Tak Beni...

201 14 4
                                    

İçeri girince Profesör Helton'a bakındım.

- Günaydın...

Bir anda fırtına gibi içerden çıkan Profesör, beni duvara yapıştırıp yakama yapıştı. Yüzünde korkunç bir ifade vardı.

- Biri deney tüplerini karıştırmış! Sen mi yaptın?

Gerçekten mi? Dün akşamlar ilgili bir şeye kızmadın yani?

- Aaa, ben yapmadım. Stajyerlere sordunuz mu Profesör?

Beni bıraktı.

- Bana 'Profesör' demeye devam edeceğini düşünmemiştim. Jeremy hariç herkesi sorguya çektim kesin o beceriksiz yaptı...

Gülümsedim.

- Ben düzeltirim. Size nasıl hitap etmemi isterseniz öyle hitap ederim...

Bana tuhaf bir bakış attı. Sonrada omuz silkti. Bileğini tuttum.

- Bir karar vermelisiniz. Benimle ilgili...

Bana ters ters baktı.

- Zamanımı harcamayı bır...

Onu öptüm. Beni itmeye çalıştı ama direndim. Onu öpmeye devam ederek onun odasına girdim. Onu kapıyla arama alıp kapıyı kitledim. Beni itmeye devam ediyordu ama ona karşı koydum. Onunla birlikte koltuğa devrildim. Vücutlarımız birbirine iyice sürtünerek İkimizinde nefesini tüketti. Hafifçe inledi.

- Xavier, yeter...

Kollarını iki yana sabitledim.

- Bana benim hakkımda ne düşündüğünü söyle önce...

Gözlerini kaçırdı.

- Bilmiyorum. Ama sana aşık falan değilim...

Canım yandı. Al işte sonum anca bu olur benim.

- Neden?

Gözlerini pörtleterek bana baktı.

- Neden de ne demek?

Sabırsızlıkla iç çektim.

- Neden benden hoşlanmıyorsun?

Ofladı.

- Ben sana aşık değilim dedim. Hoşlanmak farklı şey...

Kendime mani olamayarak sırıttım.

-Yani benden hoşlanıyorsun...

Elimden kurtulmaya çalıştı ama uzanıp boynunu öptüm. Köprücük kemiklerinin üstüne gelince hafifçe emdim. Vücudu titriyordu. Bir anda beni var gücüyle üstünden attı.

- Bir daha yüzünü bile görmek istemiyorum! Duydun mu beni?!

Hızla odadan çıktı ve bende öylece ardından bakakaldım...

ProfesörHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin