YENİ EV (girlxgirl)

BÖLÜM 6

IŞIL'IN GÖZÜNDEN

Hamakta sallanırken, kendimi yavaş yavaş ona doğru yaklaştırıp kafamı göğsüne koydum. "Sevsene beni." dedim. Bunu demem üzerine saçlarımı yavaş yavaş okşamaya başladı. "Meltem neden bu gece buraya geldi?"
"Kıskandırmak için."
"Kimi?"
"Seni."
"Ama niye ?"
"Karşılıklı mı sevgim öğrenmek istedim."
Biraz mutlu olmuştum. Çünkü o kendi sevgisinin karşılıklı olduğunu anlamış olduğu gibi ben de kendi sevgimin karşılıklı olduğunu anlamıştım.
Orada o şekilde kaç saat kaldık bilmiyorum. Kaç saat saçımı hiç bıkmadan sevdiğini bilmiyorum. Kaç saat hiç susmadam muhabbet edip, kahkahalar atıp hoş sohbet ettiğimizi bilmiyorum. Ama şunu biliyorum. Hayatımda geçirdiğim en huzurlu dakikalardı. İlke ve Ilgar bir odada, Buğra ve Efil bir odada kalacaktı onların evinde. Saat gece ikiye gelirken "Rahat edebilirsen bugün benim evimde kal." diye teklifte bulundum. Aslında kendi odasında kalabilirdi ama korkarım onu bir saniye bile gözümün önünden ayırmak istemiyordum. "Olur." dedi.

Efil'in odasında kendim yatacaktım. Kendi odamı da Alçin'e verecektim. Çarşafları değiştirdim beni salonda bekleyen Alçin'in yanına gidip "Gelsene." dedim. Benim odama çıkartıp "Sen burada uyuyabilirsin." dedim. "Ayrı mı uyuyacağız?"
"Sonuçta sevgili değiliz."
"Ne zaman olacağız?"
Gülümsedim. Boynuna sarıldım ve küçük bir öpücük bıraktım boyun girintisine. "İyi geceler." dedim.
"Rüyamda seni göreceğim." diyerek yatağına uzandı.

-----------------------------

Uyuduktan bir saat sonra uyuduğum kapı aralanmış içeri parmak uçlarında Alçin'in girdiğini gördüm. Işığı yaktığım zaman yorganını, yastığını toplamış gelmiş kapının girişinde dikiliyordu. "Yan yana yatamıyoruz ama iznin olursa..." derken çarşafını uyuduğum tarafın yerine sererek "Şurada kıvrılıp sana yakın bir yerde uyumak istiyorum." dedi. Güldüm. Geriye doğru kayarak yorganımı açtım. Gelmesi için işaret yaptım. Yanıma uzandı. Put gibi kımıldamadan duruyordu. Sırıttım. Elimi beline atıp sarıldım. Kafamı göğsüne koydum o da bana doğru iyice dönerek  sarıldı. Kafasını, saçlarımı öpüp oraya yerleştirdi.
"Şimdi biz sevgili miyiz?" diyerek sordu.
"Henüz bir sevgilim olur musun teklifi almadım ben ama bilemiyorum." diyerek nazlandım.
Kafasını saçlarımdan çekti göğsünde ki kafamı kaldırıp ona baktım.
"Şu an yanında uzanıyorum. Peki, ömür boyu uzanmama izin verir misin?" dudağımla yanağına öpücük koydum. "Başka bir yerde uzanırsan kemiklerini kırarım sevgilim." dedim. Sonra kafamı göğsüne koydum. Kendisi de yine saçlarımın  üstüne yerleştirdi kafasını.

-------------------------------

Uyandığımda yatağın taa öteki ucunda uyuyan Alçin'e baktım. O kadar samimi yatıp nasıl bu kadar uzağa gitmiştik birbirimizden anlam veremedim, komik geldi. Yerimden kalkıp yatağın ucuna oturup parkenin desenlerini izlerken belimden iki tane kol beni sarıp kendisine çekti. Gözlerini açmamıştı daha. Beni kendisine çekip sarıp sarmaladı. "Alçin ne yapıyorsun ya?" dedim gülerek. Uyku sersemi bir şekilde yüzümü yaklaştırıp yanağımdan öpmeye çalışırken gözümü öptü. Zorla yerinden kaldırıp "Haydi kahvaltıya gideceğiz evinize." dedim. "Ben neden kot pantolon ile uyudum? Pijama giymek istiyorum." diye söylenmeye devam etti. Gidip odamdan pijama getirdim. Onun bana verdiği pijamayı getirebilirdim ama onun bende kalmasını istediğimden kendiminkilerden getirdim. Ona uzattığım da kollarını havaya kaldırıp sırıttı. "Hof.." dedikten sonra tişörtünü çıkartıp üstüne pijamanın üstünü giydirirken göğüslerinin büyük olmamasına rağmen ne kadar güzel durduklarını fark ettim. Altını çıkartırken aklımdan geçen farklı düşünceleri kovmaya çalıştım. Kot pantolonunu çıkartıp pijama altını giydirince "Oldu mu prensesim?" dedim. Kollarını bu sefer bana doğru uzattı. Gidip sarıldım. "Çok güzel oldu." dedi.

-----------------------------------------

Buğra'nın kız kardeşim ile sevgili olduğunu söylediği gün ki gibi Alçin elinde ki su bardağına çatal ile vurarak ''Öhöm öhöm. Size bir duyurum var.'' sonra bana baktı ''Duyurumuz var.'' dedi. Elimi tuttu ''Işıl'ında bana çok yalvarması sonucunda onunla sevgili oldum.'' Kaşlarımı anlamıyor gibi kaldırarak güldüm. Masada bizim dışımızda herkes şaşkındı.  Söze karıştım ''Dünkü yaptığınız kıskandırma işi en azından işe yaradı öyle düşünün.'' dedim. Bir süre nasıl olur ya, ne ara, gözümüzün önünden ayırmaya gelmiyor... gibi muhabbetler döndükten sonra normal konuşmalarıma geri döndük.  Akşama kadar hep beraber oturup planlar yapıp sohbet ettik. Yaptığımız planları araştırarak neredeyse sekiz saat oyalandık. Ve en sonunda bu üç ayın planını çıkartmış olduk.

----------------------------------------------

Saat dokuza gelirken kamp ateşi yaktık. Telefonum çaldı. Annemin aradığını gördüğüm de oradan uzaklaşarak ''Efendim anne?''
''Kızım, hele şükür açtırabildim telefonu.''
''Telefonu yanımda gezdirmeyi sevmiyorum biliyorsun. Duymadığım için özür dilerim.''
''Yok kuzum yok önemli değil. Nasılsınız, iyi misiniz?''
''İyiyiz anneciğim şu an bir problem yok. Yan eve dört tane genç taşındı onlarla arkadaş olduk. Onlarla beraberdik.''
''İyi kuzum iyi arkadaş edinin böyle. Babanda müsait olursa haftaya size geleceğiz yavrum.''
''Tamam anne haberleşiriz, kendine iyi bak. Babamın ellerinden öp benim yerime. İyi geceler.''
''Kızıma çok selam söyle. Seni seviyorum iyi geceler.''

Ateş yaktığımız yerde yine Ilgar ve İlke sarılarak koltuklara oturmuştu. Buğra ve Efil bugün bizi ekip birlikte deniz kenarına gitmişlerdi. Hamakta sallanan sevgilime baktım. Telefonundan bir şeye bakıyordu, gizlice arkadan gidip korkuttum. Hamaktan yere düşerek zıpladı. Gülmeye başladım. Ilgar ve İlke'de gülmeye başladı, dönüp.  ''Çok komik ya gerçekten altıma bıraktım burada korkudan.'' diye isyan etmeye başladığında yüzünü tutup göğsüme bastırarak ''Oy oy oy benim prensesim korkmuş mu?'' diye sevdim. O da benim belime sarıldı bir süre öylece durduk. Sonra hamakta bana yer açtı. Yanına yaklaştım. ''Annemler haftaya bize gelebilirlermiş.'' çok sevindi. Yüzü güldü. ''Annenle tanışacağım.'' dedi. ''Eşcinsel olduğumu bilmiyorlar. Söyleyebileceğimi sanmıyorum.'' dediğimde bana sardığı elini kendisine çekti. ''Anlıyorum.'' dedi. Yüzü düştü. Saatlerce yüzü düşmüş şekilde oturdu. Efil ve Buğra geldiği zaman bu konu açıldı masada.
Buğra : Suratın neden asık Alçin Hanım?
Alçin : Önemli bir şey değil boş ver.
Buğra : Işıl neyi var bunun ?
Ben : Annemler haftaya buraya gelecek. Tanışacağı için çok mutluydu ama onlara eşcinsel olduğumu söyleyemem o kadar cesaretim yok beni silerler.
Efil : Ben her zaman yanındayım yetmiyor mu?
Alçin : Tamam boş verin arkadaşlar. Demek ki birilerini karşısına almak istemiyor. Onu zorlamak benim haddime değil.
İlke : Alçin, tamam sakin ol. Gidip biraz yatıp dinlen haydi.
İlke'nin dediğinden sonra yüzüme zar zor baktı ''Herkese iyi geceler.'' dedi arkasını dönerek gitti. Yanına koşup sarılıp mutlu rüyalar demek istiyordum ama sanırım bugün o haklıydı.