Bölüm-22-

71 0 0
                                    

Prensin ağzından, 

Vanessa'yı hastaneye götürür götürmez onu ameliyata almışlardı. Galler'de merkeze en yakın hastanedeydik. Saatlerdir biri çıkıp durumunu haber versin diye bekliyordum. Vanessa, Bay İzci'yle aynı hastanede kalıyordu. Bunun sorumlusu Axel şuan tam da yakınımdaydı. 

''O kızın ameliyattan çıkması için dua et. Buna ihtiyacın olacak.'' dedim. 

''Ben böyle olmasını istemezdim. Kazayla oldu.'' dedi. Yumruklarımı sıkıp başımı eğdim. Ona bir şey yapmamak için kendimi tutuyordum. Vanessa onun suçuymuş gibi Axel'in zarar görmesini istemiyordu. Üvey de olsa kardeşlerdi. Bu nasıl kardeşlik dedim kendi kendime. Onu köşke gitmeye ikna etmek için başka bir yol yok muydu? Tam bir aptal gibi davranıp silahla korkutmak istemişti. Sonucu da bu. Sevgilim onun yüzünden ameliyathanedeydi. 

''Efendim.'' diye seslendi biri. Başımı çevirip baktığımda yanıma doğru yaklaşanın Yaver Jack olduğunu gördüm ve ayağa kalktım. Birlikte koridorda gezinerek Axel'i göremeyeceğim kadar uzaklaştık. 

''Roger köşkün bugün fazla hareketli olduğunu görmüş. Bay İzci ile prenses dışarı çıktıktan birkaç saat sonra Bay İzci hastaneye kaldırılmış. Sonra oğlu Axel delirmiş gibi etrafta dolaşmaya başlamış. Her yerde prensesi arıyormuş. Alkolün dışında sanki başka bir şey etkisinde gibi olduğunu söyledi. Size zarar vermesinden endişe ettim.'' dedi. 

''Geç kaldın Jack. Bana değil ama Vanessa'ya zarar verdi. Vanessa'yla buluşacağım diye yanıma kendimi koruyacak bir şey almadım.'' dedim. Sesimi alçaltarak ''Vanessa'yı alıp köşke götürmek istedi. Belinde silahla gelmiş. Vanessa'yı korkutmak için silahı ona doğrulttu. Elinden almak istedim ama silah ateş aldı.'' diye ekledim. 

''Ah, çok üzüldüm. Prensesin durumu nasıl?'' dedi. 

''Ameliyattan çıkmadı daha. Durumu hakkında bilgi vermediler. Gözümün önünde karnından vuruldu. Hiçbir şey yapamadım.'' dedim üzüntüyle. 

''Prenses Vanessa güçlüdür. Başına bir sürü şey geldi, hepsini atlattı. Bunu da atlatacaktır. Siz güçlü durun prensim. Siz güçlü olun ki prenses de güçlü olabilsin.'' dedi. 

''Roger görevini böyle mi yapıyor? Hani köşkte kuş uçsa haberini sana ulaştıracaktı? O serseri Galler'deki çiftlik evine gelmeden önce onu durdurmanız gerekirdi. O Roger olacak ahmağa söyle, Vanessa ameliyattan sağ çıkamazsa kendine manzaralı bir yerden güzel bir mezar yeri beğensin.'' dedim. 

Koridorda gezinmeye devam ettim. Zaman bir türlü geçmek bilmiyordu. Gözümü ameliyathanenin kapısından ayırmıyordum. Her seferinde dışarı farklı doktorlar çıkıp diğer hasta yakınlarını bilgilendiriyordu. İkili birleşik oturakların birine oturdum. 

''Vanessa Daphne İzci.'' dedi bir doktor. Axel duvara yaslanmış, başı öne eğik bir şekilde bekliyordu. Doktorun seslendiğini duyunca yanına gitti. Ben de oturduğum yerden kalkıp ameliyathanenin önüne gittim. 

''Ben ağabeyiyim.'' dedi Axel. Kaşlarımı çatarak ona baktım. Utanmadan ağabeyiyim diyebiliyordu. Hastanenin içinde olmasak ben ona yapacağımı bilirdim. 

''Hastamız ameliyattan birazdan çıkacak. Kurşun hayati bir bölgeye gelmemiş, şans eseri herhangi bir organda zedelenme yok. Yalnız buraya getirilinceye kadar fazla kan kaybetmiş, kan verilmesi gerekti.'' dedi. 

''Şuan durumu nasıl?'' diye atıldım. Vanessa'nın durumu herkesten önce beni ilgilendiriyordu. 

''Hastayla yakınlık dereceniz nedir?'' diye sordu doktor. 

''Ben çok yakın bir arkadaşıyım.'' dedim. 

''Yalnızca hastanın ailesini bilgilendirebiliriz beyefendi, üzgünüm.'' dedi doktor. 

Green Eyed Prince 1 •H.SМесто, где живут истории. Откройте их для себя