Piskopat Mafyam

Bölüm 23

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum 😊

Azranın ağzından :

"Biti" dediğimde ayağa kalkıp elimi tutu bu çok güzel bir duyguy du. Bende ona gülümseyip sınıfa doğru yürümeye başladık. Ares tam sınıfın kapısını açıcak iken aklıma Meriçe bir cevap vermediğim geldi. O bana beni sevdiğini söyledi ve benim de ona onu sadece bir arkadaşım gibi gördüğümü söylemem lazım. Ayrıca Aresle bu şekilde sınıfa girdiğimizi görürse kesin kavga çıkar dı benim bir şekilde bunu engellemem gerekiyor du. Ama daha bir şey yapmadan Ares sınıfın kapısını açmıştı.

Eğer bizi Meriç böyle görürse emindim ki kavga çıkacak tı. Ben gözlerimi kapamış olucak ları beklerken Aresin beni çekiştirmesiyle kendime geldim gözlerimi açtığımdaysa Meriç sınıfta yoktu bir oh çekip Arese döndüm.

Ares " Azra hadi ne bekliyor sun"

"Ya sen fazla mı öküzsün ne" dediğimde gözlerini devirip bana cevap verdi "He falan öküzüm" bu sefer gözlerini deviren ben olmuştum.

Biz araramızda tatlı tatlı tartışırken aramızdaki hocanın sesiyle arkamıza döndük "Çocuğum çekilseniz de sınıfa girsek" Ares tam cevap vericek iken elini tutup onu çekiştirdim. Kesin yine tersliyicek ti kendinden büyüklere böyle davranması hoşuma gitmiyor du. Tabi bizim sınıfa girmemizle tüm gözler bize döndü. Bir bize bir de elerimize bakıyorlar dı. Bizimkiler şaşkın şaşkın bize bakıyordu lar tabi sadece onlar değil tüm sınıf öyleydi. Ama Ares hiç birini takmadan giti sıramıza oturdu. Ben bizim kızlara sonra konuşuruz bakışı attım onlarda sinsi sinsi bakmaya başladılar resmen bakışlarla anlaşıyorduk.
Benim kızlarla bakışmamı bölen şey üzerime atılan kol du hayır gerçektende pat diye kolunu üzerime attı ve beni kendine çekip kafamı göğsüne yasladı ve kaldırmamam için de eli ile kafama baskı uyguluyor du.
Gerçekten herkesin içinde bunu yapmak zorunda mıydı yani tamam hoşuma gide bilir ama daha ne bizimkilere ne de Meriçe bir şey söylemedim. Meriçe karşıda kendimi suçlu hissediyor dum en azından onu sadece arkadaş olarak gördüğümü söyleye bilseydim ama Ares bu na bile müsade etmedi.

Ben kafamı kaldırmaya çalıştıkça Ares tekrar baskı uygulayarak göğsüne yaslıyodu "Ya Ares bırak" diye dayanamayıp çirkefleştiğimde bir kaç kişi bize dönmüştü ama Ares onları bakışlarıyla önlerine döndürdü. Sanırım Areste artık dayanamamış olucak ki elini biraz geriye çekti ben tam kafamı biraz hata biraz bile değil iki üç santim falan kaldırmış tım ki Ares tekrar kafamı göğsüne yasladı. Benimle oyun oynuyor du öylemi Ares bey öyleyse kısasa kısas bende onun beline sarılıp daha rahat bir pozisyon aldım. Sanırım bu hoşuna gitmiş olucak ki sırıtıyor du ama birazdan bahsedeceğim konu hiç hoşuna gitmeyecek ti o yüzden şimdiden yumuşatsam iyi olucak tı.
Kafamı biraz kaldırıp tam gözlerini içine baktım çok güzel gözleri var dı insan baktığı zaman gözlerini alamıyor du "Aşkım" dediğimde tek kaşını kaldırarak bana baktı ne oldu da ne değişti der gibi. Ama sadece içimden gelmiş ti yinede bu anı kulansam fena olmaz dı.

"Sana bir şey sorucam" dediğimde bu sefer diğer kaşını da kaldırdı yapma çocuk şunu ay Allahım bu tatlılık bu yakışıklılık nedir ya. "Daha doğrusu sormıyıcam senden bir şey istiyicem" dediğimde beni ciddiye almadı ve benimle alay eden bir şekilde konuşmaya başladı " Ne isteyicek sin aşkım" benimle gerçekten de dalga geçiyor du. Ben ona içimde gelerek aşkım diyim adam gelmiş benle dalga geçiyor tamam bence bu cıvıklıkları burada bırak biliriz. Madem Ares bey
'tatlı' Azra yı beğenmedi biz de onu hırçın Azra yla tanıştırırız. Öyleyse başlayalım "Ares ben Meriçle konuşucam ve sen de karışmamanı istiyorum lütfen" bana öyle bir baktı ki hemen toparlamaya gereği duydum "Tamam ya sen dövmesen yeterli" diyip 'tatlı tatlı' sıraya başladım.

Ares "Hayır" Bu o kadar net bir hayır dı ki kelime bulup konuşamadım bende çareyi kedi yavrusu gibi bakarak buldum.

Ares " Bakma şöyle tazmanya canavarı na benziyor sun " diyip yüzünü buruşturdu

"Ya öküz insan sevgilisini tazmanya canavarı na benzetir mi pis bukalemun suratlı şempanze" hem bunları söyleyip hem de Aresin koluna yumrukları mı geçiriyor dum. Tabi onun bundan pek etkilendiği söylenemez. Allahım sen beni söylediklerimden dolayı affet böylesine özene bezene yaratmışsın ben gelmiş ona 'pis bukalemun süratlı şempanze' diyorum carpılıcam.

"Hem sen nasıl mafyasın ya çizgi filmlere mi bakıyor sun"

Ares "Ya geçen gün zorla baktırmadın mı" diye sitemler konuştuğunuda ona hak verdim.  Evet hepsine zorla çizgi filme baktırmış ola bilirim hem kötümü etmişim benim sayemde bir şey ler örenmiş.

"Aaaa aşk olsun bak hem benim sayemde bur şeyler ören miş sin hem sen bana şimdi çirkin mi demeye çalışıyor sun" diyip kolarımı göysümün altında bağlayıp önüme döndüm. Evet bu tarz şeyleri sevmiyor ola bilirim ama şu an kulanmam gerekiyor du.

Ares "Ya ben ne dedim şimdi"

"Ne demedin ki" diyip yalancıktan burnumu çektim

Ares "Ya tamam öyle demek istemediğimi sen de biliyor sun"

"Tamam ama seni bir şartla affederim"

Ares gözlerini devirip "Neymiş o şart" diye bezmişlikle sordugunda kazanmanin verdiği sevincle hemen ona dönüp "Mericle konuşmama karışmıyıcak sın"

"Ben bunu konuştuğumuzu düşünüyor dum"

"Ares lütfen bir şey deme ben haledicem"

"Offf tamam ama o itin bir ters hareketini görirsem kırarım bütün kemiklerini" bunu o kadar cidi söylemişti ki gerçekten yapıcağından şüpem yok tu.

"Tamam" diyip sıradan kalktım bu işi ne kadar çabuk haledersem o kadar içim rahatlar dı. Yine bu lanet vicdanım işi içine girmişti.

Her yerde Meriçi armıştım ama yok tu en son bakmadığım Aresle konuştuğumuz yer yani okulun arkası kalmış tı. Ve tahminlerim doğru çıkmıştı Meriç arkadaşlarıyla beraber sigara içiyor du.
Yanlarına gitigimde hepsinin bakışları bana dönmüştü.

"Meriç biraz konuşa bilir miyiz" dediğimde arkadaşlarına gitmaleri içi  işaret ver di.

Meriç heycanlı heycanlı "Seni dinliyorum" dediğin de vicdanım yine yerini belli etti off şimdi ben nasıl söyliyicektim ama söylemem de lazım dı.

"Meriç ben özür dilerim ama seni sadece arkadaşım olarak görüyorum yani sana bir arkadaştan fazla bir duygu besleyemem"diyip sözümü bitirdiğim de donmuş bir şekilde yüzüme bakıyor du ve şu an çok korkunç görünuyo du. Keşke Aresi dinleseydim ama artık çok geçi. Ben daha ne olduğunu anlayamadan kolumdan tutup sırtımi duvara çarptı ve beni duvarla arasına sıkıştır dı. Şimdi Aresi dinlemediğim icin daha da pişmandım.

"Sen benimle dalga mı geçiyor sun" diye bağırdığında delirmiş gibiy di.
"Yoksa başka birisi mi var" diye tekrar bağırdığında korkum kat ve kat artmıştı. Amayine de sırf onu sevmiyorum diye böyle davranması arkadaş bile olamayacağımızin kanitıy dı. Ve hiç çekinmeden ona cevabını verdim " Evet Aresi seviyorum ve sevgiliyiz"