Anonim&iddia

2.8

"Çiğdem, şu Uygar meselesini artık halledelim diyorum."

Oturduğum yerden sırıtarak kurduğum cümleye karşılık aynı şekilde sırıtarak cevap verdi.

"Sen benimle uğraşacağına kendi işini hallet. Zaten sizinki de ne aşkmış be düştüğümüz durumlara bak. Resmen gizli takibe başlayacağız yakında. Gerçi sen onu da yapmıştın değil mi? Unutmuşum da."

İmayla kurduğu cümleye karşılık vermeden elimdeki telefona gömüldüm. Kafede işimizi hallettikten sonra Çiğdemlere dönmüştük. Birlikte geceye kadar ders çalışmıştık ve şu an da pijamalarla yatağa uzanmış saçma sapan konuşuyorduk. Yapacak bir şey kalmayınca da Deniz'i stalklamaya karar vermiştim. Ama durum sandığımdan çok daha kötüydü. Kendi hesabı zaten yoktu. Onun farkındaydım ve o yüzden bizim okulun hesabında dolaşmıştım. Genelde yapılan bütün etkinlikler paylaşıldığı için en azından bir tane de olsa bulmayı ummuştum ama ona dair ne bir fotoğraf ne de bir yazı vardı. Sanki hiç varolmamış gibiydi.
İnsanlara karşı neden böyle olduğunu anlayamıyordum. Gerçi bir süre sonra benimle normal, hatta samimi denebilecek bir şekilde konuşmaya başlamıştı. Bu bir an için özel hissetmemi sağlasa da  aklıma o sarışın kızla gülüşerek konuşması gelince bu pek de uzun sürmedi. İçim burkulmuştu. Yaklaşık bir aydır benimle konuşması için uğraştığım ve hala mesafeli olduğum çocuk bir başkasıyla birkaç günde samimi olabilmişti. Ben daha o gözlere doya doya bakamamış, onunla yüz yüze doğru dürüst konuşamamıştım fakat o kız şu an bunu yapabiliyordu. Bu tamamen haksızlıktı. Ona ne kadar yakınsam bir o kadar da uzaktım işte. Kendimi açıklayana kadar da bu böyle devam edecekti.

Uzun bir stalk ve dedikodu sonucu uykum gelince yatmaya hazırlandım. Çiğdem çoktan yatağında sızmıştı bile. Ben de o sızdıktan sonra  kendi kendime hayatımı düşünmüş ve sorgulama yapmıştım. Bu süreç yalnızca iki buçuk dakika sürmüştü. Çünkü artık uyumam gerekiyordu.

Çiğdem'in bana getirdiği sütü içip dişlerimi fırçaladıktan sonra yatağa atladım. Şu an tam olarak uyumaya hazırdım.

.

"Doğa hadi ya çabuk ol!"

Çiğdem'in beni on ikinci kez uyarmasıyla saçımla uğraşmayı bırakıp kapıya yöneldim. Evet, gerçekten de saymıştım.
Dün gece birazcık geç yattığımdan sabah düzgün kalkamamıştım  ve hâlâ  uykum vardı. O yüzden uyuşuk uyuşuk haraket ediyordum. Dolayısıyla Çiğdem'in bana on ikinci kez seslenmesi gayet normaldi.

Son kez bordo beremi takıp ayakkabılarımı giyindim. Daha dersin başlamasına vardı ki! Neden bu kadar erken kalkmıştık? Şu an beynim hiçbir şey yapacak durumda değildi. Buna yürümek de dahildi.

....

"Evet arkadaşlar bugün hep birlikte  yeni bir konuya geçeceğiz. Biraz karışık bir konu dolayısıyla beni dikkatle dinlemenizi istiyorum tamam mı? Şimdi kitabınızın otuz ikinci sayfasını..."

Sıkıntıyla Gizem hocayı dinlemeyi kesip saatime baktım. Daha sadece beş dakika geçmişti. Yani özgürlüğüme kavuşmaya tam olarak otuz beş dakika vardı. Bu saçmalığa karşı o kadar sabredemezdim. Ders Edebiyattı  ve yeni bir konuya geçecektik. Hoca da dersi dikkatle dinlememizi istiyordu. Kim uykusunu alamadığı bir sabah edebiyat dersine girip  hocayı dikkatle dinleyebilirdi ki? Diğerlerini bilmem ama ben bunu asla  yapmazdım.

Hoca tahtaya dönüp bir şeyler yazmaya başlarken arkamdan birinin
seslenmesiyle oraya döndüm.

"Şşt, Doğa!"

Hocanın görmemesini umarak  Çiğdem'e ağız hareketiyle ne olduğunu sordum. Sıralar tek kişilikti ve o benim  sağ tarafımın bayağ arkasında oturuyordu . Dolayısıyla  tek  kelime bile etsek hemen fark ediliyordu. Bu düzenden nefret ediyordum.

Eliyle telefonunu gösterince mesaj attığını anladım. Yüzünde sıkıntılı bir ifade vardı.  Demekki durum bu kadar acildi. Yoksa asla derste böyle bir şey yapmaya kalkışmazdı.

Hoca hala yazı yazarak konuşmaya devam edince sıramda iyice aşağı kayarak telefonumu açtım. Bana bir link atmıştı. Gergince linkin üstüne tıkladım. Şu an adrenalin patlaması yaşıyordum. Yakalanırsam hiç de iyi olmazdı. Gizem hoca böyle şeylere çok kızardı  ve en son birini yakaladığında onu idareye göndermiş, telefon bir hafta çocuğa verilmemişti. Böyle bir şeyin olmasını asla istemezdim.

Link açılınca karşıma sosyal medyadan bir fotoğraf çıktı. Fotoğrafta sarışın bir kız ve bir çocuk vardı. Kız gülümseyerek çocuğa sarılmıştı. Mavi gözlü bir çocuğa.
İçimde bir şeylerin koptuğunu hissettim. Geç kalmıştım.