"Yarım ekmek? " Merve dudağını ısırıp omuzlarını kaldırdığında Yiğit kafasını salladı.

" Tam ekmek. "

Merve kıkırdarken arabanın kapısını kapatıp giden adama baktı. Uzaklaşırken küçük arabalı tezgahta olan adama baktı. Yiğit acele halde bir şeyler söylerken aniden kıza dönüp sağ elini kulağına tutarak 'telefon' işareti yaptı.

Merve etrafına bakınıtken arka koltuktaki çantasına uzanıp telefonunu çıkardı. Çalan telefonunu açtı ve acele ile konulan adamın sesini duydu.

"Merve çabuk kokoreç varmış ister misin? "

" Ay olur. Ayran var mı yanında? "

" Bir dakika, Ayran var mı usta? " Yiğit telefon kulağında bağırırken Merve ise camdan ona bakıyordu. Acele tavırları ile kadının hoşuma gitmeye çoktan başlamıştı.

" Varmış dur geliyorum."

Telefon kapanırken Merve yavaşça kafasını koltuğa yasladı. Karnına baskı uygulayan kızını şimdi düşünmek bile istemiyordu. Her tekmede nefesi daha da sıklaştırın kalbi yerinden atacak kadar hızlı atıyordu. Merve derin nefes alamayacak uğraşsa da bir kaç tekme sonrasında katılan bedeni le acıdan bağırdı. Ellerini yavaşça karnına sardı.

Yiğit kapıyı açarken iki büklüm olmuş kadına baktı. Elindeki ekmek poşetini direksiyonun üzerine bırakıp kapıyı örttü.

"İyi misin? Hastahaneye gidelim mi? "

Merve doğrulup kafasını olumsuz anlamda salladı. Gözlerini kapatarak derin bir nefes verdi.

" Sadece tekme atıyor, doğuma bir ay var. Çok hızlı vurdu sadece. "

Arkasında yaslanıp ona hala bakan adama göz devirip ekmek poşetine uzandı.

" Açım Ammar " Yiğit kadının sözlerine gülümsedi ve poşeti açıp tam ekmeği ona, yarım ekmeği ise kendine aldı. Koltuğunu biraz geriye aldı ve ayağında ki ayakkabıyı çıkardı. Ayaklarını torpidonun üzerine uzattı.

" Yoruldum. " Merve'nin bakışları üzerine ısıtıcısı açarak sıcacık arabada yemeğe başladı elinde ki ekmeği. Merve nefes almadan yemeğini yerken arada sırada elini karnına koyuyordu.

Yiğit ayranını açarken önlerinde, denizde olan yata baktı. Gömleğinin ilk iki düğmesini açtı ve mırıldandı.

"Yat güzelmiş. "

" Aşırı büyük. " Merve omuzlarını silkip konuşmaya devam etti. " Yani bir ev gibi ne gerek var ki, "

Yiğit dudaklarının üzerinde ki ayranı yalarken omuzlarını silkti.

" Zevk meselesi. "

Bir an durup ağzında ki ekmeği yutarken keyifle mırıldandı.

" Deniz tutar mı seni? " Yan tarafına Merve'ye baktı. Genç kadın Yiğit'in aksine ekmeğini bitirme üzeri iken durdu. Yiğit'e eliyle 'dur' işareti yaparak ağzında ki yemeği yuttu.

"Bilmiyorum ki, hiç gemiye ya da yata binmedim."

Yiğit yavaşça gülümserken "Yemeğini bitir" diyerek mırıldandı. Merve önümde ki az gözüken boğaz manzarasına bakarken elinde ki ekmeği bir kaç dakika içinde bitirdi. Derin bir nefes verip ıslak mendili dudaklarının üzerinde gezdirdi. Yavaşça nefes verdi ve ellerini karnımın üzerine koydu. Artık tekme atmak yerine sadece dönüp duran kızı ile keyiflendi.

Yiğit telefonundan başını kaldırdı ve ona bakan kıza döndü. O çoktan yemeğini bitirmiş, ayaklarımı geri indirip uyku pozisyonuna çökmüştü. Elinde ki telefonla bir kaç habere baktıktan sonra telefonu kapatıp gülümsedi.

KOYU KIRMIZI |Anlaşmalı Aşklar Serisi 2 • FİNAL| #Wattys2020Where stories live. Discover now