" Bana değer veriyorsun. " Merve fısıldarken burnunu yavaşça huzurun kokusuyla doldurdu. Saçlarına konan minik öpücüklerle bir daha asla Ilgın'ın hayalini görmemeyi diledi.

♒♒♒

"Nereye gitsek?"

"Bilemiyorum." Merve sıkıntı ile iç çekerken arabanın ön camına biraz daha yapıştı. Yanaklarını sıkıntılı nefesi ile doldururken arabanın cızırtılı radyosuna el attı.

Radyo kanallarını dolaşırken Yiğit'in birden fazla olan düşüncelerini dinliyordu.

"Sinema, lunapark, bowling?"

"Normal çiftler ne yapar?" Merve güzel bir kanalda durup radyonun sesini biraz açtı. Müzik kulağını enfes bir şekilde doldururken o arkasına yaslanıp sorusunu sorduğu adama baktı. Yiğit omuzlarını silkip dudaklarını ısırdı.

"Bir bilsem."

Merve adamın söylediğine kıkırdarken arabanın içinde ki müziği tekrarlamaya başladı.

"Lol lol hadi kop gel parti parti"

Söylediği şarkıya kahkaha atarken şarkıyı Sezen Aksu'nun eşsiz sesinin söylemesine izin verdi. Gülümseyerek ona bakan adama ilk defa öpücük atarak gülümsedi. Merve'nin son günüydü. Tabii ki de iyi olacaktı.

Yiğit'in direksiyonda olan eline elini koyarak genç adamla beraber arabayı kullanmaya başladı. Ona biraz daha yaklaşarak başını genç adamın omuzuna koydu ve Yiğit'in direksiyonda olan elini alıp dudaklarına götürmesine izin verdi.

"Hâlâ kararsızım." Merve mırıldanarak genç adama biraz daha yanaştı. Kedi gibi onun gölgesi altına sığınırken genç adam bundan asla şikayetçi değildi.

"Ben buldum." Yiğit gülümserken Merve'nin ince parmaklarımı dudaklarının arasına alarak kızdan gelen tepkiye baktı. Merve söylenmeye başlarken kahkaha atıp kızın parmaklarını öperek gülümsedi.

Yol boyunca Merve'nin kafası genç adamdaydı. Araba nereye giderse asla karışmamıştı. Açık olan camlardan gelen hava onu bulutların üzerinde gibi rahat hissettiriyordu. Radyoda ki müzik durunca gözlerini açtı. Yiğit arabayı yavaşça durdurmuş, önlerinde olan manzaraya bakınıyordu.

"Ne zaman gözlerimi kapadım?"

"Çok olmadı, araba yolculuğu yoruyor galiba seni." Yiğit kızın kafasını kendinden çekerek uzaktan kıza bir öpücük attı. Emniyet kemerini çıkarıp dışarıya çıktığımda arkasında gülümseyen kadını görmemişti.

Merve aniden değişen bu adama git gide daha fazla çekiliyordu. Yavaşça o da kendi koltuğuna çekilerek arabadan indi. Etrafa bakarken havanın esmesi ile uçuşan saçlarını geriye doğru attı. Yiğit arabanın önüne yaslanarak Merve'nin yanına gelmesini bekledi.

Genç kız yanına gelene kadar o etrafa bakındı. Önlerinde olan deniz,etrafında olan yeşil çimenler içinde eşsiz bir kartpostal gibi duruyordu. Yavaşça bir kaç adım atarak yere oturdu.

Merve önünde yatan adama kıkırdayarak o da Yiğit gibi uzandı. Yanında olan kocasının elini tutarken çimlerin taze kokusunu içine çekti.

"Ne kadar sessiz bir yer."

"Tam bizlik." Yiğit gözlerini kapatırken parmağıyla oynayan kızın ne yaptığını anlamaya çalışıyordu. Merve sol parmağında olan yüzüğü çıkarak havaya doğru kaldırdı. İçinde yazan tarihe bakıp kaşlarını çattı.

"Evlilik tarihi?"

"İki yüzükte yazıyor" Yiğit yüzüğü inceleyen kadına bakarak gülümsedi. Kimsenin olmaması Merve'ye burada her şeyi yapabileceğinin kanıtıydı. Yavaşça dudaklarını ısıran kadına hipnotize olmuş gibi baktı. Her yaptığı hareketi ezberlemek istercesine kadının yüzüne baktı. Merve yüzüğü incelerken bir yandan konuşuyor bir yandan ise yüzümü garip şekillere sokuyordu.

KOYU KIRMIZI |Anlaşmalı Aşklar Serisi 2 • FİNAL| #Wattys2020Where stories live. Discover now