27.Bölüm ~Sol Yanımsın

19.5K 610 127
                                    

Sabah gerinerek uyandığım da Savaş yanımda yoktu. Onu merak ederek bir hışımla ayağa kalktım. Direk odadan çıktıktan sonra koridoru aşıp, hızla merdivenlerden indim. Mutfaktan gelen ıslık sesi ile adımlarımı o yöne yönlendirdim. Mutfağa girdiğimde o muhteşem manzara ile karşılaştım.

Karşımda mutfak önlüğünü takmış tavada bir şeyler yapmaya çalışan bir Savaş vardı. Altın da bir eşofman varken üstü çıplaktı. Ve kasları çok, çok göz alıcıydı! Mutfak kapısında bir süre onu izlerken hayran olmuştum resmen ona. Bir insan nasıl bu kadar kusursuz olabilirdi!

Savaş tavada ki krebi tabağa koyarken çok beceriksizdi, ama yine de başarmıştı. Yavaşça arkasını döndüğünde beni görmesi ile yüzde kocaman bir gülücük belirdi. Bu adama gülmek çok yakışıyordu ama! Yavaşça yanıma yaklaşıp anlımdan öptü. O öptüğü zama refleks olarak gözümü kapatıp kokusunu içime çekmiştim. Bu mükemmeldi!

-Günaydın bitanem.

Cıvıl cıvıl çıkan sesi içimi ısıtmıştı. Yüzümde kocaman bir gülüş oluşmuştu.

-Günaydın! Ne yapıyorsun böyle? Herkes nerede neden kimseden ses çıkmıyor?

Bana muzip bir şekilde güldükten sonra konuşmaya başladı.

-Herkesi gönderdim. Bugün senle yanlız geçirmek istiyorum, ve ilk iş olarak kahvaltı hazırladım! Umarım beğenirsin.

Kahvaltı masasını şöyle bir süzdüğüm de enfes gözüküyordu. Birden açlık bastırmıştı.

-Beğenmek mi enfes gözüküyor, çok acıktım zaten.

Karnımı ovalayarak söylemiştim bunları. Savaş'a en şirin sırıtışlarımı atıyordum.

-Tamam o zaman, hadi geç masaya, bende hemen geliyorum bitanem.

Yanağına bir öpücük kondurduktan sonra hemen masaya geçtim. Çok mutluydum, uzun bir süre sonra ilk defa bu kadar mutluydum. Bu adam beni mutlu ediyordu, hemde çok!

Savaşta masaya oturduğun da hemen yemeğe başlamıştık. Ben iştah ile yemeğimi yerken Savaş bir şeyler söylemişti.

-Yağmur, yemekten sonra bir yere gideceğiz. Kahvaltını bitirdikten sonra yukarı çıkıp hazırlanır mısın? Yatağın üstüne bir elbise bıraktım, onu giyersen sevinirim.

Yavaşça yemekten başımı kaldırıp ona baktım. Genzimi temizleyip konuşma başladım.

-Hazırlanırım tabiki. Ama nereye gideceğiz ki?

-Bekle ve gör bitanem.

Kafamı 'tamam' anlamında salladıktan sonra kahvaltıma devam ettim.

-

En sonunda kahvaltım bitmişti. Yavaşça ayağa kalkıp odama doğru yöneldim güzel olmalıyım. Savaş rica etmişti sonuç olarak, yani önemliydi.

Yatağın üzerin de duran elbiseyi gördüğümde hayran kalmıştım elbiseye resmen. Çok güzel ve şirin bir elbiseydi, çok beğenmiştim. Hemen elime alıp giydiğimde aynanın karşısına geçtim.

Elbise bem beyazdı, boyu dizlerimde biterken etek kısmı pileliydi. Çok hoştu yani. Aynanın karşısından çekilip elimi saçlarıma attım yavaşça bağlı saçlarımda ki tokayı çıkardım. Saçlarım hızla omuzlarıma dökülürken gülümsemiştim.

Aynalı makyaj masasının oraya gidip çekmeceyi açıp içinden tarağı aldım. Saçlarımı tararken açık kalması gerektiğine karar verdim. Saçlarım ile işim bitince ayakkabı dolabının önüne geçtim. İçinden beyaz babet ayakkabılarımı çıkarıp giydim.

Mafyanın Güzel AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin