AŞK OLDU

389 13 5
                                    


Sabah o zır zır telefon sesiyle uyanmak kabus gibiydi. Homurdanarak yatağımda döndüm ve telefonumu açıp kulağıma götürdüm. "Ne var?"

"Hala uyuyor musun sen?" İrem'in sesi ciyak ciyak geliyordu kulağıma.

"Kargalar kahvaltı etti mi?"

"Saat on iki salak. Kargalar öğle yemeğinden kalkmıştır. Neredesin sen?"

"Ne demek neredesin? Evdeyim, dersim yok, bugün kutsal Perşembe. Unuttun mu yoksa?"

"Senin Perşembe dersin yoktu değil mi, bak okuldaki herkes seninkinden bahsediyor."

"Benimki mi?"

"Derin."

"Bana ne ya? Ayrıca nereden benimki oluyormuş o katıksız kro."

"Hadi hadi bana yapma bu konuşmaları, seninkinin instagram hesabı var mıydı?"

"Yok, kullanmıyordu. Benimki de değil ayrıca."

"Artık kullanıyor sanırım. Bütün kızların elinde telefon Derin'in resmine bakıp gülüşüyorlar."

"Ne?" gözlerim fal taşı gibi açıldı. Bir anda bütün o yağmurlu gün uykusu ruh halim kaçmıştı.

"Hadi gir bak, sonra konuşuruz." İrem telefonu kapattığı anda instagrama girip Derin Nefes Çağan yazdım. Çıkan sonuçlarda bir sürü derin nefes çağan vardı ama en üsttekinde sadece Derin Çağan yazıyordu. Nefes ismini sevmediğini bildiğimden ona tıkladım ve buradaydı işte. 3.200 takipçi mi? Takip edilen de sıfır.

Gözlerimi devirdim. Sadece bir resmi vardı. Bu adam için herşey bu kadar kolay olmak zorunda mı Tanrım... adam üç saat önce attığı bir gönderiyle fenomenleşmişti.

Resmin üstüne tıklayınca bir şok daha geçirdim. Derin'in üstünde derin v yakalı kısakollu bir tiört vardı, omzunda sırt çantası ve başında da yeşil bir şapka, onu hiç bu kadar spor görmemiştim. Ayrıca... o yaka biraz fazla mı açıktı ne? Göğsü de baya kaslıymış... kendime tokat atmak istedim. Uyku sersemi olmalıydım. Ne biçim şeyler düşünüyordum öyle ben?

Başımı iki yana sallayıp telefonu kapattım ve yastığımı yüzüme bastırdım. Neden öyle giyinmişti ki, kendini bana mı beğendirmeye çalışıyordu? Elimde olmadan sırıttım.

Okula gitse miydim ki ya? Kafede oturur biraz etrafa bakınırdım belki... hem Derin de gelip yeni tarzını bana göstermeye çalışabilirdi. İçimde büyük bir coşkuyla kalkıp hazırlandım ve kahvaltı bile etmeden evden çıktım. Okulda bir şeyler yiyebilirdim, belki pizza?

Otobüs yolculuğu boyunca ne yiyeceğimi düşündüm ve öğrenci kartımı basıp okula girdim. Telefonumu çıkarıp İrem'i aradım kafeye yürürken.

"İrem ben geldim."

"Nereye?"

"Okula?"

"Okula mı geldin? Şimdi mi? NEDEN Kİ?"

"Kafan mı güzel İrem? Gelmememi mi tercih ederdin? Kafeye gidiyorum, bir şeyler yiyeceğim sen de gelsene."

"II... tamam."

Telefonu kapattığında garip davrandığını düşündüm. İrem hiç böyle panik konuşmazdı ki. Garsondan pizza isteyip sandalyeme kuruldum. İnsanlar bana mı bakıyordu bana mı öyle geliyordu? Etrafıma göz attım. Sanki kızlar bana bakıp fısıldaşıyorlardı, paranoyak mı olmuştum ne?

İrem geldiğinde pizzamı yemeye başlamıştım. "Hoş geldin. Alsana biraz." Pizzanın yarısını önüne ittim, ağzım dolu konuşurken.

"Deniz niye geldin?"

Du har nått slutet av publicerade delar.

⏰ Senast uppdaterad: Nov 29, 2017 ⏰

Lägg till den här berättelsen i ditt bibliotek för att få aviseringar om nya delar!

BENİM KÜÇÜK SEVGİLİMDär berättelser lever. Upptäck nu