BAĞIMLI

3.Bölüm

multimedyadaki Asrın

Beğenmeniz dileğiyle iyi okumalar:)

"Ya bi tek ben mi bilmiyodum şu Asrın'ı kim bu çocuk? Neden daha önce hiç görmedim? Ve siz nerden tanıyosunuz?"

Aklımdaki bütün sorularu sorduktan sonra "Bizim okula yeni geldi. Lise 2de yani bizle yaşıt. Okula gelmeden ünü duyuldu çünkü okulun sahibi babasıymış ve baya popüler bi çocuk. Kızkar eksik olmuyo yanından. Egoist birisi gibi gözüküyo ama arkadaşlar arasında öyle değil. Atakan'la eskiden beri tanışıyolarmış bende ordan biliyorum canım. Yeterince açıklayıcı bi cevap oldumu kardeşim?"

Kafamı salladığımda duyduklarımı idrak etmeye çalışıyodum. Yanından kızlar eksik olmuyo ve bizim okulda okucak öyle mi? Hemde bizimle yaşıtmış. Adımı nerdrn öğrendi ki şimdi bu. jesin o resil olduğum gün okulda dedikodum çıktı ondan duydu.

"Hangi sınıfta peki?"
"Onu bende bilmiyorum. Hem sen bu çocuğu neden bu kadar çok merak ettin bakalım?"

Tam bi şeyler dicektimki omzuma dokunan el ile çığlık attım. Hassiktir.

"Benim benim. Sakin ol küçük cadı." Arkama döndüğümde onu görmemle gülümsemeye başladım. Sonra mağazada beni bırakıp gittiği aklıma geldi. Evet şimdi trip zamanı canlarr.

Elini omzumdan atıp arkamı döndüm ve yürümeye başladım. "Açelya biraz daha beklicekmisiniz? Eve gitmek istiyorum hadi." Emrimide verdikten sonra Atakan'ın arabasına yürüdüm.

Arkamdan Asrın ve bi kaç kızın kıkırdama sesini duymamla ellerimin içini tırnaklamaya başladım. Ben ona trip atıyodum ve o ise gitmiş kızlarla takılıyodu?

Öne oturup Atakan'a döndüm "Selam." Diyip geri önüme yaslandım. Asrın hakkında soru sorucaktım ama son anda vazgeçtim süper ya.

"Ssanada selam cadı. Bu hal ne?"

Sinirimi ondan almaya kararlıydım. "Ne varmış halimde? Hem sen sürsene. Eve gitmek istiyorum bir an önce."

"Tamam. Sakin prenses. Açelya'yı bekliyoruz." Camdan dışarı baktığımda Açelya'nın Asrın'la konuştuğunu gördüm. Camı açıp "Açelya başka zaöan başka bi yerde konuşmanıza devam edersiniz canım. Seni bekliyoruz." Diye bağırdım. Asrın'a dönüp bi şeyler dedikten sonra arabaya bindi.

"Ne bağırıyosun Alya? Geldik işte."

"Ne konuştunuz o kadar? Sevgili misiniz yoksa?" Tek kaşımı kaldırdığımı düşünüp Açelya'ya baktım.

"Ne sevgilisi ya? Sonra anlatırım." Önüme dönüp "Atakan ne bekliyosun kardeşim? Bugün eve gidicek miyim?" Dedim.

"Sendeki bu sinir ne? Tamam gidiyoruz." Arabayı son hızla sürmeye başladı. Eve geldiğimizde Açelya'yla oturma odasına girdik.

Annemle babam yurt dışında iş yapıyolardı ve iki ayda iki günlüğüne yanıma geliyolardı. Ne güzel bi şey dimi? Neyse. Çantamı fırlatıp koltuğa oturdum. "Evet seni dinliyorum Açelya. Ne konuştunuz o kadar uzun?"

"Bana seni sordu kızımmmmm" dediği şeyle gözlerim fal taşı gibi açıldı. Ne yani? Ne sormuş olabilir ki?

"Ne sordu?" Diyebildim sadece. Kalbim yerinden çıkıcak gibi atıyodu.

"İşte neden sinirli olduğunu sordu? Ve deeee bugün akşam birlikte bi şeyler yapabilceğinizi sordu?"

Dediği şeyle ağzım o şeklinde açıldı. "Sen ne dedin?" Ayağa kalkıp Açelya'nın yanına gittim. "Bende dedimki annesiyle babası zaten yurt dışında berbaer kalıyoruz istersen eve gelebilirsin dedim. Ve de neden sinirli olduğunuda akşam sorarsın dedim." Telefonu çaldığında açıp kulağına götürdü. "Efendim... hmmm bi düşünüyüm. Alya'ya sormam lazım." Telefonunu eliyle bastırıp zıplamaya başladı.

"İyimisin kızım ne yapıyosunn ne oldu kim aradı?" Dedim. "Kızımmmm yaaaa Atakan bana akşam buluşalım mı ama özel bi şeyler konuşucam dediiiiii" kısık sesle bağırdı. Evet biz kısık sesle bağırırız.

"Oha. Kabul et kabul et." Telefonu geri kulağına tutup "evett geliyorum... peki biliyorum orayı.... bende canım by by..." telefonu kapattığında birlikte zıplamıp çığlık atmaya başladık. "İnanamıyorummmmmmm" ikimizde birden bu kelimeyi dediğimizde de birlikte kahkaha atmaya başladık. (Hâlâ daha zıplıyoduk canlarım)

Sonra aklıma akşam Asrın'ın eve geliceği geldi. "Oha kızımmmm akşam Asrın mı gelicek yani ve sende yoksun. Numarası varsa ara çabuk reddet."

"Saçmalama. Hem daha ne istiyosun kii. Hemen geç üstümüze bi şeyler ayaralayalım. Akşmama ne giyicemm. Ne dicekki ya? Önemli desi bide. Kalp krizi geçirebilirim. Onun için arayıp gelmicemi söylüyüm bence." Telefonu eline aldığında ki hiç bırakmamıştı :p
"Saçmalama Açelya." Diye kızdıktan sonra üst kata odamıza çıktık. Onun odasına girip dolabını açtım. Bi kaç elbise seçip Açekya'nın üstüne tuttum.

En sonda denediği beyaz dizlerinin bi karış üstünde biten ve prenses modelinde askılı bi elbiseyi seçtik. Peri kızı gibi olmuştu ya. Kardeşim diye demiyorum ama (çünkü kardeşim değil) neyse işte çok güzel bi kızdır.

Saçları benim kadar uzun olmasada onunda uzun sayılırdı ve sarışındı.
Ayakkabısını seçip makyajınıda yaptıktan sonra saate baktım. 19 olmuştu. Bi saat sonrada Asrın gelicekti. Açelya'yı yolladıktan sonra sıra bendeydi. Kapıyı kapatıp yukarı çıkıcakken zilin çalmasıyla oflayarak kapıyı açtım "neyi unuttun Açel..." cümlemi bitiremeden karşımdaki Asrın'la şok olmuştum.

Yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum. Yeni bölümü yayınlamayabilirim derslerden dolayı. Beklentinizi ve kitabı beğenip beğenmedinizi yazarsanız sevinirim...