Mafyanın Güzel Aşkı

38

İçimde ki inanılmaz acıyla burukça gülümsedim. Bir zaman benkm hayatımdı hâlâ öyle... Ama ona göre ben yabancı olmuştum öyle ki başka bir bedende aramıştı mutluluğu. Bulmuşa da benziyordu, bu benim canım acıtıyordu. Bu beni maffediyor ona daha çok muhtaç ediyordu.

-"Olur. " dedim evet ciddeb burada kalacaktım sırf onu biraz daha fazla görmek için kabul ettim. Belki yanlış bir tercihti ama kalbim bunun doğru olduğunu haykırıyordu ve ben kalbime kesinlikle güveniyorum.

-

Misafir odasındaydım, bir zamanlar kaldığım odanın 2 yanıydı burası. Garipsedim hemde çok, ama alışacaktım. Zaten kaç kere daha görecektim ki onları derince bir 'of' çektim, eziyetti bu resmen bir eziyet!

Çok saat geçmişti bilmiyorum uyuyamıyorum aynı evdeydik ve ben ona dokunamıyordum bile bu saçmalıktı. Beynim bu olanlara karşı resmen durmuştu beynimle değil kalbimle hareket ediyordum. Bir nevi itaat ediyordum kalbime gururumu hiçe sayıp.

Susamıştım oda da gözümü gezdirdiğimde su görmemiştim. Sıkıntı ile ayağa kalktım, üşengeçtim ben bu bana yapılırmıydı? Hızlı ama sessiz adımlarla aşağıya indim mutfağı bildiğim için hemen içerisine girdim sürahiden bardağa su doldurduktan sonra 2 yudumda bitirmiştim bardağı.

Mutfağı terk ettikten sonra tam yukarıya çıkıyordum ki salondan gelen televizyon ışıkları ile dikkatim oraya kaydı. Herkes uyudu diye biliyordum, kimdi acaba bu? Adımlarımı oraya doğru yönlendirirken temkinliydim. Aydan cadısı ise sessizce kaçabileyim diye onun o yayvan ağzına yakalanmak en son isteyeceğim şeydi.

Oda da göz gezdirdiğim de L koltukta uzanmış uyuyan sevdiğim adamı gördüm. Evet hasretle baktım yüzüne daha bir kaç saat önce görmüştüm onu ama yetmiyordu işte bin kere görsem de yetmiyordu. Adımlarımı ona doğru ilerletip yanına oturdum onu uyandırmak istemiyordum. Uyanırsa giderdi bende onu izleyemezdim.

Karşımda öylece durmuştu onu izlediğimden belki haberi vardı, belkide yoktu. Baktım ona ilk defa bu kadar detaylı bakıyordum daha önceden çok görüyordum ama bugün başkaydı. Bir sanat eserini inceler gibi baktım ona her zerresini aklima kazımak istedim kazıyayım ki dedim sonra dan bunları yazılara dökebileyim hep aklımda kalsın.

Teni o kadar güzeldi ki Allah onu özenle yaratmıştı sanki, gözlerine kaydı gözlerim kapalı olması beni sinirlendirse de bir şey yapamazdım, yuvarlak göz hatları biraz çekikdi.

Yutkundum. Bu şaha esere karşı egilebilirdim. Kirpiklerine takıldı gözlerim her biri serpe serpe orda duruyordu gürdü hemde çok gürdü ama güzeldi işte, onlarda siyahtı bu adam gece gibiydi. Bir avcının avını izlemesi gibi baktım ona, suya muhtaç bir insan gibi baktım kana kana içtim.

Sakallarına indi gözlerim gelişi güzel çıkmışlardı, kesinlikle bir düzene sahip değillerdi. Karışıklardı ama yakışıyorlardi işte kimsenin buna bir itirazı yoktu, gözlerimi bir anlığına kapayıp iç geçirdim. Ruhumu okşayıp geçti sanki gözlerimi açtığımda bir anlık ruhum huzursuzlandı, içim daraldı. Sanki biri gelip boğazımı sıkmaya başlamıştı.

Tekrar bana baksın istiyordum tek bana baksın istiyordum ben seviyordum çok seviyordum nefesim gibiydi. Özlemiştim bunu biliyorum bunu biliyoruz. Elimi sakalarının üzerine götürdüm ister istemez, ellerime batıyordu. Ama ona dokunmak bir ödüldü sanki yavaşça fısıldadım.

-'Sen gel geceleri bide bana sor, özlemek inan yaşamaktan daha zor. '

-*-

Dün akşam bir şey olmamıştı ben zorunluluktan tekrar odama çıkmıştım Savaş uyanmamıştı bile ona dokummama rağmen. Şimdi ise karşımda Aydan duruyordu.