40. BÖLÜM 'Lavinia'

3.6K 173 67
                                    

     Evet... yeni bölümle karşınızdayım. Ama sanki okumalar, voteler düşmüş gibi. Güzel değil mi bölümler?  Lütfen düşüncelerinizi belirtin. Olmamış bir yer varsa düzeltirim. Sizlerin düşünceleri benim için çok önemli. Hepinizi can kulağıyla dinleyecegimden emin olabilirsiniz.

   Bölümlerin hızlı gelmesi sizin elinizde ballarım. 😉 Bana birazcık yardımcı olur musununuz lütfen? 

   Geçen bölümdeki resim hakkında ne düşünüyorsunuz? Yaman'ı değiştireyim mi? Ya Kağan ve Rüya'nın durumu?  Bölümleri kaçırmayın bence 😉.  İstediğiniz kısımlara az kalmış olabilir. 😘😘😘

                   ▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪

       Öyle yetenekliyim ki senden giderken bile seninle kalıyorum.

                           - Ahmet Batman...

           ♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡

       "Ayrılmak mı istiyorsun? "Ruhsuz sesi, ifadesiz duruşu dayandığım tüm duvarları yıktı. Karanlığı andıran kuzguni gözlerinden kaçarcasına başımı eğdim.

  "Kara sevdaya tutunan aşık kalpler olsaydık bu dediğin durumumuza uyardı. " Boğazıma takılan yumruyu yok etmeye çalıştım.  Güçsüz halimden silkenerek kurtulup, duruşumu,sızlayan hislerimi dikleştirdim. "  Bizimkisi gerçekten bir birine aşık iki insanın birleşmesi değildi Kağan! Karşılıklı çıkarlarımız için sahte sevgili oyununu oynadık. Senin bu anlaşmaya iten neden ne bilmiyorum. Ama benim seninle olmam için girdiğimiz anlaşmalı sevgili oyununun kuralları belliydi. Kurallara uymadın. Anlaşmayı bozdun. Böylelikle aylar süren evcilik oyunu bitti. Bir daha hiç oynamamak üzere rafa kaldırıldı. "

   Beynim bunları dile dökerken kalbim acıyla isyan ederek beynime, dilime karşı greve başladı. İçime salınan garip his tüm dengemi yerle bir ediyordu. Konuşmasını, ağzından çıkacak tek kelime içeren bir söz söylemesini bekledim. Neyi beklediğimi, ne demesini dilediğimi kendim bile bilmezken onun sert sesinden duymak istedim. Olmadı. Film ve yahut dizilerdeki hiç bir sahne gerçekleşmedi. Ben yürüyerek ondan, hayatından uzaklaşırken o sadece izledi. Kapıyı içi sızlayarak kapatışımı bilmedi, görmedi. Ben de içimin nedenli bu kadar sızladığını bilemiyorum. Ayaklarım ileri adım attıkça koşarak geri gitmek söylediğim onca sözü, anlaşmayı geri almak istiyorum. Ama yapamıyorum. Görünmez güçler ayaklarıma engel koyuyordu. Geri dönmemi imkânsızlaştırıyordu.

    Bitmişti. Kağan'ın kilitli kafesinden kurtularak özgürlüğüme kavuşmuştum. Mutlu olmam gerekirdi. Öyle olması gerekmez mi? Sonunda karanlık bataklığın dokunuşlarından, öpüşlerinden,en önemlisi varlığından kurtulmuştum. Peki yüreğimi sıkan, nefesimi ciğerlerime ulaşmasını istemeyen elde neyin nesiydi?

   Avcumdaki tırnak izlerinden çıkan kanlara indi gözlerim. Güçlü kalmama yardım eden sızıntının yeri belirlenmişti. Kendimi tutmamı sağlayan kanıt avuçlarımda duruyordu. Soğuk hava derime işledikçe tırnaklarımın ucundan başlayarak bütün hücreme yayıldı. Bedenim üşüyor hatta resmen donuyordu. Soğuk havanın etkisi değildi bu. Hayatıma bomba gibi düşen fırtınanın yıkıp geçtiği kalıntılardı. Hep Kağan ile beraber girdiğim kapıdan tek başına çıkan kız belirdi. Boynu büküklüğü elektirik çarpmışca benliğimi kendine getirdi. Önümde duran taksiye binerken son kes çıktığım karanlıklarla dolu bara baktım. Artık tek başımaydım. Tıpkı önceden olduğu gibi...

Siyahıma Beyaz Olur Musun?Where stories live. Discover now