I.F. ▬ 16

1.7K 113 59
                                    


Ya çok fazla bölüm atıyorum değil mi

░ ░ ░ ░ ░

Telefonda beliren 'güle güle' yazısıyla, (benim telefonumun şarjı bitince böyle kapanıyor ama iphonelar nasıl kapanır bilmiyorum sorreh) gözlerimin kocaman açılması bir olmuştu.

Ayağa kalkıp telefon şarjını birkaç saniye odanın içinde aradım. Ancak babamın bana şarj aletini vermediğini hatırladım. Bu durumda aşağı inmem, şarj aletini bulmam, geri yukarı çıkmam, fişe takmam, telefonun açılmasını beklemem gerekecekti.

Bazen diyorum ki keşke bir hizmetçim olsaydı.

Gerçi, o hizmetçi 2 saatin sonunda işi bırakırdı çünkü ben çok üşengeç biriyim. Benim yerime tuvaletimi yap bile diyebilirim.

''Baba! Anne!'' Bağırdıktan sonra biraz bekledim ama hiç kimse gelmemişti.

Tekrar bağırdığımda ise annem ''Ne oldu?'' diyerek içeri girmişti.

''Telefonumu şarja takar mısın anne?'' Gülümseyip telefonumu ona uzattım.

O da aynı şekilde gülümsedi, ''Hayır.'' Kapıyı kapatıp beni şarjsız telefonumla birlikte bıraktı.

░ ░ ░ ░ ░

Bir süre sonra yatakta hiçbir şey yapmadan oturmanın sıkıcı olduğunu fark etmiştim. Bu yüzden yataktan zor olsa da kalktım.

Merdivenlere geldiğimde az önce olduğumun aksine biraz daha hızlı yürümeye başladım. Son birkaç basamak kalmıştı ki, tahmin edin ne oldu?

Ayağım takıldı.

Düşmemek adına duvardan destek almaya çalıştım ancak geri zekalı olduğum için elim duvardan kaydı. Her şey çok hızlı olmuştu. Saniyeler içinde bedenim zemin ile buluşmuştu. Kolumun üstüne düşmüştüm ve zonklamaya başlamıştı. Ayrıca ayağımın durumunun da iyi olmadığını hissedebiliyordum. Sanırım ayağımı burkmuştum.

Annem koşarak yanıma gelirken babamı çağırdı. Yanıma eğilip ''Seni salak, neden merdiven inip-çıkmayı beceremiyorsun?'' dedi. Göz devirdim ve cevap vermedim. Bana yardım ederek kaldırdığında ayağıma basmayı denedim, basamıyordum.

''Anne? Sanırım ayağım kırıldı.'' Yüzümü buruşturdum.

''Sanmıyorum.''

Babam 382509350275891275893573108659869047684692469042674 saat sonra gelerek ''Ne oldu?'' dedi.

''Ne kadarda dakiksin.'' Annem benimle birlikte babamı orada bırakarak salona yürüdü.

Bir koltuğa oturunca ''Kolum da acıyor.'' dedim. ''Bok gibi hissediyorum.''

Annem yanıma oturdu. ''Bokların nasıl hissettiğini nereden biliyorsun? Önceki hayatında bok muydun?''

Göz devirdikten sonra kolumu okşadım(?). ''Acıyor.''

░░░░░ 

#TALU#

Ayaklarımı, az önce çıktığım ağaçtan sallarken babam evin kapısından çıktı. ''Bana yardım etmeye ne dersin?'' dedi, elindeki çantaları arabanın yanına bıraktı.

''Eminim sen halledersin baba.'' Ayaklarımı sallamaya devam ettim. Sıkıldığım zaman bu ağaca çıkar ve böyle yapardım. Popom, ağaçla birleşmek üzereydi.

''Vampir olan sensin.'' Evin içine tekrar girdi.

Ancak yine de, babama yardım etmeyi hiç düşünmüyordum. Ve aslında bu bir iyilik sayılabilirdi. Çünkü geçen gün birkaç kilo vermek istediğini söylemişti. Çantaları arabaya taşımasına yardım etmeyerek ona yardım etmiş oluyorum.

''Keşke annen burada olsaydı.'' Babam, yine taşıyabildiği kadar çanta alıp arabanın bagajına koyduktan sonra söyledi.

''Bana bir insanla nasıl konuşabileceğim hakkında tavsiye verebilirdi.'' İç çektim.

Babam gülümsedi, ''Tutya'yı mı diyorsun?'' dedi ''Ben bekleyebilirim. Şimdi git konuş onunla. Çünkü onu bir daha göremeyeceksin.''

Ağaçtan inerek ''Bekler misin? Teşekkür ederim baba. Hemen dönerim.'' dedim. Ona kısa bir süre sarıldıktan sonra Tutya'nın evine doğru koşmaya başladım.

░░░░░ 

Kitabı unuttunuz mu çünkü ben unuttum

Günde 2 saat internet kullanabiliyorum, bu 989583259 saatte sadece 3 cümle yazabilen biri için çok az.

Ama muke kitabı yayınladım ve ona 3294932849 milyon cümle yazabiliyorum.

Neyse, muke kitabı fazla okunmadı gidin okuyun onu ltf ltf lft onun okunmasını çok istiyorum yalvarırım okuyun gözünün yağını yediğim tatlı okuyucularım lütfeeen

Instagram FenomeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin