Sophie
Sıramın üstüne fırlatılan sınav kağıdımdaki koca "F " harfine gözlerimi devirerek baktım.
Her zamanki gibi ailem benimle bu konuda hakkında yüzüncü konuşmasını yapacaktı ve benim ne kadar akıllı ama tembel bir kız olduğumdan bahsedecek kardeşim Chloe'nun notlarını karşılaştıracaktı.
Tüm umutları, kardeşim Chloe olduğundan beri ders çalışmak için yanan küçücük ışığım da sönmüştü.
Kimyadan hiç bir şey anlamıyordum özellikle formülleri ezberleme konusu tam bir felaketti.İlgimi çeken tek şey Profesör Bay Bieber ve sanırım bu nottan sonra da gözde bir öğrenci olma şansımda yok olmuştu.
-"Sophie Leona" dedi sesi tehditkardı "Biraz ders çalışmanı öneriyorum" düz bir çizgi alan dudaklarının arasından küçük bir kahkaha çıkmaması için kendini zor tutuyordu.
-"Özür dilerim Bay Bieber açıklayabil-" sözümü aniden kestiğinde beni ezercesine konuşmaya devam etti
"Kardeşine bakman gerekiyor değil mi?"
Cevap vermek yerine , parmaklarımla oynayıp dudağımı dişledim.Konuşmanın ders boyunca uzamaması için göz temasından kaçındım.
"Okul çıkışı bir saat kalmanı istiyorum, biliyorsun okul olarak öğrencimizin başarısı bizim için çok önemlidir"
ezberlemiş olduğu cümleleri hızla sıraladı.
Gözlerimi tekrar tekrar devirmemek için kendimi tuttum.
Bay Bieber sıcak kahvesinden bir yudum aldıktan sonra tahtaya bir kaç formül daha yazdı ve ara sıra bana kaçamak bakışlar attı.
Giydiği takım elbisenin içinde ne kadar nefes kesici olduğunu beynime tekrar tekrar hatırlatırken zilin çaldığını bile fark etmemiştim.
Zil çaldığında Bay Bieber deri dosyasını kolunun altına sıkıştırdı ve hala dumanları tüten kahvesinden bir yudum aldı.
Bense sesli bir şekilde havayı dudaklarımın arasımdan yolladım.Bu davranışımı fark etmiş olacakki kıkırdadı "Ah Bayan Leona, çok eğleneceğiz"
Stella beni kalemiyle dürttüğünde arkamı döndüm.
"Bu da neydi şimdi?" Elindeki kalemi ağzına götürerek dişledi.Boş gözlerle bana bakarken ağzımdan bir laf almaya çalışıyordu.
-"Evet Stella , Bay Bieber'la öğrenci-öğretmen ilişkimiz var.Her okul çıkışı aileme özel derse gidiyorum diyerek evinde sevişiyoruz"
İlk önce niye bu kadar aptal bir kızla arkadaşlık kurduğumu anlayamadığımı fark ettim.Bebeklikten beri birlikteydik ve şimdi her şeyi bitiremezdim.Bu söylediklerimin gerçek veya şaka olduğunu bile idrak edemeyecek kadar saf ve salaktı.
Başımı iki yana salladım ve bu saçma fikri bir daha gelmemesi için çabaladım.
-"Şaka yapıyorum Stella"
-"Oh tanrım" tuttuğu nefesini hızla verirken elini göğsüne bastırdı "Beni korkuttun"
***
Son dersin bitmesiyle tüm öğrenciler evlerine veya barlara akın etti.Bense öğretmenler odasının kapısında cesaret toplamaya çalışıyordum."Çal şu kapıyı Carine" diyen iç sesime yenik düştüm ve kapıyı tıklattım.
Kalın ve soğuk bir ses "Gel" diye seslendiğinde kapının kulbunu döndürdüm.
-"Bay Bieber , ben sophie" başını bilgisayarından kaldırıp bana baktı ama nedense bir öğretmenin bakışlarının bu kadar edepsizce olmasına şaşırdım.Kısa mini eteğimi rahatsızlıkla aşağıya çekiştirdim.
-"Gel buraya Sophie, bende sana bir çalışma programı ayarlıyordum" fareyi masada bir kaç kez gezdirdi.
Yanındaki tekerlekli sandalyeyi önüne kaydırarak oturmamı işaret etti.
Adımlarımı hızlandırıp sandalyeye oturdum ve derin bir nefes aldım çünkü onun orda oluşu bile kalbimi sıkıştırmaya yetiyordu.
-"Bak Bayan Leona" bakış açısını direk yüzüme döndürdüğünde arkasına yaslandı ve kollarını önünde birleştirdi.
-"Bana ismimle hitap ederseniz memnun olurum" yanaklarımın içini ısırırken dudaklarında muzip bir gülümseme belirdi.
-"Pekala Sophie, sanırım ders çalışmayı pek tercih etmiyorsun ama sana yardım edebilirim"
-"Buna gerek yok Bay Bieber?"
Yardım-sever, seksi Bieber.
-"Hmm" dedi dudaklarını birbirine bastırıp.
Başını geriye attığında belirginleşen bademciğine ve boynuna göz gezdirdim ve bu yutkunmama sebep oldu.
-"Dışarı çıkalım mı?" dedi bir anda.
"Olabilir ama öğrenci ve öğretmenin birlikte bir yere gitmesi komik olmaz mı?"
Bana cevap vermek yerine sandalyesinden kalkıp askılıktan ceketini aldı "Gidelim o zaman" adımlarım arkasından takip ederken okuldan çıkmıştık.
"Arabam şurada" parmağıyla karşı yolda park ettiği spor arabasını işaret etti.Bir öğretmene göre oldukça iyi kazanıyor diye düşünmekten çok yüzük parmağında bir yüzük aradım.
O bekardı.
Yoldan karşı karşıya geçmek için yeşil yanmasını bekliyorduk ve bende her zamanki gibi sabırsızlık edip karşıya geçmeye çalıştım.
Hızla gelen bir araba neredeyse beni darmadağan edecekti ama Bay Bieber'ın uzun ve güçlü parmakları kolumu kavrayıp kendine çekti ve diğer eliyle hızla belimi tuttu.Çalan korne sesinden dolayı afallamıştım.
Göğsüm hızla inip kalkarken Bay Bieber'ın dudakları ve açık kahverengi gözleri arasında gidip geliyordum.
Ellerim göğsündeydi ve kalp atışlarının ne kadar hızlı attığını hissedebiliyordum.
Tam avucumun içinde gümbürdüyordu "Sana bir şey olabilirdi Sophie, endişelendim"
