6. Bölüm

11.5K 221 20
                                    

Bölümlerimin çok heyecansız ve yavaş olduğunu düşünüyorum, bilmiyorum siz ne düşünüyorsunuz ancak Max hikayeye daha aktif bir şekilde dahil olduğunda yaramazlıkları sayesinde eğleneceğinizi düşünüyorum. Ayrıca, Team Matt misiniz yoksa Julia mısınız bilmek isterim doğrusu. İyi okumalar, yorumlarınızı bekliyorum.. :)

Güzellik kısmını o kadar vurgulu ve tatlı söylemişti ki, oturduğum yerde kızarıp yanmaya başlamıştım. Yanaklarıma hücum eden ateş ve kan ikilisini görmemesini umarak arabadan yavaşça, ve tabiki süper-mini elbise yüzünden dikkatlice, indikten sonra, uzattığı koluna girdim. Bara nasıl gireceğimiz konusunda en ufak bir fikrim yoktu. Reşit değildim ve yasal olarak bara girme yetkimiz yoktu. Girersek yakalanma ihtimalimiz vardı ve hiçbir bar sahibinin bu sorumluluğu alacağını düşünmüyordum. Ancak yüksek topuklularla zar zor barın kapısına geldiğimizde, güvenlik görevlisi Julia'ya selam vermiş ve elindeki telefon-uzaktan kumanda kırması şeye bir şeyler fısıldamıştı. Gözlerimi pörtleterek Julia'ya baktım. Bu halime kıkırdadı.

"Babamın saygın biri olduğunu söylediğimi sanıyorum." diye fısıldayıp umursamazca omzunu silkti.

Başka bir Hulk bedenine sahip, Captain America yüzlü, yakışıklı bir güvenlik görevlisi yanımıza gelmişti.

"Selam J." diye Julia'ya selam verdiğinde Julia başıyla selamı aldı. Adamın açtığı yoldan ilerliyorduk. Nihayet bar tezgahına ulaştığımızda adam Julia'nın eline bir anahtar tutuşturdu. 

"Biliyorsun, her ihtimale karşı." diyerek göz kırptığında ne haltlar döndüğü hakkında en ufak bir fikrim yoktu.

"Biliyorum." 

Adam yanımızdan ayrıldığında kaşlarımı kaldırarak Julia'ya baktım.

"Polisler gelirse, arka tarafa saklanmamız için." dedi. Şimdi anlamıştım işte. Julia'nın sözü, buralarda geçiyor olmalıydı. Fazlasıyla...

Barmen yanımıza geldiğinde, Julia "her zamankinden" demişti. Benim için de sipariş vermesine izin verip arkama yaslandım.

"Açıkcası, buralara girebileceğimizi düşünmüyordum. Ben daha çok, arka sokaklardaki yeraltı barlarını tercih ederdim. Yakalanmak gibi bir sıkıntı olmuyor." diyip etrafa bakındım.

"Biliyorum, seni oralarda görüyordum."

Şaşırmıştım. Julia oralarda takılacak bir kıza benzemiyordu. O daha çok temiz, çalışkan, iyi aile kızıydı.

Şaşkınlığımı yutup, önüme konulan bardağı kavradım. Uzun süredir alkol, uyuşturucu ve sigara kullanmamıştım. Bu yüzden bugünün keyfini çıkaracaktım. Bugünden sonraki ilk işim ise uyuşturucudan uzak durup, alkolle arama mesafe koymak olacaktı. Çünkü artık sorumluluğunu almam gereken bir Max vardı ve onu kendi boktan hayatıma dahil edemezdim. Ona temiz ve beyaz bir hayat vermeliydim.

Bardağı dudaklarıma götürdüm ve tek yudumla mideme indirdim. Genzimin yanması, mideme giden o acı sıvı bana değişik bir haz veriyordu. 

Julia'nın gözü, pistte dans edenlerde geziyordu. Bu sırada Tom ve Calvin'i aramak aklıma gelmişti. Ancak sırtıma dokunan elle irkilip arkamı döndüğümde, bunu daha sonraki bir zamana ertelemem gerekmişti. 

Karşımda dikilen Matthew'ü süzdüm. Gerçekten şık gözüküyordu. Ancak onu daha çok arka sokaklardaki o karanlık barlara ait sanıyordum. Orada tanışmıştık zaten.

"Kediciğin buralarda takıldığını bilmiyordum."  diyerek beni süzdüğünde, huzursuzca bar tezgahına geri döndüm.

"Asi çocuğun buralarda takıldığını bilmiyordum." diye mırıldandığımda, yanıma çökmüştü.

A Lesbian LifeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin