VIII| little cabin in the woods

Mulai dari awal
                                    

"Prens bir soru sordu." Muhafız, kilolu olana tekme geçirince çığlık attı.

"Eşyalarını alacakken hançeri ile üzerimize geldi. Onu... Engelledik. Engellemek zorunda kaldık."

"Nasıl engellediniz? Konuşsana!'

"Onu iki kere hançerledik prensim."

"Lütfen bağışlayın! Bağışlayın bizi-"

Muhafız sıska olana yumruğunu geçirip "Konuşma." dediğinde Zayn donup kalmış bir halde olanları izliyordu.

Kalbini saran zehirli bir acı tüm vücudunu yakarak ilerledi. Yanıyordu, ateşi yükselmişti ve başı dönüyordu. Onu hançerlemişlerdi. Rhoslyn' i... Hassas, kırılgan beyaz tenini parçalamışlardı.

"Onu ölüme mi terk ettiniz?" diye fısıldadı hayretle. Odada mutlak bir sessizlik olduğu için sözleri kolayca duyuldu.

"Onu ölüme terk ettiniz."

Tahtın basamaklarının yanında olan Sör Liam Payne "Onları Anghrist' e mi vereceksiniz prensim?" diye sorduğunda adamlar tekrar af dilemeye başladı ve taparcasına diz çöküp yüzlerini yere bastırdılar.

"Onları ayağa kaldırın." Zayn' in sesindeki soğukluk taht odasındaki herkesi şaşkınlığa soktu. Bu Zayn Malik miydi? Bu sakin prens? Nasıl oluyor da taht odasında bedenlerden ayrı iki kafa yoktu? Nasıl oluyor da etraf kan gölüne dönmüyordu?

Muhafızlar hırsızları ayağa kaldırdı.

"Onu neresinden incittiniz?" diye sordu. Dışarıdan görünen sakinliği hala onu terk etmemişti ancak kanı alev içindeydi. Yanıyordu, Rhoslyn' in acısı bedenini sızlatıyordu.

"Karnından."

"Prensim, onlarla ne yapacağız?"

"Lütfen tanrının uğruna bize merhamet gösterin!"

"Size tüm merhametimi göstereceğim." diyen Zayn ayağa kalktı ve basamakları yavaşça indi.

"Birazdan kalemdeki en güzel zindana gideceğiz. Orada, tıpkı Rhoslyn' e yaptığınız gibi karnınızı parçalayacağım. Korkma, tedavinizi de yaptıracağım elbette. Ölmemeniz için tüm üstatlarım sizinle ilgilenecek. Böylece her gün bu oyunu oynayabileceğiz... Ama bilirsiniz, tanrı bizi aciz varlıklar olarak yarattı. Bir müddet sonra bedeniniz tedaviyi de kabul edemeyecek. Çürümüş et ve kan kokusu yüzünden kusmuklarınızda boğulacaksınız. Ardından ne olacak biliyor musunuz? Sizi Anghrist ile tanıştıracağım. Çok yavaş olacak. Önce ayaklarınızın küle dönüştüğünüzü izleyeceğiz. Ellerinizin... Her saniyesinde sizinle olacağım. Her saniyesinde bunun bedelini ödeyeceksiniz." Zayn' in nefesleri büyüdü. Kendini, bu iki piçi şimdi öldürmemek için çok zor tuttu.


Rhoslyn... Yaşıyor muydu? Yaşama ihtimali var mıydı? Zayn' in mantığı ona gerçeği bağırsa bile bunu kabul etmek istemiyordu. Yanmaya başlayan gözlerini Sör Liam Payne' ye çevirdi.

"Onu bul Liam." dedi yalvarırcasına. Ona ne oluyordu? Bir ejderha yalvarmazdı.


fire and blood • malikTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang