BÖLÜM 6 "Savaş artık tek kişilik değil "

820 672 67
                                    

BÖLÜM 6 "savaş artık tek kişilik değil"




BÖLÜM 6 "savaş artık tek kişilik değil"

Oops! Această imagine nu respectă Ghidul de Conținut. Pentru a continua publicarea, te rugăm să înlături imaginea sau să încarci o altă imagine.


"Uçuşan yapraklar cesaretlendirsin, içinizi  dehşete  düşüren uğultuyu"





Yüzleştiğimiz  herşey bizi bir esir gibi hapseder miydi karanlığa.  Rüyalar gerçek olsa tüm bu yaşanılan olaylar gerçek  olur muydu? Rüya içinde rüya görmek bize bir kaç saniye  gercek hayata dönmek  için  zaman verirmiydi. Kabus, karanlıktan aydınlığa  uyanırken  ellerimizi kenetler mi sıkı sıkıya.  Kapkaranlık olan bu oda nasıl olurda aydınlık olur bir anda. Nasıl aydınlık kaplar her yanımızı.  Artık kâbus sandığımız herşeye daha yakınız. Biz hayatımızın her anını kâbustaymışız gibi yaşıyorduk . Ve artık  uyanma vakti. Bizi bu karanlığa atan her kimse bulacağız. Ve bedenlerimizde yaşadığımız  her acının hesabı sorulacak.  Bu artık bir direniştir.  Beş bela avcısının direnişi.  Bu direniş belaya direniş. Üstümüze gelen tüm belalara karşı bir direniş.

...

"Hatırlıyor  musunuz" dedim bir anda.


"Biz eve dönüş yolunda dar bir aradan geçmiştik. Küçük bir kız çocuğu belirmişti bir anda arabanın önünde. Benim olduğum pencereden başını sokup özür dilemişti. Arabadan ayrıldığında, üzerine kapşonlu bir hırka giyinmiş bir adam vardı arabanın biraz ilerisinde. Arkası  dönüktü, uzun boyluydu. Biraz ileride onu bekliyordu. Adam küçük  kızın elinden tutup hızla uzaklaşmıştı." Herkesin bir anda aklı o güne gitti. Hafızalar zorlandı... beynimiz bize bir anda sinyal verdi.


"Aa... evet hatırlıyorum." Dedi buket.

"O kız olabilir mi ?"


"Birkaç metre ötedeydi, sanki yapacağı şeyler ezberletilmiş gibiydi.  " akın zihnini zorlandığında herşey sanki yerli yerine oturuyordu.


"Doğru. Kıza çarpmamıştık bile cipten birkaç metre ötede hiçbir suçu yokken neden özür dilesin ki " dedi akın.


"Evet.." gözlerimiz bu defa kağanın üzerindeydi. 

"Abi ellerine hiçbirimiz  dikkat etmedik. Sanki korkuyordu... Bizden çekindiğini düşünmüştüm  o an, ama belkide korkutulmuştu. Küçücük  bir bedeni kandırmak çok kolay. Belkide adamı tanımıyordu bile."


"Belkide çok yakınımızdan birisi. Bizi bu felaketin içine sokan, bize bu olayları yaşatan."


"O notu oraya koyduran kişi  her kimse, belkide cinayeti o işledi ve suçu  içimizden birinin üzerine atmaya çalıştı."


GÜN IŞIĞI ESİRİ.  Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum