-5- Bana Sarılma.

Start from the beginning
                                    

"Beni istemişsiniz... " dedim ve tekrar gülümsedim. Kendimi Mona Lisa'nın yerine koydum. Gülerken ağlayan kadın tanımlaması benim için biçilmiş kaftandı.

Her zaman duygularını saklamak zorunda olan ben oluyordum. Tanrı beni bir kez daha cezalandırmaktan geri kalmamıştı.

Gin gözlerini devirdi ve pencereden dışarıyı izlemeye başladı.

" Onu niye çağırdın ki ?"

Beni... Beni mi niye çağırmış ?

Yumruklarımı biraz daha sıktım.

Dayan Mabelle.  Dayan. Birazdan defolup gidecek ve iyi olacaksın...

" Gin. Bu sadece seninle ilgili bir konu değil. Üstelik Mabelle ile ilgili... Bir gelişme var."

Alnını kırıştırdı ve :" Kötü bir gelişme. " diye mırıldandı.

Meraklı gözlerle Bayan Collins'i izlerken, söylenenleri dikkatle dinlemeye çalıştım.

"Senden yeğenim adına özür dilerim." dedi Gin'i süzerken .

" Sana karşı biraz kaba olduğunu duydum, özellikle şu son günlerde. "

Yeğen ?

" Gin sizin yeğeniniz mi ? " diye sordum şaşkınlıkla.  Bu tepkim üzerine Gin kollarını bağlayıp ters ters bana baktı ve:

" Bunu herhangi birine söylersen seni öldürürüm. " diye tısladı.

Bayan Collins , Gin'i azarladıktan sonra :

" Seninle artık onun ilgilenemeyeceğini de biliyorsundur. " dedi gayet normal bir sekilde.

Usulca başımı sallamakla yetindim. Sözler boğazıma takılıp kalmıştı.

" Bu konuda ortak bir karara vardığınıza göre seninle ilgili... kısma gelelim..."

Ortak karar mı ? Bu kadın ne saçmalıyordu ?

Gin ona büyük ihtimalle kendisinden bıktığımı filan söylemişti ve Bayan Collins de böylece ikna olmuştu.

Seni...Seni... Seni hain tilki !

İçerideki pahalı oda parfümü kokusu ciğerlerime dolarken, ellerimi koltuğun yumuşak kumaşı üzerinde gezdirdim. Bizim yurdumuza göre burası bir şato kalıyordu.

" Son girdiğiniz genel sınavdan bahsetmek istiyorum... "

Ah... Dün gece sabaha kadar çalıştığım şu sınav. Belki de Gin'in ve Chloe'nin gitmesinin iyi yanı bu olurdu. Belki de sonunda, uğraştığım şeyi, birinciliği elde edebilirdim !

Bayan Collins birkaç kağıdı masanın üzerinden bana uzattı ve boğazını temizleyerek konuşmasına başladı.

" İlk sınavın ilk onuna bak Mabelle... Bu sınavı hatırlıyorsun değil mi ?"

Elimdeki kağıda baktım ve hafif bir tebessümle : " Evet. " diye cevapladım.

"Birinci olmuştum. O gün beni okula burslu almaya karar vermiştiniz. Size  gerçekten... minnettarım. "

Düşünceli bir tavırla : "İkinci sınava bak. " dedi ben kağıdı değiştirirken.

" Yedinci  olmuşsun ama hala ilk ondasın. "

Mahçup bir tavırla : "Yurttan atıldığım haftaydı. " diye açıkladım.

" Çok iyi çalışamamıştım. "

Bayan Collins : "Peki üçüncü sınav ? "

Gülümsedim. Gerçekten çok çalışmıştım. Birinci olmam an meselesiydi.

Kapı Komşum Bay PortakalWhere stories live. Discover now