Hekate'nin Kızları - Kitap

İlk Ritüel

Multimedia - Girls Like Girls - Hayley Kiyoko

Fiona sırayla üç periyi de tanıttı. "Bu Mayfox,"

Mayfox'un kahküllü saçları turuncunun neredeyse beyaz olacak kadar açılmış haliydi. Öyle ki masal aleminden fıramış gibi duruyordu. Hepsi öyle görünüyordu. Mayfox'un kocaman turuncu göz bebekleri merakla beni inceliyordu. Beyaz dudakları tatlı bir gülümsemeyle bükülmüştü. Üstünde kat kat dökülüp olması gerekenden fazlasıyla kısa bir yerde biten elbisesi de aynı şekilde açık bir turuncuydu. Ten rengi tamamen beyazdı. Bu da ona porselen bebek gibi bir görünüm katıyordu. Titreşip duran kanatları yusufçuk kanatlarıydı ve nerdeyse görünmeyecek kadar hızlı hareket ederken ışık saçıyordu.

", bu Fallor, "

Fallor Mayfox'un kopyasının renklerinin mor tonlarına dönüştürülmüş hali gibiydi. Tek farkı upuzun saçlarının iki yanından ayrılmış ve yoğun buklelerle ayağına kadar inmesiydi.

", bu da Critza."

Critza diğerlerinin aksine daha büyük görünüyordu. İnsanlara göre 18 yaşlarında gibiydi. Saçları dümdüzdü ve sırtından beline kadar su gibi dökülüyordu. Onun rengiyse turkuazdı. Beyazla açılmış renkleri onu parlayan bir floresan lambaya benzetmişti. Turkuazın en canlı tonlarındaki gözleri bana diğer iki perinin kıpır kıpır bakışlarından farklı bakıyordu ama ne olduğunu pek anladığım söylenemezdi.

"Ben de Erin." diyerek elimi salladım.

Heyecanla bana uçup yanıma sokulan Critza yere inmeden elimi tuttu. "Tanıştığımıza memnun oldum Erin. Çok güzel bir kızsın."

Aniden gelen iltifatla ne yapacağımı bilemezken diğer iki periden kıkırtı sesleri geliyordu. Elimi nazikçe geri çekerken Fiona'ya sorarcasına baktım.

Fiona olaya takılmadığı için oralı değildi. Merdivenleri inerken takip etmemizi söyledi.

Mayfox ve Fallor birbirinden ayrılmayıp aralarında sarmallar çizerek ve kahkahalar atarak uçuyorlardı. Critza ise benim başıma musallat olmuş gibi etrafımda dolanıyordu. Sadece arkadaş canlısı davranıyor ve Fiona gibi biraz arsız hareketleri var diyebilirdim ama onda ben rahatsız eden farklı bir şey vardı.

Critza konuştu. "İlk yılın mı? Heyecanlısındır."

"Evet." diyerek kısa bir cevapla geçiştirdim.

"Bizim Vhartlox'ta olma iznimiz yok. En azından resmi bir davet olmadığı sürece. Ama yardıma ihtiyacın olursa gözlem kulesine git ve küçük bir turkuaz ışık yak. En kısa zamanda orada olurum."

"Teşekkürler, çok naziksin."

"Ah, biz periler iyilik için yaratılmışız diyebilirim. Hem de senin gibi tatlı cadılar için asla yardımımı esirgemem." dedi yüzünde tuhaf bir gülümsemeyle.

"Ihm, şey, " dedim sıkkınlıkla. ", benim bir Fiona'nın yanına gitmem lazım." Cevap beklemden adımlarımı hızlandırdım ve önden önden giden Fiona'yı yakaladım. Critza'nın arkadaki ikiz perilerin yanına gittiğini görünce sitemle sordum.

"Tanrım Fiona. Bu Critza'nın derdi ne benimle? Tuhaf tuhaf davranıyor."

Fiona göz ucuyla Critza'ya baktı ve elini ağzına götürerek kıkırdadı. "Ah, Yüce Hekate aşkına Erin. Anlamıyor musun? Senden hoşlandı."

"Ne demek 'Senden hoşlandı'?"

Fiona fısıldarcasına konuştu. "Ah, tabii ya uyarmayı unuttum. Periler eşcinsellerdir. Başka bir cinse düşkünlükleri yoktur, hatta erkekleri iğrenç bulurlar. Nasıl savaşçı gençler Vhartlox cadılarını kendine hayran bırakıyorsa, biz de Gölkenarı Perilerini etkiliyoruz."