Beden eğitimi dersinde kulaklıklarını takmış, kitap okuyordun.Sen ve kitap az önce aynı cümle içinde.Buna o kadar şaşkındım ki.Elinde duran To Kill A Mockingbird isimli kitaptı.Kitabı biliyordum ama hiç okumamıştım.Insanlar -bu durumdan ne kadar hoşnut olmasam da- kitap tavsiyesi için bana gelirdi.Tam arkamı dönmüş gidiyordum ki bana seslendin:
"Hey Sun!Bu kitabı okumuş muydun?"
Ismim ağzında hiç olmadığı kadar güzelleşiyordu.Ismimi bu şekilde kısaltmaları hiç hoşuma gitmiyordu.Ama sen söyleyince o kadar güzeldi ki.
"Hayır, ama güzel olduğunu söylüyorlar."
"Tamam, sağol."
Konuşmamız 30 saniyeden bile kısa sürmüştü ama benim için sanki saatlerce sürmüş gibiydi.Ses tonun o kadar güzeldi ki.Sanırım biraz cesaretlendim.Pazartesi bu iş bitecek.
xoxo, s.
ČTEŠ
before october's gone
PovídkyEkim bitmeden önce seninle konuşacağım.Yanına gelip seni sevdiğimi söyleyeceğim.İnan bana. Bunu gerçekten yapacağım. 13217