Gel ey sevgili!
İster yâr ol gel, ister yara...
Ne gönlümün derdini sor bana
Ne sararan yüzümü.
Ey gönlümün sol yarısı
Aklıma koydum seni, aklım almadı
Kalbime koydum seni, sana doymadı.
Arşımın aşkı yâr.
Aşk; sandığın kadar değil,
yandığı...
AYG'yi unutmadık değil mi? Şarkı dinliyordum ve birden bana inanılmaz bir ilham verdi ve yazmadam olmaz diyerek sizinlede paylaşmak istedim. Kısacık bir alıntı. Hicran'ın içindeki buhranı anlatan bir alıntı da diyebiliriz. Keyifli Okumalar 😊 -------------------- "Yanıyorum"
Gözlerimin önünde yaşanmıştı her şey. Ömer abi elleriyle takmıştı altın halkaları ikisinin parmağına. Bir çift ince alyans değil de kendi bileklerime takılan ateşten bir kelepçeydi sanki. Boğazıma koca bir dağ misali yumru oturuyor ve yutkunmama engel oluyordu. Bir el boğazımı sıkıyormuş gibi güçlükle nefes alıyordum, yüreğim daralıyordu. Bu ayaklar mıydı beni taşıyan? Oysaki güç bela ayakta duruyordum. Günlerdir ne yiyip, ne içtiğimi bilmeden öylesine nefes alıyordum. Aldığım her nefes, ciğerlerimi yakıp kavuruyordu ve ben küle döneceğimi bile bile her seferinde yeniden bir nefesi daha içime çekiyordum.
Yanıyordum.
Kalbim yangın yeriydi. Bir cehennemin ortasında öylece günahının bedelini ödeyen bir günahkâr kadar aciz ve zavallıydım. Etrafım bir ateş çemberiydi ve ben alevlerin ortasında sadece bekliyordum. Elim, kolum bağlıydı. Gözlerimi sulandıran, içinde boğulduğum duman bulutuydu.
Yanıyordum.
Bedenimi saran buz kütlesine rağmen içim cayır cayır yanıyordu. Kalbim kan ağlarken, gözyaşlarım sel olmuş içime akıyor fakat cehennemimdeki yangını söndürmeye kudreti yetmiyordu.
Yanıyordum.
Her bir bakışta, her bir gülüşte, her bir dokunuşta yanıyordum. Gözlerimin önündeki manzarayla binlerce parçaya ayrılan can kesiklerim, kalbime birer ok misali saplanıyor ve o kesikler her soluk alış verişlerimde canımı yakıyordu. Acıyordu. Canım hiç olmadığı kadar, en çok bu gün acıyordu.
Yanıyordum. Gönüllü girdiğim bu cehennemde ben; bile isteye yanıyordum.
"Hadi bakalım Hicran. Konuştur o güzel sesini de kulaklarımızın pası silinsin."
Ömer abimin bana seslenmesiyle, buğulanan gözlerimi onlardan kaçırdım ve ağlamamak için kirpiklerimi kırpıştırdım. Şimdi değildi. Hiç sırası değildi. Daha sonra... Yalnız başıma kaldığımda bolca ağlayacaktım. Boğazımı temizleyip kendimi hazır hissettiğimde dönebildim ancak. Herkes bana bakıyordu. O dahil. Gözleri bana sabitlenmiş, yüzünde anlamlandıramadığım bir ifade, kaşları çatık yüzümü inceliyordu. Sanki bir bulmacayı çözmek ister gibi... Oysa ben çözülmesi en kolay çengel bulmacaydım. Doğru kelimeleri bulduğunda gizli harfler ortaya çıkıyor ve şifreli sözcüğü buluyordun. Hiç bulmaya çalışmış mıydı beni? Doğru kelimelerim çok basitti halbuki.
Üç harf, tek hece... Biz...
Mutlu bir gündü bugün herkes için. En çok da yeni nişanlı çift için. Mutluluk gözlerinden yüzlerine sirayet ediyor ve çevrelerindeki herkese bulaşıyordu. Ben hariç! Ben; sadece mutluluk oyunu oynayan, filmlerdeki yan karakter dahi olmayı beceremeyen, basit bir figürandım. Onlar baş rolüydü bu filmin.
Bir kere, sadece bir kere önde olmak istedim. Baş rol olamasam da baştan sona dram olan bu filme damga vurmak değildi niyetim. Kalbimi görsün, sesimi duysun, ona olan aşkıma dokunsun istedim. İçimdeki yangını bilsin istedim. Sessiz, bir o kadar emin adımlarla sahneye doğru yürüdüm. Onun yanından geçmek en zor olanıydı. Elim farkında olmadan eline değmişti. Ateşe değmiş gibi yandım. Bir fırtına kapladı benliğimi. Sarsıldım adeta. Zor olsa da sahnedeki yerimi alıp, müzisyen gruba baktım ve istediğim parçayı fısıldadım. Bu geceye en uygun parçayı söyleyecektim. İlk kez sadece onun gözlerinin içine bakarak kalbimi açacaktım. Kimbilir, belki de bu kez bulmacayı çözmeye gönüllü olurdu. Kimbilir...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Müzik kulağıma dolmaya başladığında her şey silinmişti. Bir o bir ben vardı artık.
Aklım başımda değil ki Sebebini bilmiyorum Bize nazar değdi inan Adım gibi biliyorum Yine bana haram geceler Senin için ağlıyorum Yar yine bana haram geceler Senin için ağlıyorum Yanıyorum yanıyorum Ah yanıyorum yanıyorum Yar yine bana haram geceler Senin için ağlıyorum
Hatıralar gözlerimde Dalıp dalıp gidiyorum Acımasız dertlerimle Yapayalnız yaşıyorum Yar yine başım belalarda Senin için ağlıyorum
