BT-3

42 8 3
                                    

Soğuk havanın etkisiyle üsümüş burnumu ısıtmaya çalıştım.

Soğuk ellerimi cebimden çıkartıp titreyen parmaklarımın arasındaki anahtarlığı deliğe soktum.

Evde kimse yoktu.

Odama çıkıp aynanın karşısına geçtim.

Tanrım!

Saçlarımdan çıkacak yağ ile bir yıl idare edebilirdik galiba.

Üzerimdekileri çıkarıp kirli sepetine attıktan sonra duşa girdim.

Düşünmeye başladım.

Ne olurdu ki filmlerdeki gibi bir tanışma yaşasaydık. Çarpışmadan sonra birbirlerinin gözlerinin içine bakarlar ve kız kızarır. Sonra erkek özür diler ve kıza yardım eder kitapları toplarken elleri çarpışır ikisinin de kalbinin ritmi bozulur ve-

Elinde kitap yoktu.

Bi sus hayalimin içine sıçma.

Sonra-

"Duru!Hayırsız kızım nerdesin?Annenin elleri kopsun bunu taşırken sen orada yat! Ben sen niçin doğurdum!Bana yardım et diye doğurdum.Sen anca bana yük ol. Erkek evladım olsaydı dertlenmezdim allahım!Ellerim koptu!"

Gözlerimi devirdim ve banyomu bitirip hızla duştan çıktım.

Üzerimi giyindim ve aşağı uçtum.

Ciddiyim uçtum.

Çünkü ben biricik kardeşim merdivenlerde bana çelme taktığı için yerle öpüştüm.

Bu ne zaman eve geldi ya?

Hışımla yerden doğruldum ve sinirle bana sırıtan kardeşime döndüm.

"Ne yapıyorsun sen be?!"
Diye çirkefleştim.

Arkama baktıktan sonra ifadesi bir süre dondu.Tam arkama dönecekken konuşmaya başladı.

"Aa,aşkolsun ablacım kırılıyorum amaaa."

Diyerek suratını üzgün hale getirdi.

Eğer olaya 3. Kişi gözünden baksaydım suçsuz olduğuna kalıbımı basabilirdim.

Ama değildim.

Ve o suçluydu.

Ona yaklaştım ve gözlerimi kıstım.

"Bana bak çocuk elime kerpeten alır senin o küçük çükünü yerinden sökerim anladın mı beni?"

Bir an gözleri büyüdü sonra eski haline döndü.

"Öyle mi küçük hanımefendi?"

Wtf?

Yavaş bir biçimde arkamı döndüm ve korktuğum başıma geldi.

Ellerimi arkada birleştirdim,hafif yana eğildim başımı sağa yasladım ve şirince gülümsedim.

"Baba?"

×××××××××××××××

Bir saat boyunca babamdan azar yemiş ve Mustafa nın sırıtarak beni izlemesini izlemiştim.

Tabiki ona ölümcül bakışlar atıyordum saçmalamayın.

Ve cezam:

Haftasonu boyunca ev hapsi.

Sinirle inledim.

Mustafa'ya bunu fena ödetecektim.

Aynı zamanda bilgisayar yasaklanmıştı.

LANEET!

Ben şimdi Damon'umu nasıl kesecektim?

Odanın kapısı açıldı.

İçeri annem girdi.

Onu süzdüm.

Hayırdır aney nereye sen?

"Hadi hazırlan.Babanın patronu yemeğe geliyor."

Bir şey değildir dememe izin vermeden odadan çıktı.

Daha sonra tekrar kapıyı açıp kafasını arada soktu.

"Üzerine düzgün bir şeyler giyin Hanım ol biraz."

Deyip kapıyı kapattı.Gözlerimi devirdim.

Dolapta bulduğum siyah dize kadar gelen elbiseyi giydim.

Aynanın karşısına geçip rimel ve parlatıcı sürdüm.

Çok geç olmadan aşağı indim.

Annem mutfakta servis tabaklarını hazırlıyor,babam aynanın karşısında kravatını düzeltiyor,Mustafa ise telefonla oynuyordu.

Tam o sırada zil çaldı.

Annem telaşla bağırdı.

"Geldiler! Kızım ne ağaç gibi dikiliyorsun açsana kapıyı!"

Gözlerimi devirdim.

Kapıya doğru ilerleyip kapıyı açtım.

Kapıyı açtığım anda gözlerim büyüdü.

AMAN TANRIM DİDİM!






Bitter TadındaWhere stories live. Discover now