Uykumu bozan hafif sallanma ve ardından gelen tıkırtı uyku mahmuruluğuyla pek umrumda olmamıştım. Ağırlaşmış gözlerimi tekrar kapatıp,uykuya dalarken bu sefer çıkan ses gözlerimi tamamen acmama sebep oldu. Uyku sersemliğini üstümden alıp yavaşça doğrulurken sert bir bedene çarptım. Tam çığlığı basmak üzereydim ki ağzıma tıkanan büyük ellerle nefesim tıkandı ''Benim sakın bağırmaya falan kalkma.''
Tanıdık ses parmaklarını dudaklarımdan çekerken derin bir nefes aldım. Karanlıkta yüzünü net göremeyince baş ucumdaki gece lambasını açarak odanın turumcunsu bir renkte aydınlanmasını sağlaıdım. Düz suratı her zamanki gibi ifadesizdi. Dağılmış Saçlarımı ellerimle düzeltmeye çalışırken bir tarafında arasın bu saatte neden geldiğini sormaya hazırlanıyordum. ben sormadan konuşmaya başladı.
''Kafam bozuk, sen uyumaya devam et.''
kaşlarım yavaş yavaş çatılırken arasın niye bu kadar öfkelendiğini anlamaya çalışıyordum.
''Sorun benimle ilgili mi?.''
kafasını iki yana salladı. Düşünceli gözüküyordu.
''Arkadaşların?''
kafasını tekrar sağa sola sallayınca , Sessizliğinden cesaret alıp birkez daha sormaya karar verdim. Sert bakan gözleri yere odaklanmıştı ki buda işimi kolaylaştırıyordu. Aksi halde gözleri üzerimde iken doğru düzgün cümle bile kuramıyordum.
''Anlatmak istermisin Peki?..''
Dedim oldukça yumuşak bir sesle. Gözlerini yerden kaldırıp gözlerine dikti. bu sefer gözlerini yere indiren bendim.
''Uyumaya devam et.''
Dediğine aldırmayıp yatağıma iyice doğruldum. Uykum çoktan benden uzaklaşırken gözüm saate takıldı. Gecenin üçünde Arasın neden odama üşüştüğünü iyice merak etmeye başlamıştım. Aslında umrumda olmaması gerek ama kendimi engelleyemiyordum. Gerçekten sinirli gözüküyordu.
''Sinirimi senden çıkartmamı istemiyorsan meraklı bakışlarını üzerimden çek .''
İkazına anında tepki vererek bakışlarımı tanıdık odamda gezdirdim. Bir süre ne diyeceğimi düşünürken onun ayağa kalkışıyla dikkatim dağıldı. Tişörtünü başından sıyırıp aniden beni öpmeye başladığında yatağın sağ tarafına düştüm. Başım boşluğa düşmeden,Yatağın biraz ucunda dururken arasın hızlı öpücüğüne karşılık vermemeye çalışıyordum. Dudakları o kadar hızlı hareket ediyordu ki ellerinin tişörtümün içine kaydığını fark etmemişim. Elleri sırtımda gezinirken başımı yana çevirerek kendimi kaptırmak üzere olduğum
Öpücüğe bir son verdim. İkimizde nefes nefese kalmıştık. Çıplak sırtımdaki ellerini itip ardından kalkmaya yeltendim. itiraz etmeden. üstümden çekilirken, gözlerimi sıkı karnından sakınmaya çalıştım. Pekte başarılı olduğum söylenemezdi..
''Kabuk bağlamış''
Anlamayarak yüzüne baktım. Pantolonunu çıkartıp baksırıyla kalana kadar cevap verdi. beni umursamayıp yatağa uzanırken yüzümdeki soru işaretini ortadan kaldırdı.
''Sırtındaki yara,Kabuk Bağlamış''
Yüzüm Anında düşüp o anı hatırlarken yaramın sızladığını hissettim. varlığını bile unuttuğum derin yaranın yüzümdeki karşık ifadeye karşılık tepki vermedi . ellerini kafasının altına birleştirip sessizce gözlerini kapattı. bu duruma hala pek fazla alışamadığımdan yataktan kalktım. gözlerini açmadan konuşmaya başladı.
''-kapıyı kitleyip yanıma yatman için 5 dkkan var''
''sen benimle dalgamı geçiyorsun ?''
gözleri hala kapalı olduğundan kendimi uyuyan biriyle konuşuyormuşum gibi hissettim.
''süren başladı. 4 dakika 18 saniye''
gece gece arasla uğraşmak istemediğimden acele adımlarla kapıya yürüdüm. kilidi iki kez çevirdikten sonra perdeleri uçuran pencereye yöneldim.
'' 3 dakika 22 saniye ''
dişlerimi sıkıp pencereyide kapattıktan sonra ayaklarımı sürüyerek yatağıma yaklaştım. gerçi şuan pek benim yatağım gibi gözkmüyordu. örtünün altına girdim aras örtünün üstündeydi . bu yüzdende ten teması yoktu. tabi bu uzun sürmedi
''örtümden uza dur '' dedim.
yere fırlattığı örtüyü üstüme çekerken...
-üşüyorsan bana sarıl ki , üşüdüğünüde sanmıyorum.ama yinede sarılabilirsin izin veriyorum yani ''
pic sırıtmasıyla bana bakarken oflayarak cenin pozisyonu aldım. hava soğuk değildi ama yinede hafif esinti vardı.aldırmadan gözlerimi kapattım. bir süre kapalı tutuğum gözlerimi tekrar açtığımda vücudumu arasa doğru döndüğümde onu tavana bakarken bulmuştum. şuan ne düşündüğünü bilmeyi çok isterdim, ama tabiki böyle şansım yoktu. karanlığın içindeki rahatsız eden sessizlik sürerken yutkundum.
'' yıllarca umrunda olmadığım babam , şimdi bana babalık taslıyor. yıllarca umrunda olmadığım annem bana şimdi şevkat oyunları sergiliyor. hepsinin canı cehenneme .
sesimi çıkartmadan söylediklerini dinledim.ilk geldiği yüz ifadesi tekrar suratını kaplamıştı. ne yapacağımı bilmez halde haraketsizce dururken tekrar bir sessizlik çöktü. dediklerinden anlam çıkartmaya çalışıyordum. ama kurduğum senayorların hiçbiri arasın dediklerine uymuyordu.
bana ait olmayan bir telefon melodisiyle birden yerimden fırladım. aras küfür ederek tyerdeki telefonunu çıkartırken bende tırnaklarımı yemekle meşguldüm. annem ve yaren birazdan uyanıp kapıya dayanacaklar diye ödüm kopuyordu. aras telefonla konuşurken gözüm kapıdaydı. bir yandan da arasa sesiz olması için el kol haraketleri yapıyordum. ama o yinede her zaman kullandığı ses tonunu kullanıyordu.kapıda bir haraketlilik olmayınca dikkatimi telefon konuşmasına verdim. bu saate kim arıyor olabilir ki? çok kısa süren konuşmasının ardından kaşlarımı kaldırarak onu süzüyordum.
'' Gidiyormusun '' ?
tişörtünü kafasından geçirdikten sonra cevap verdi. kısa ve net bir cevap
-''evet''
çok açıklayıcı bir cevabın ardından, kendimle soru sormamak için adeta bir savaş veriyordum. kazanan ben olmamıştım tabi
-'' arayan kimdi ?''
fazla hesap sorar gibi olmuştu.ama pekte umrumda değildi. sinirlerim gerilmeye başlamıştı.
''bana hesapmı soruyorsun ?'' dedi meydan okurcasına kafamı sağa sola sallamakla yetindim.
-''umrumda değilsin''
''bende öyle tahmin etmiştim.''
o pencereye yönelirken bende , sırtımı pencereye gelecek şekilde yatağa uzandım. pencerini açılışı ve ardından sessizlik birlikte gözümden bir yaş düştü.
