Green Eyed Prince 1 •H.S

Bölüm-15-

O gün sarayda bir telaş vardı. Etrafta kızlar koşuşuyor, sıcak su ve temiz bez götürüyorlardı doğum odasına. Bahar gelmişti, her tarafta rengarenk çiçekler açıyordu ve prens ilk defa baba olacaktı. Bir bebek doğacaktı ve bu bebek genç prensin mutluluğu olacaktı.

Prensin ağzından,

Aylar geçmiş ve artık nihayet eskiden bir hata olarak düşünsem de bebeğim olacaktı. Sevdiğim kadına ait değildi bu bebek ama yine de mutluydum. İlk çocuğum olmasından dolayı her yerde şenlikler düzenledim ve bütün aç ve yoksulların ihtiyacını hazinemden karşıladım. Şimdi doğum odasının kapısında bekliyordum. Biraz telaşlı olmam doğaldı sanırım. Dizlerim titrerken Jack ile konuşarak heyecanımı bastırıyordum.

"Jack, neden hala gelen olmadı? Ters giden bir şey mi var?" dedim. 

Bu arada içeriden bağırış sesleri geliyordu. Bu da bana hiç yardımcı olmuyordu. Doktorun ona sakin olması gerektiğini bildiren talimatlar verdiğini duyuyordum.

"Telaşlanmayın prensim, gayet normal bir şey bu." dedi Yaver Jack.

''Yanına gidip ona destek olsam mı?'' dedim. 

"Harry!" dedi bir kadın. Bu Alexa'nın sesiydi. İçeride bir kez daha adımı haykırdığında daha fazla dayanamadım ve kapıyı hızlıca açtım. O an bebeğimin doğum anını gördüm ve donup kaldım. Duyduğum bebek ağlamasıyla kendime geldim.

"Prensim, küçük prensimiz dünyaya geldi. Tebrik ederim." dedi doktor.

"Teşekkür ederim doktor." dedim. 

Oğlumu bir çarşafa sarıp Alexa'nın yanına yatırmışlardı. Hemşire ''Oğlunuzu kucağınıza almak ister misiniz?'' dedi. 

Annesinin yanında yatan şu ufacık bebek benim bir parçamdı yani öyle mi? Sanki dokunsam kırılacak gibi öyle narin bir şeydi bu. 

''Bilmem ki. Onu sevmek isterken bir yerine zarar vermeyeyim.'' dedim. Hemşire bana oğlumu nasıl tutmam gerektiğini gösterdi. Bizi odada yalnız bıraktıklarında oğlumu doya doya sevdim. Baba olmak mükemmel bir histi.  

"Prensim, nihayet size sağlıklı bir bebek verebildim. Nasıl mutluyum bilemezsiniz. Bütün acımı unuttum." dedi Alexa. 

"Bu bebek bütün kötü yaşanmışlıkları unutturacak Alexa. Sence adını ne koyalım?" dedim.

"Jeremy olmasını isterim prensim. Babamın adı oğlumda yaşasın." dedi.  

"Öyleyse küçük prensimizin adı Jeremy olsun. Tanrı seni korusun küçük prensim." dedim. Yüzünde bir tebessüm oluştu. Tutması için avucunun içine koyduğum işaret parmağımı minik parmaklarıyla kavradığında eline öpücük kondurdum. 

"Benim işlerim var Alexa. Odanı hazırlatacağım. Sen de kendini fazla yorma, oğlumla birlikte güzelce dinlenin. Akşam bebek haberini kutlamak için misafirlerimiz gelebilir. Hazırlıklarla da ilgileneceğim. Daha sonra yanınıza gelirim." dedim. 

"Nasıl isterseniz prensim. Kendinize dikkat edin." dedi. Doğum odasından çıktığımda Yaver Jack'e sarıldım. 

''Baba oldum Jack, oğlum oldu.'' dedim. Çok duygulanmıştım. Bir yandan gülerken bir yandan sevinçten ağladım. 

''Tebrik ederim prensim.'' dedi Yaver Jack. 

''Kraliçe Anne'e ve Prenses Gemma'ya haber gönderelim. Doğum haberini almak için bekliyorlardı. Büyük bir davet verelim. Bütün ailem, sevdiklerim bir arada olsun istiyorum. Sen de Felicia ile birlikte mutlaka gel. Akşam yemeğine bekliyorum.'' dedim. Bu heyecanla kendimi işlere vermek benim için oldukça zor olacaktı.