Beautiful Bitch || Larry Stylinson.

19. Bölüm

Merhaba ben geldim!!

YORUMLARINIZI BEKLİYORUM VE SIZI SEVIYORUN IYI OKUMALAR

♡♡♡

Birkaç tıkırtı ve kırılma sesiyle gözlerimi açtım, yatağımda hızlıca yuvarlanarak saate baktım. 5:45.

Çıplaktım, karanlıkta el yardımıyla bulduğum ilk şeyi giydim ve banyoya gittim.

"Louis?" Ses yoktu.

Hafifçe kapıyı tıkladım "Louis?" Banyonun kapısı yavaşça açtığımda boğuk bir ses geldi.

"Gelme Harry" boğuk sesi banyo duvarlarında yankılandı.

"Louis sen iyi misin?"

"İyi hissetmiyorum. Ama merak etme sen iyi olurum, yatağa dön."

Yanına doğru ilerledim. "Louis..." yanaklarına elimi bastırdım "Ateşin var!"

"Harry..."

"Louis ben ciddiyim. İstediğin bir şey var mı? Ne getirmemi istersin?" Diye sordum

"Ben iyiyim." Bunu söylerken gözlerini devirmişti çenesini tutarak bana bakmasını sağladım, endişelenmiştim.

"Yatağa geri dön aşkım. Ben iyiyim."

"Ama..."

"Harry, lütfen." diye hamurdandı, belki de rahatsız olmuştur diye düşünerek kafamı sallayıp kapıyı açtım. Ne yapacağımdan emin değildim. Garip bir durumdu.

Kanepeye oturarak kendime bir film taktım o sırada banyodan su sesinin geldiğini duydum.

Bir saat süren su sesinin kesilmesini duyduğumda kumandayı alıp televizyonu kapattım. Kapı açıldı ve fırlayarak yatak odasına girdim.

"Nasıl hissediyorsun?" Diye sordum

"iyiyim. Sadece biraz uykuya ihtiyacım var" sendeleyerek yatağa girip yüzünü yastığa gömdü.

"Neyin var?" Yanına, yatağın kenarına oturdum.

"Sadece midemdi. Akşam yemeğinde yediğim suşi den olmalı" gözleri kapalıydı. Odadan gelen loş ışığa rağmen kötü görünüyordu. Bana hafifçe arkasını döndü fakat umursamadım, bir elimi saçlarına diğerini de yanağına götürdüm. Saçları ıslak, yüzü soğuk ve solgundu. Ona doğru biraz daha eğildim, kafasını elime doğru yasladı.

"Beni neden uyandırmadın?" diye sordum birkaç saç telini alnından geriye doğru iterek

"Uyuyordun." dedi omuz silkerken "Ve ben kusarken beni izlemeni istemedim." Homurdanarak komodinin üzerindeki su şişesini ona uzattım

"Sana yardım edebilirdim Louis. Bu kadar erkek olmana gerek yok."

"Ne yapabilirdin? Yemek zehirlenmesi yalnız geçen bir süreçtir"

"O zaman bugünkü toplantıyı iptal ediyorum."

Ellerini yüzüne kapatarak hamurdandı "Lanet olsun. Saat kaç?"

"Yediyi geçiyor"

"Toplantı kaçta?"

"Sekiz."

Kalkmaya çalıştı fakat onu geri yatağa ittim. "Bu şekilde toplantıya gitmeyi planlamıyorsun değil mi?" dedim kaşlarımı çatarken "En son ne zaman kustun?"

"Birkaç dakika önce" diyerek geveledi.

"Kesinlikle gitmiyorsun. Başka bir zamana ertelemek için Gugliotti'yi arayacağım."

Masaya gidip telefonumu alacağım sırada kolumdan tuttu. "Sen yap."

Kaşlarımı kaldırıp ona baktım. Ne?
"Ne yapayım?"

Bekledi.

"Toplantıyı mı?"

Başını salladı.

"Sensiz mi?

Tekrar başını salladı.

"Beni yalnız başıma toplantıya mi yollayacaksın?"

Gülümsedi "Styles, flört konusunda çok iyisin."

"Hayatta olmaz!" dedim gülerek "Benimle dalga geçiyor olmasın, sensiz yapamam."

"Neden yapamazsın? Bahse girerim teklif edeceğimiz işi benden daha iyi biliyorsun. Ayrıca toplantıyı ertelersen büyük bir fırsatı kaçıracağız Harry, lütfen?" Soluk Mavi gözlerini büyüterek bana baktı

Gözlerimi devirdim. "Bana öyle bakma"

Elimden tutup dudaklarına götürüp öptü. "Lütfen aşkım. Bu bizim için büyük bir fırsat"

"Tamam." Dedim gülümseyip dudaklarından çıkan biz kelimesi başımı döndürerek. "Gideceğim."

İfadesi ciddileşti ve günlerdir kullanmadığı ses tonunu kullandı "Bana planını anlat"

Başımı sallayarak, "Projenin değişkenliğini, zaman çizelgesini anladığımdan emin olmalıyım," dedim. "Boş vaatler konusunda dikkatli olacağım." Louis, gülümseyerek başını salladı ve devam ettim. "Anlaşmanın başlangıç tarihiyle birlikte aşamalarını teyit edeceğim."

Beşini birden parmaklarımla saymam bittiğinde gülümsemesi daha da arttı. "Her şey güzel olacak" dedi bana doğru uzanıp dudaklarımdan öperken.

Eğildimve bende onu öptüm "Biliyorum."