"Çabuk tak şunu. "

Merve fısıldarken dudaklarına yaklaşan adama daha fazla bakmak istemedi, eğer biraz daha yaklaşarak olursa, bu işin sadece arabada kalmayacağını ikiside çok iyi biliyordu.

Yiğit kemeri takıp gözlerini genç kadına çevirdi. Elini, 'ip kopsun' diyerek Merve'nin yanağıma koydu.

"Merve ben boş, "

İkiside birbirinin gözlerine bakarken tıklanan araba camı ile Merve korkudan zıplayarak caka baktı. Ceren Hanım elinde telefonla onlara bakıyordu. Yiğit derin bir nefes vererek kadından uzaklaştı ve camı açtı.

" Telefonu unutmuşsun Yiğit "

Merve utançla kafasını yere kadar indirmek istedi, Yiğit gülümseyerek telefonu aldı ve arabayı çalıştırdı. Kendi kemerini düzeltti ve onlara el sallayan annesi eşliğinde camı kapatarak mırıldandı.

" Boşanma işlemleri için yarın sabah adliyeye gitmem lazım. "

Merve bir kez daha kalbinde ki ezilmeyle baş başa kalırken sadece kafasını sallamakla yetindi.

Elinde, avucunun tam ortasında küçük bir ateş vardı. O ateş yavaş yavaş ikisini de ele geçirip yakacaktı. Yıllarca...

Yiğit, söyleyemediği cümlelerin hattına elini radyoya götürdü. Çalan şarkı yavaşça ortamı ısıtırken camdan bakan ve ondan tamamiyle uzaklaşmaya başlayan kadına baktı. Dudakları ondan habersiz kıvrılırken arkada ki arabanın korna çalması ile yola devam etti.

Yıllar geçecekti.

Belkide yaşlanmadan, hayatın keyfini çıkarmadan ölecekti.

Ama sadece istediği tek bir şey vardı. Boşanacağını bile bile, bir kez olsun karşısında ki kadına sevildiğini hissettirmekti.

🍃

Araba sessizce kocaman tabelalı bir restoranın önünde durdu. Merve kapısını açan valiye gülümseyerek ceketine tutundu. Soğuk hava onu bir dal gibi kırarken koluna aniden  giren adama bakındı.

"Çabuk girelim içeri hava buz gibi. "

Yiğit alel acele vadeye anahtarı verdi. İçeri girerken onları karşılayan adama adını söyleyerek masasının yerini öğrendi. Merve 19. masaya bakarken kaşlarını muzurca çatıp homurdandı.

" Güller? "

Yiğit masaya bakarak somurttu. Masaya yönetirken onun arkasından gelen kadınım kıkırdamasını duydu.

" Ne yaparsın, annem işte. " Masaya oturup tabanının yanlarında ki gülleri iki parmağının ucuyla masadan attı.

" Güzel kokuyorlar. "

Merve ceketini çıkarıp masaya oturup. Saçlarını sağ tarafına atarken sırtında ki ufak aralıktan gelen soğuğu hissetti.

" Soğukmuş burası"

"Kim dedi sana bez parçası giy diye? "

" Restoran burası. Ne giysedim? Pijama mı? "

" İlgilenmiyorum seninle, "

" Aman haspam" Merve diğer masalara bakarken herkesin sessiz olduğunu gördü. Kimi eşi ile, kimi iste bir grupla gelmişti. O ise boşanma estiğinde olan kocası ve karnında ki bebek ile gelmişti. Yiğit menüye bakarken oda karnın, daha doğrusu kızının itirazları eşiğinde açtı menüyü. Yemeklere bakımından dudaklarını ısırdı.

"Bu hangi dil? " mırıldanırken karşında ki adamın ona dönmesi ile durdu. Kafasını menüden kaldırınca tek kaşını kaldırıp ona bakan bir Yiğit gördü. Boğazını temizleyerek elinde ki kitapçıya baktı.

KOYU KIRMIZI |Anlaşmalı Aşklar Serisi 2 • FİNAL| #Wattys2020Where stories live. Discover now