~50~

11.5K 501 52
                                    

Gözlerimi araladığımda pencereden vuran güneş ışığı beni rahatsız etmişti. Panjuru kapattıktan sonra tekrardan yatağa uzandım. Gözlerimi kapatarak Aras'ı düşünmeye başladım. Birazdan onu göreceğimi, hala yaşıyor olmasını...

Farkında olmadan gülümsediğimde kaşlarımı çatarak kendime engel oldum. Aras'ın yaşıyor
olması umrumdaydı tabi ki. Ama yinede bu ondan hoşlandığım anlamına gelmezdi! Aras'ı düşünmeyi bırakıp Kuzey'e odaklandım. Buradan çıksaydım eskisi gibi olabilirmiydik? Onu bir daha hayal kırıklığına uğratmayacağıma dair söz vermiştim...

Kapı tıklatıldığında düşüncelerimden uzaklaşarak gözlerimi sıkıca kapattım. Burada daha ne kadar tutulabilirdim acaba?! Gençliğim gidiyordu! Zaten sekiz ay yeterince kendime eziyet etmiştim. Bir de burada oyalanırsam deliler hastanesine kaldırılabilirdim!

İçeriye sinen Aras'ın kokusunu derince içime çekerek gözlerimi kapalı tutmaya devam ettim.

"Delfin.. Delfin.." Uyandırma çabalarına karşın sessiz kalmakla yetindim.

"DELFİN!" Dediğinde istemsizce yattığım yerden telaşla kalktım.

"Ne bağırıyorsun?!"

"Şu an bağıran sensin."

"Umarım beni yine bir şeylerle tıkındırmak için uyandırmamışsındır... Anlamıyor musun? Kahvaltı etmeyi sevmiyorum! Sabahları bir şey yiyemiyorum!
Zorlama beni artık rahat bırak!" Diye sesimi fazla yükselttiğimde aslında biraz sonuçlarından korkmuştum.

"Sen rüyanda en son beni falan mı pataklıyordun? Kızım niye sesini yükseltiyorsun sabah sabah?!"

"Öncelikle seni zaten yeterince görüyorum. Lütfen rüyalarıma girmeyi deneme! Ayrıca senin içinde bulunduğun şey rüya değil kabus olur benim için!"

"Sakin ol güzelim, yanlış bir şey mi yaptım? Veya neyse bu soruyu sormadım farz et şimdi iki saat hatalarımdan bahsedeceksin... Bana karşı bu kadar tepkili olmanın sebebi ne, hayırdır rüyanda Kuzey'i mi gördün?" Dedi dalga geçerek. Rüya görmesemde kahkahasını bastırabilmek için dediğini onayladım.

"Evet, nerden bildin Aras? Rüyalarımıda mı takibe başladın? Uzun zamandır Kuzey'i rüyamda göremiyordum zaten tam ona kavuşmuşken sen
beni uyandırdın! Tam da Kuzey beni kurtardıktan sonra evlenme teklifi etmişti. Tam evet diyeceğim sırada senin sesin-"

"Kes sesini Delfin! Cezalısın bugün, odadan dışarıya adımını atmayacaksın!" Buz mavisi gözleri neredeyse alev alırcasına bana bakıyordu. Aras sinirliyken kimseden ondan korktuğum kadar korkmuyordum. Bana sinirli bir şekilde bir kaç saniye daha baktıktan sonra kapıyı yüzüme sertçe kapattı ardından da kilitledi.

Sinirlerime hakim olamayarak ağlamaya başladım...
Aras Barkın'dan nefret ediyordum! O hayatımda tanıdığım en acımasız ve kötü kalpli insandı. Keşke onunla hiç tanışmasaydım, keşke hayatıma hiç girmeseydi, keşke ona aşık olmasaydım..!

Sesimi duyurmak için bağırarak kapıyı yumruklamaya başladım,

"ARAS! Lütfen aç şu kapıyı! Aras... SENDEN NEFRET EDİYORUM!" Hıçkırıklarla ağlamaya devam ettiğimde içimdeki sinir beni boğuyordu. Daha fazla bu odada bu evde duramazdım! Gözlerim su bardağına kaydığında elime alarak pencereye fırlattım. Kırılmış cam sesine karşın korkarak gözlerimi sıkıca kapattım.

SAPLANTI 2: Tehlikeli OyunlarWhere stories live. Discover now