1 Hafta

3K 171 5
                                    

Hapishanede kalmaya başlayalı tam 2 gün oldu. Vatan haini olarak görülmem ise 2 hafta . Buradan kurtulmanın bir yolunu düşünüyordum. Bana inanacak kimsem kalmamıştı. Buna bir çözüm bularak insanların beni dinlemeleeini saglamaliydim. Her şey için geç kalmak istemiyordum.

Masanın uzerindeki katlı olan gazeteyi açtım. Manşetler de ismim gecmesine sasirmamistim.

"Mittin içindeki vatan haini ." Evet sayfayı kaplayan koca mansetin altına benim mitten kaçmaya çalıştığım görüntü vardı. Bu görüntülerin yanlış anlama olduğunu bir tek ben biliyordum. Mitin içinde ki vatan haini ben değildim ama onun kim olduğunu bulmam bana pahalı ya patlamıştı.

Haberin tüm detayları dünkü haber kanallarında geçen şekilde yer alıyordu. Peki bütün gerçekler ortaya çıktığında bu vatan haini durumundan kurtulacaktım. Tek istediğim bu adamların amaçlarına ulaşmasına izin vermemek.

Gazeteyi geri katlayıp masaya bıraktım. Burdan çıkış biletimi rahatça düşünmek için lavaboda yüzüme yikadim . Gözlerimi açıp aynada kendi yansımamış baktığımda soluk bir yüzle karşı karşıyaydım. Arka tarafta sesi umursamayarak aynada kendi yansımamı incelemeye devam ettim. Hafif çökmüş yüzüme göz altlarındaki morluk eşlik ediyordu . Bir anda beni dövmeye çalışan kadınlardan biri saçımdan asılmaya başladı. Diğer kadın beni tutmak için kolumu ters bükmeye çalışıyordu. Geçen tersledigim kadın hıncını alamamış olacak ki üzerime saldirmisti .

Kadının birine bildiğim dövüş taktiklerini uygulamak istercesine kolumu tutan kadını işlevsiz bırakmak için dirsegimle hızlıca yüzüne geçirdim. Saçımı tutan kadının daha fazla saçımı yolmasina izin vermeyerek onada sıkı bir yumruk indirigimde gözünün altındaki morluğu görünce ustanın sanat eserine bakması gibi mutlu olmuştum.

Beni dövmeye çalışan kadın gözlerindeki korkuyla hemen kactiginda bende kogusa geri döndüm.

Yatagimda yatarken delilleri kullanmanın bir yolu vardı ama nasıl?Bütün bunları yüksek makamdaki kişilere göstermeliydim. Ama bunu bulunduğum yerden yapamazdım. Böyle eli kolu bağlı durarak benim sucsuzlugum kanitlanmazdi. Bütün bunlar için benimle beraber hareket edecek biri lazımdı.

Mit ekibimden bir kişi dahi bana inanmış olsaydı şuan bütün delilleri ortaya çıkarmış burdan kurtulmuştum. Ama herkes Mit Baskanindan korkusuna bana inansalar bile yanımda olmuyorlardi.

Gardiyanin Hüma Aksoy avukatıniz sizinle görüşmek istiyor demesiyle saçlarımla oynamayı bırakıp yatagimdan kalktım. Kadınların arkamdan "Bu kadın hem vatan haini hemde ne yüzsüz resmen kendini suçsuz göstermek için bakalım kimlere iftira atacak ."konuşmalarına göz devirdim. Ben kimseye iftira atmam.Sadece insanların görmek istemediği doğruları gün yüzüne çıkarmaya çalışıyordum. Evet bu bilgiler yüzüne buradaydım. Ama inandığım doğrulardan hiç bir zaman vazgeçen biri olmamıştım.

Avukatımin bulunduğu masaya doğru hızlı adımlarla yürüdüm. Karşısındaki sandalyeye oturduğum da meraklı bakışlarıyla bana baktı. Onu neden çağırdığını merak ediyordu.

"Hüma hanım tekrar davanın görülmesi için belgelerin nerede olduğu söylemek için mi çağırdıniz?" Yüzüm hafif asıldı. Dava kimin umrumda ben devlet diyorum o dava ..

"Hayır avukat hanım size daha önce söylediğim gibi belgeler güvenli yerde kalmaları sizin hayatınız için önemli. "

Avukatim bu durumu begenmemis olacak ki "Davaya itiraz etmemi istemiyor musun ?" Gözlerimi devirdim.

Kelimeleri sakince ve tek tek anlatmaya çalışarak "Sizden beni buradan çıkarmanizi istiyorum 1 hafta icerisinde ." Avukatim alayla kahkaha attı.

"Siz ne dediginizin farkında mısınız? Vatan hainliğiyle yargılanıp müebbet hapis cezası çeken birine 1 hafta da davaya itirazim bile kabul edilmez. "

Sakince yüzüne baktım."Iyi ya ozaman sende başka bir şey bulursun ."

"Bunu yasal olmayan yollardan nasıl yaparim? Bakın Hüma hanım ben bu tür avukatlardan değilim. " Sanki gel adam öldür dedim hay allahım. Kuzenimin bulduğu avukat biraz fazla korkak gözüküyordu.

"Ben sizden öyle birşey demedim. Size tek bir soru soracağım. " gözlerindeki meraki bekletmeyerek  "Yaşadığınız bu kara parçası yani vataniniz sizin için ne kadar önemli?"

"Her şeyden çok .. sonuçta biz bu vatanda yaşıyoruz ve ona sahip çıkmalıyız. " soruna güzel cevap verince gülümsedim.

"Peki siz vataniniz için ne gibi fedakarlık yaparsınız?"

"Ben bu vatan için canimi bile veririm. Hüma hanım ama bu konuyla ne alakası var ben anlayamadım.. "

"Sizden canınızı değil beni buradan cikarmanizi istiyorum. Devletin başı belada ." Göz bebekleri büyüdü. Bir kac kez gözlerini kirpistirdi.

"Devleti başka biri de kurtarabilir siz bu bilgileri başka birine anlatmalisiniz ." Şu işleri zorlaştıran avukatlardan hep nefret etmişimdir. Şimdiki avukatimda aynı şekilde..

"Devleti neden biz kurtarmayalim. Bakın bu bilgilerin peşine çoktan o adamlar düştü. Sizce bu bilgi ve belgeleri devletten önce bulmalari ne kadar zor olabilir ? " pür dikkat beni dinliyordu.

"Ben söyleyim en fazla 1 hafta belki o kadar bile olmaz. Siz benim avukatım olduğunuz için sizi takip etmeye başlamışlardır bile. Eğer birazda olsa eşiniz ve kendinizi düşünüyorsanız bana yardimci olun . Çünkü bu adamların ilk öldürmek istediği listede sizde varsınız. "

"Polise gidip bu durumu anlatmalıyız ." Gözlerimi devirdim. Beni vatan haini olarak gördükleri için söylediklerime itibar etmezlerdi.

"Polis içerisinde adamları var avukat hanım siz anlatmadan kaza kurşunu vurulursunuz ." Gözlerindeki korkuyu gördüğümde onu ikna etmek üzere olduğumu farkettim.

"Peki biz ne yapacağız?Söz konusu devletse?"

"Beni buradan çıkarmakla baslayabilirsin .Bende onların suçlarını gün yüzüne çıkarırım. Ve devlet zor durumda kalmaz ."

"Peki ama 1 haftada bu dediğiniz şeyi nasıl yapacağım?"

"Takip edilmedigine emin olarak arkadaşım Ayçanin yanına git o benim ev arkadaşım sana ne yapman gerektiğini söyler. "

Kafasını olumlu anlamda salladı. Sandalyeden ayağa kalkıp kogusa giderken aklımda tek düşünce buydu avukat bunları yapabilir mıydı?Umarım kuzenim cesur bir avukat bulmuştur.

Mit'e Çeyrek KalaTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon