1.2.2

75 47 23
                                    

-12.2-

Kapak için @hilaltapan11 'e çok teşekkürler:')

Gizli Numara

Olanlar bir kaza değil küçük kız. Bu bir cinayet. Ve sıra sende.

Bu neydi şimdi? Ne cinayeti? Ne sırası? Neler oluyor. Allah kahretsin!

"N-nasıl yani, b-bu ne? Cinayet mi? S-sıra mı? Mer-can?" Mesajı okur okumaz yüzünü korku dolu ifade kapladı Melek'in. Konuşurken titriyordu adeta.

"Melek dur bakalım sakin ol önce. Bende anlamadım ne oyunlar dönüyor. Ama bir durum varsa er ya da geç ortaya çıkar." Soğukkanlı gibi davranmaya çalışsam da içim içimi yiyordu. Bunlar gerçekse yani eğer babam ölmediyse, öldürüldüyse olacakları tahmin bile etmek istemiyorum.

Havayı değiştirmek için okulu bahane ettim.

"Hadi derse geç kalacağız."

O an Melek düşünürmüş gibi yapıp yüzüme baktı.

"Bugün günlerden ne?"

"Pazartesi?"

Bıkkınlıkla yüzüme bakarak yatağına ilerledi. Hala onu izlediğimi farkedince yatakta doğrulup bana baktı.

"Ne? Program değişti demiştim bugün dersim yok. Kulaklıkla telefonumu uzat bana , hadi iyi dersler."

Doğru program değişmişti ama benim bugün ki dersim değişmemişti. Kulaklığı uzatıp dolaba yöneldim.

*

Ders erken bitmişti ben de Banuyu görmek için okuluna gittim. Öğle arasına girmişlerdi ve ben hala bahçede onu bekliyordum. Nöbetçi çağıracağını söyleyip gitti ne gelen var ne de giden.

Arkada ki banklara oturmak için ilerlerken küçük bir kız çocuğunun bana doğru koştuğunu gördüm. Durup onu bekledim.

"Mercan abla?"

"Benim?"

Elini kapalı bir şekilde önüme uzattı. Elinde bir şey olduğunu anlayıp ben de elimi uzattım, elime bir kağıt bırakarak koşa koşa okuldan çıktı. Anlamayan bakışlarla ona bakarken elimde ki kağıt aklıma gelince kağıdı açıp okumaya başladım.

Bugünleri iyi değerlendir Mercan. Bakarsın bir gün bekleyecek bir kardeşin kalmayabilir. Ölüm bu, gelirken haber vermez.

Yazıları 2-3 kere daha okudum. İdrak etmekte zorlanıyordum. Bu bir tehdit miydi şimdi? Beni tehdit mi ediyordu? Evet beni tehdit ediyordu, hem de tam can evimden.

"Abla o ne?"

Kafamı kaldırdığımda Banuyu görmemle kağıdı buruşturup montumun cebine atmam bir olmuştu.

"Ödev vardı da o. Ee ne yapıyorsun güzellik."

Sımsıkı sarıldım Banu'ya. Hiç bırakmayacakmış gibi. Bırakırsam elimden gidecek ve hiç gelmeyecek gibi.

En kötüsü de budur işte ölüm korkusu. Her şeye çare vardır, ama ölüme asla. Tabi ki ona bir şey olmasına izim vermem. Onun için ölürüm ama onun ölmesine asla izin vermem. Ona bir şey olursa ben yaşayamam.

*

Akşam üstü sahne saatim geldiğinde Banuyu yurda bırakıp kulübe gittim. Yine şarkımızı söyledikten sonra yurda döndüm. Kendimi fazla yorgun hissediyordum hemen uyumak istesem de Melek oda da olmadığı için önce onu aramalıydım

Siyaha Bürünmüş Hayatlar #Wattys2017Where stories live. Discover now