6.Bölük

367 13 2
                                    

"Ben karides-ceviche ve risotto alla pescatore alayım ." dedim garsona menüyü uzatırken. Yankı ya baktığımda "Aynısından." diyerek garsonu masadan gönderdi. Sırıtarak bana baktığında gözlerimi devirdim. Hiç beklemediği anda ona " Amacın ne?" diye sorduğumda afallayarak bana baktı. " Ne amacından bahsediyorsun? dedi kafasını sallayarak. " Bütün bu yaptıklarının bir amacı olmadığını söyleme bana. Çünkü inanmam.." dedim elimi sallarken. " Neden her şeyin altında bir şey arıyorsun. Biraz insanlara güvenmelisin." dediğinde aklıma annem geldi. Annem yüzünden hayattımda kolayca kimseye güvenemiyordum. " Güvenmek mi ? Ben o hatayı bir kez yaptım. Birdaha da yapmak istemiyorum." dedim gözlerimi kaçırırken. " Ne yaşadın biliyorum ama insanlara karşı önyargılı olmamalısın. Her insan aynı değildir bunu unutma. dedi ve  şarap kadehinden bir yudum aldı. " Çabalamıyorum değil ama insanlarda bana o güveni veremiyor. dedim bardağı oyana buyana çevirirken. Garsonun gelmesiyle ortamda bir sessizlik oldu. Garsonun masaya tabakları koymasıyla çıkan ses beni rahatsız etmişti. Kulaklarımı kapatarak sakinleşmeye çalıştım. Ne zaman gürültülü bir ses duysam böyle olurdum. Yankı "İyi misin ?" diye sorunca kafamı salladım. Elime bardağı alıp su içerken bardak elimden düşmüş üstüm ıslanmıştı. Yankı yanıma gelip kolumdan tuttup yürümeye başladı. İtiraz etmeden peşimden gittim. Restoranın üst katındaki odalardan birine girince gözlerimi kısıp Yankı ya baktım. " Neden geldik buraya ?" diye sordum odayı süzerken. Yanıma gelip " Benim de bir sabrım var kızım. Ne zaman yakınlaşşam çirkeflik yapıyorsun. Ama ben bundan feci derecede sıkıldım. Zor kız ayaklarını bırak da işimizi yapalım dediğinde sertçe onu itledim. " Ben seni istemiyorum ! Bunu olmayan aklına sok! Ben zor kız ayakları falan da yapmıyorum! ." dediğimde üzerime gelmeye başladı. Ben geri gittikçe o üzerime geliyordu. Sırtım soğuk duvara çarpınca gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım . Gözlerimi açtığımda Yankı çok yakınımdaydı . Yüzünü yüzüme yaklaştırdığında dudaklarıma bakmaya başladı. Bu beni ne sanıyordu Allah aşkına. Sinirle itleyip tokatı bastım. Tam gözlerinin içine bakarken " İşte bu yüzden insanlara güvenmiyorum Yankı canımı acıtıyorlar. dedim ve odanın kapısını açıp çekip gittim. Gözlerimden yaşlar sicim sicim dökülürken koşarak restorantan çıktım. Gözlerimdeki yaşları elimin tersiyle silerken biriyle çarpıştım. Başımı kaldırdığımda bunun Yağız olduğunu gördüm. " Neden ağlıyorsun ? " diye telaşla sorunca hiç düşünmeden boynuna sarıldım. Sanırım birine ihtiyacım vardı." Hiç dedim kollarımı daha çok sıkarken insanlara güvenmemem gerektiğini bir kez daha anladım . " dedim. Yağız gözlerini restoranın üst katlarındaki pencerelere dikince istemsizce bakışlarım oraya gitti. Yankı yüzünde ilk defa gördüğüm pişmanlık duygusuyla camdan bize bakıyordu . Yani sanırım burdan yanlış görmüyorsam pişmandı . Ama sağolsun bir kez daha öğrendim insanlara güvenmeyeceğini.
**************

Ben biraz hava alayım dışarıya çıkacağım." dedim oturduğum sandalyeden kalkarken. Hayat " Bende geleyim istersen biraz konuşuruz. Bu günlerde biraz durgunsun bana anlatmadığın bir şeyler var gibi hissediyorum." deyince başımı hayır anlamında salladım. " Sen burada kal biraz gezip gelceğim sonra konuşuruz ." dedim ve cevabını beklemeden yürümeye başladım. Arkamdan gelen ayak seslerini duyunca arkamı döndüm. Yankı yı görünce bozuk olan moralim iyice bozulmuştu. Önüme dönerek adımlarımı hızlandırdım. Kolumu birisi tutunca Yankı olduğunu anlamam uzun sürmedi ." Ne var?" dedim ona bakarken. Kafasını kaşıyarak bana baktı ve derin bir nefes aldı. " Bak o gün söylediğim şeyler bir anlık şey oldu. Yani ben senden şey - diyince lafını bölüp " Bir özür bile dilemeyi bile beceremiyorsun ki yaptığın şey bir özürle geçecek olmamasına rağmen . Defol git Yankı! dedim ve tekrar yoluma devam ettim. Dışarıya çıktığımda derin bir nefes aldım. Kolumu aniden biri tutunca irkildim ." Bırak ya !" diye cırlayıp kolumu Yankı dan kurtarmaya çalıştım ama sadece çalıştım çünkü kutaramadım . Ne olacak öküz işte . Okulun bahçesine giren arbayla bakışlarımızı oraya doğru çevirdik . Gelen araba bizim önümüzde durumca kaşlarımı çattım. Arabanın kapısı açılınca içinden lanet giresice bir güzellikte kız çıktı. Sanırım bizim yaşımızdaydı. Kız " Yankı !" diye cırlayarak yanımıza gelip Yankı ya sarıldı. Gözlerimi kısarak Yankınya bakarken o da şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu. Kız geri çekilip önce Yankı nın kolumu tutan elini daha sonra beni iyice bir süzdü. Yankı ya bakarak " Kim bu aşkım ? dedi . Yankı hemen kolumu bırakıp kıza döndü " Önemli değil sadece takıntılı fanlarımdan ." dedi ve bana bakıp göz kırptı. " Ha tamam. " dedi kız anlamışcasına . " Ne fanı ? Ben senin nereden fanın oluyormuşum ." diye bağırınca kız yüzünü buruşturdu . Yankı ya dönerek " Aşkım bu kız çok kaba sana neden böyle davranıyor ." diye sorunca Yankı "Boşver takıntılı işte . Biz gidelim ." dedi ve kızın kolundan tutup arbaya sürükledi. Onlar arabaya binerken ben de kollarımı göğsümde bağlamış onları izliyordum . Araba çalışıp giderken Yankı camdan başını çıkarıp bana el salladı. Hah haspam.

Somurtarak kantine girdim. Fanıymışım ben senin nerden fanın oluyorum? Öküz ne olacak? Hayat ın yanındaki sandalyeyi çekip oturdum. Hayat ağzını açmış bir şey söylecektiki "Bir şey sorma! dediğimde somurtarak arkasına yaslandı. Ders zili çaldığında ayağıya kalkıp sınıfa doğru ilerledim.
**************

Yüzüme dökülen soğuk sıvıyla " Deprem mi oluyor ! " diye bağırarak yataktan kalktım. Gelen kahkaha sesiyle gözlerimi ovuşturup Yankı ya baktım. Sanırım hayal görüyordum . Yankı nın sabahın köründe odamda ne işi vardı. Yataktan kalkıp yüzüne dokundum " Hayal değilmiş." dedim kaşlarımı çatarken. " Sen hayallerinde beni mi görüyorsun mızmız çirkin ? diye sorunca lakap tanıdık gelmişti. Gözümün önüne küçükken gittiğimiz çiftlik gelince gülümsedim

9 yıl önce
Şişko dört göz buraya gel ve beni kurtar ." diye bağırdım. Düştüğüm gölle cebelleşirken Şişko dört göz sesimi duymuş olacak ki gölün yanına gelip telaşla bana baktı. " Ne bakıyorsun ! Kurtarsana beni boğuluyorum aptal! dedim yüzmeye çalışırken. Kaşlarını kaldırıp bana baktı " Bende yüzme bilmiyorum . Ne yapacağız? dediğinde gözlerimi devirdim. Yavaş yavaş suya battığımı hissediyordum. Artık çırpınmaktan yorulmuştum. Kendimi suyun içine bırakırken gözlerini kapattım. Sanırım burada ölücektim. Nefes alamıyordum ve bu beni çıldırtıyordu. Ağzıma ve burnuma giren sular canımı yakıyordu. Yavaş yavaş bilincim kapanmaya başladığında suyun içinde bir hareketlik hissetmiştim.

Gözlerimi açtığımda karşımda tek gözlü gözlüklü bir canavar görünce bağırarak yattığım yerden kalktım. Gözlerimi ovuşturup baktığımda üstümdeki kişinin canavar değilde şişko dört göz olduğunu gördüm. Aniden bana sarılınca şaşırdım. " Başıma iş açıyorsun mızmız çirkin öldüğünü sanmıştım." dedi sırtımı sıvazlarken . Gülümseyerek iyice kollarımı sardım kahraman şişko dört gözüme.

Yankı "Neden sırıtıyorsun?" diye sorunca anılarımdan ayrıldım. " Senin odamda ne işin var? diye sorduğumda " Seni özledim." diyince belli belirsiz gülümsedim. " Bende seni özledim biliyor musun? dediğimde sırıttı. Ama Yankı yı değil o masum şişko dört gözümü özledim ." dediğimde sırıtışı yüzünden silindi. Kapı açıldığında ikimizde bakışlarımızı oraya diktik. Babam ikimizde gözlerini gezdirdikten sonra "Hadi kahvaltıya gelin." dedi ve bizi yalnız bıraktı . Yankı babamın peşimden giderken bende kapıyı arkalarından kapatıp kilitledim. Üzerimi değiştirip elimi yüzümü yıladım. Aşağıya indiğimde babamla Yankı gülüşüyorlardı. Somurtup babamın yanındaki sandalyeyi çekip oturdum. Babam gülümseyerek bana baktı. " Dünya yarın karne günü biliyorsun ." deyince başımı salladım." Yaz için çalışmanı düşünüyorum. Hem çalışacağın hem tatil yapacağın bir yere gönderiyorum seni . Selim amcanın çifliğine." deyince şaşkınlıkla babama baktım." Yankıgilin çiftlikten mi bahsediyorsun ?" diye sorduğumda başını salladı. " Yankı da bu süreçte yanında olacak." dediğinde kaşlarımı çatıp yerimden bir hışımla kalktım . " Bunu unut baba asla  o çiftliğe  gitmem hemde Yankı ile hiç gitmem.!" diye bağırıp odama çıktım.

VÂRİSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin