bebeğim seni deli gibi istiyorum ama eğer erken dersen, sen hazır olana kadar beklerim” 

Kalbim deli gibi atıyordu. Elini alıp kalbimin üzerine götürdüm. Ritimlerin hızını hissedince gözlerime gülümseyerek baktı. O bana öyle güzel bakarken “ Durma” dedim. Gülümsemesi yüzünden silindiği an gözlerine inanılmaz güzel bir bakış geldi. Bu kadar güzel bakmasına bile içim erirken biraz sonra nasıl dayanırdım bilmiyorum. Beni yatağın yanına götürüp üzerimdeki tişörtü çıkardı üzerimden. Boynumdan başladı öpmeye ama ayaklarımdaki titreme beni daha fazla ayakta tutamayacak gibiydi. Heyecandan göğsüm hızla inip kalkıyor ve bu daha da etkilenmeme sebep oluyordu. Ben çıplakken o hala giyinikti. Üzerindeki gömleğin düğmelerini çözmeye çalışırken durdu ve ben onu soyarken beni seyretti. Gömleği tamamen çıkardığımda gözlerime serilen manzaraya baktım içimi çekerek. Daha evvel yapmak istediğim ama asla yapamayacağıma inandığım şeyi yapmaya başladım. Parmak uçlarımla boynundan başlayarak kaslarına dokunarak indim yavaşça ve parmaklarımın geçtiği yerleri öpücüklerimi bırakarak dokunuşlarımı mühürledim. Ben parmaklarımı dokundurdukça hafifçe gerilmişti ama göğsünü ve karnını öperken kasları elimin altında sem sert olmuştu. Biraz geri çekilip gözlerine bakmak istedim ama baktığımda gözlerinin kapalı olduğunu gördüm. Durduğum noktaya tekrar bakınca ellerim titremeye başlamıştı. Bir an dursam mı diye düşündüm ama anında o düşünceyi kovdum kafamdan. Titreyen parmaklarımla kot pantolonunun düğmelerini açmaya çalıştım ilki kolay açılmıştı ama ikincisini titrememden dolayı açamıyordum bir türlü. Bu halimi gören Suat iki elimi de alıp dudaklarına götürdü ve öptü. Ellerini çekip omuzlarıma koyduğunda beni yatağa yatıracağını anlamıştım. Ama öyle yapmadı ben ayaktayken beni öpmeye başladı tekrardan. Elleri her yerimde geziniyordu. Bu hisleri ilk defa yaşadığım ve Suat’la yaşadığım için mutluydum. Elleri göğüslerimdeyken birden nasıl olduysa kendimi yatakta buldum. Beni sevmeye okşamaya devam ederken beni daha evvel hiç böyle öpmediğini fark ettim. Dudakları dili çok başka öpüyordu, bu öpüşünü hiçbir şeye değişmezdim. Dudaklarımı, yüzümü, yanaklarımı, boynumu öpmeye başladı. Öptüğü her yerin ardından hafifçe dilini gezdirirken artık ben kendimde değildim. Dudaklarını göğsümden çekip te yüzüme baktığında gözlerindeki sorgulayıcı bakışı gördüm ve ona gülümsememle karnıma doğru kaymaya başladı dudakları. Kasıklarımda oluşan sızı onu deli gibi istediğimin habercisiydi.

DİĞER YARIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin