BEN SENİN BİLDİĞİN ERKEKLERDEN DEĞİLİM! (ikinci @homohobi kitabı)

1K 13 3
                                    


GİRİŞ

Bu kitabı elinde tutan kişiye;

Gizli günlüğümü ele geçirdin! Gerçi diyeceksin ki "Bile isteye bunu bizimle paylaşıyorsun yani bunun nesi gizli?" Kısmen haklısın aslında. Yaşadıklarımı sizlerle elbette isteyerek paylaşıyorum ama açıkçası bu günlükleri yazarken birileri okur da rezil olurum veya okuyanlar hakkımda ne düşünür acaba diye yazmadım. Öyle olsaydı çoğu rezilliklerimi yazmazdım ve bu kitap fevkalade bayık olurdu.

Ben sıkıntılı insanım. Öyle her gün, her akşam günlük yazamam. Hani bazı akşamlar eğer o günü güzel anmak istersem veya kendimi kötü hissedip, içim coşup, bir yerlere karalamak istiyorsam bunu ancak o zaman oturur yazarım. Bu günlük de işte bu şekilde ortaya çıktı.

Zaman atlamalarını, başına notlar ekleyerek, aralara parantezler açarak, "*" işaretiyle altlara notlar sokuşturarak telafi etmeye çalıştım. Öte yandan da günlük notlarının yazıldığı zamanki hissiyatını bozmamaya gayret ettim. Mesela o an çok sevinçli olup da kısacık cümlelerle derdimi anlattıysam veya sinirli bir halde cümleleri domino taşı gibi yerle bir edip devrik cümleler kurduysam bile bunları düzeltmekten kaçındım.

Açık konuşmak gerekirse, bazen bu günlüğü yazdığım tarihlerden çok zaman sonra bile başına oturup o zamanları yazdıysam şayet, cümleleri ameliyat ederek, paragrafları birbirine montajlayarak yazmadım.

Bu günlüğü tam anlamak için ilk @homohobi kitabı olan SÖYLENMEYEN'i bu kitaptan önce okumak, kafanızdaki resmi çok daha fazla netleştirecektir. Ne de olsa bu ikinci @homohobi kitabı, ilk kitabın gördüğü ilgi ve "tadı damağımızda kaldı" sözleri üzerine yazılmıştır.

İlk kitapla ağzınıza bir parmak bal çalmıştım biliyorum. Şimdi ikinci kitapla maceralarıma devam ediyorum.

(İlk kitabı henüz okumamış olanlar için kim olduğumu, ne olduğumu özetleyeyim:

Ben 34 yaşında İstanbul'da ikamet eden boğa burcu bir erkeğim. 1.91 cm' e 99 kiloyum. Uzun ve iri bir insanım. Kilomun 3 rakamı gördüğü zamanlar da olmuyor değil ama ben zihin olarak 99'da çakılı kaldım. Kimisi 30 yaşında çakılı kalırmış ya işte bende de bu takıntı var. Bu arada eşcinsel olduğumu da belirtmemde fayda var zira nedense karşımdakine söylemeyip sonradan öğrenince kendimle ilgili en önemli şeyi(!) bilinçli olarak onlardan gizlemişim gibi geliyor. Oysa kendimi tanıtırken, anlatırken "Dikkat eşcinsel var!" tadında bir uyarı yapmaya gerek duymam. Bir insan heteroseksüelliğini nasıl ve ne şekilde yaşıyorsa, ben de eşcinselliğimi öyle yaşıyorum. Daha doğrusu aslında pek heteroseksüeller kadar özgür yaşayamıyorum. Çünkü eşcinselsen hiç kimseye zarar vermediğin halde pek çok insani hakkını elinden otomatik olarak almış olabiliyorlar.)

Benim ve benim gibilerinin hayatına dokunup geçen bu kitabı (da) zevkle okumanızı dilerim. E malum, ben sizin bildiğiniz erkeklerden olmayabilirim ne de olsa...

Sevgiler

Murat




31 Ekim 2010 Pazar – GECE UYUMADAN ÖNCE AKLIMA GELEN DÜŞÜNCELER

İşte yine gecelerden bir gece. Çoğu zaman olduğu gibi, yatağa yatmadan, bilmediğim o varlığa şükrediyorum. "Sağ olasın Allah'ım" diyorum, "Bugünü de sağ salim, kazasız belasız geçirdim"

Hayatımız o kadar pamuk ipliğine bağlı, o kadar mantıksız sebeplerden ölüp gidiveriyoruz ki yaşadığımız her güne şükrediyor olmamız lazım.

Ben Senin Bildiğin Erkeklerden Değilim (ikinci @homohobi kitabı)Where stories live. Discover now