ÖT7-Sırlar

90 80 2
                                    

Herkese merhabalar.Sizleri çok özledim.Bazı sebeplerden dolayı bölüm çok geç gelicek farkındayım.Kitabımı gerçekten severek okuyanlardan çok özür dilerim.En kısa zamanda yayınlarım umarım.Keyifli okumalar.

Medya :Alesya'nın giydiği takım.

HATIRLATMA

1.Çalıyor

2.Çalıyor.

3.Çalıyor.

4.Çalıyor.

Açmadığı için telefonu kulağımdan indirip kapatıcaktım ki aramamın yanıtlandığını görüp tekrar kulağıma götürdüm.

"Poyraz Carlos bende kaldı ya akşam gelip alma şansın var mı ?"

Cevap vermesini beklerken duyduğum kelimelerle neye uğradığımı şaşırdım.

"Abi polisler geliyor."

Ve kapanma sesi.

*******

Poyraz'la konuşmamdan sonra eve geldiğimde abim neredeyse bana herşeyi anlattıracaktı.Şüphelerimin üstüne duyduğum kelimelerden sonra afallamıştım.Eve nasıl girdiğimi bile hatırlamıyorum.Abim en son yanıma gelmek için dışarı çıkmış beni orada beklerken görünce eve sokmuştu.Bir sürü soru sormuştu ama ben aklımı toplamam gerektiğini kendime hatırlatarak maalesef hiç istemediğim birşey yapmak zorunda kaldım.Yalan söyledim.

'Okulda ki yakın arkadaşlarımdan birisinin abisi ölmüş'dedim.Biliyorum yaptığım hiç güzel birşey değil.Hatta berbat birşey.Ama eğer gerçekleri abime söyleseydim çok kötü şeyler olabilirdi.

Eve girdikten sonra annem sofrayı kurmuştu ama bende iştah denen birşey kalmamıştı.Abime benim yerime açıklama yapmasını isteyerek odama çıkmıştım.Abim, canım bana yardım ederek anneme anlatmıştı da olay uzamamıştı.Abime yalan söylememem gerekiyordu ama...Umarım ilerleyen zamanlarda uygun bir şekilde açıklayabilirdim.

Yarın pazartesiydi ve Poyraz'la ödevimizi sunmamız gerekiyordu.Carlos'u kucağıma alarak pencerenin önüne ilerledim.Gökyüzü kapkaraydı.Simsiyah en sevdiğim.Gökyüzünü her şekilde çok seviyordum ama hava olaylarından aşırı tırsardım.Gök gürültüsü,şimşek ve şiddetli yağmur.Elimde olmayan birşeyleri keşke düzeltme imkanımız olsaydı.Belki bazı şeyler gerçekten çok farklı olabilirdi.

Acaba ne gibi işler dönüyordu da polis bile işin içindeydi.Poyraz'ın gerçekten kötü işler içinde olduğunu farkettim.Hatta daha da kötü şeyler farkedicektim.Poyraz'ı sevmem belki de daha kötü hale gelecekti.

Carlos'un başını okşarken uyuduğunu farkettim ve bende yorgunluğumu bahane ederek yatağa uzandım.Carlosu'u ayak ucuma yerleştirdikten sonra tekrar geri yattım.Poyraz'ın nelere bulaştığını düşünmeye başladım.Acaba ne gibi işler çeviriyordu da polislerle bağlantısı vardı?

En çok korktuğum olay ise Poyraz'ın gerçekten kötü olaylara bulaştığını öğrenmek.Çünkü her iyi kız klişesi gibi kötü çocuğa aşık rolünü canlandırmak istemiyordum.Sonları da hep aynı değil midir zaten ?Kötü çocuk iyi kızın büyüsüne kapılır ve aşık olur.Umarım sonu böyle bitmezdi.Ben daha da derin düşüncelere dalarken sonunda kendimi çoktan uykunun kollarında bulmuştum.

**************

Sabah uyandığımda duvardaki saate baktığımda alarmımın çalmasına daha onbeş dakika olduğunu gördüm.Sonuçta daha sınır zamanıma var diyerek geri yattım.Biliyorum , biliyorum söylemenize gerek yok.Şuan da alarma bir dakika bile olsaydı geri yatardım.Uyku benim için vazgeçilmez bir parçam.Çalan alarmıma tekrardan yüzümü buruşturarak kapattım.Onbeş dakikadan bahsediyoruz ne kadar çabuk geçti .Yataktan çıkmadan telefonumu elime alıp gelen bildirimlere baktım.Açtığım tumblr hesabımdan fotoğraflarıma birsürü yorumlar gelmişti.Şuan onlara vakit ayırmaya üşendiğim için onları direkt sildim.

Ölümün Tutkusu #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin