First Kiss

Merhaba arkadaşlaar ! Bu benim ilk hikayem beğenirseniz eğer vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin.Okuyucu sayısı artarsa devamını getiririm :))

Alarmın iğrenç sesiyle uyandım.Okulun ilk günüydü ve ben oldukça heyecanlıydım.Okulumu sürekli değiştirmek zorunda olduğum için''yeni öğrenci''moduna bir hayli alışmıştım.Yataktan adeta sürünerek kalktım.İlk olarak ılık bir duş alıp hafif bir makyajın ardından kıyafetimi tamamladım.Belimin üstünde biten açık kumral saçlarım,siyah bol tişörtüm ve kot şortumla oldukça uyumlu görünüyordum hatta çekici bile denilebilirdi.Gözlerimin maviliğini ortaya çıkaran siyah bir kalem sürdüm.Ardından çantamı alarak bisikletime bindim.Ailemden miras kalan arabama binmeyi isterdim ama ne yazık ki ehliyetim yoktu ve ilk gün için fazla abartılıydı.

Okula geldiğimde bisikletimi uygun bir yere koydum.Okulun giriş kapısından hemen müdürün odasına girdim.Bayan Watts bana yeni okulumu gezdirmek için birini görevlendirmişti.Odanın ortasında bekleyen kıza tebessüm ettim.Odadan çıktık ve bana''Merhaba,ben Siena''dedi gülümseyerek.Aynı şekilde samimice bir yaklaşımda bulunarak ona ''Bende Daisy,tanıştığıma memnun oldum''dedim ve gülümsedim.Bana okulun yemekhanesini,laboratuvarını,kütüphanesini,ve birlikte gireceğimiz derslerin olduğu sınıfları gösterdi.Diğer bulunduğum okullara göre oldukça büyük ve modern bir şekilde dizayn edilmişti.Güzeldi.Bu okul gezimi tamamlarken Sieana ile tanışma fırsatı bulmuştum.Oldukça enerji dolu,arkadaşça,hoş birine benziyordu.Umarım herkes Sieana gibi arkadaş canlısıdır yoksa bu okulda 1 senemi diğer popüler kişiler tarafından dışlanarak geçirmek istemezdim

20 dakika sonra bu okuldaki ilk dersim başlayacaktı.Açıkcası heyecanlı ve stresliydim.Okula girdiğimden beri herkesin gözleri benim üzerimdeydi.Tabiki de bu ''yeni'' biri olduğumdan kaynaklanıyordu.Çok can sıkıcı bir durum.

Ve evet...Zil çalıyordu.İlk ders edebiyattı.En sevdiğim derslerden biri olmasına rağmen derse giresim yoktu.Siena'yla zamanlarımız uymadığı için farklı sınıflara düşmüştük ve bu beni yanlız hissetiriyordu.Keşke ilk dersimde yanımda biri olsaydı diye düşünmeden edemiyordum.

Koridordaki izdiham inanılmazdı herkes sınıflarına koşuşturuyordu.Sürekli kapanıp açılan okul dolaplarından söz etmiyorum bile.Sınıfa girmek için en az 10 kişiye ''Afedersin''Üzgünüm''Ah pardon''sözleriyle çarpa çarpa geçtim.Kendimi ite ite sınıfa varabilmiştim.Çoğu kişi yerlerini almış bir şekilde tekli sıralarda oturuyordu.Nereye geçsem diye sınıfın içinde ilerlerken Edebiyat öğretmeninin geldiğini farkedip yakınımdaki ilk sıraya oturmuştum.

-Şu 45 dakikanın nasıl geçtiğinden bahsetmeyeceğim bile.Edebiyat dersi olmasına rağmen gayet sıkıcıydı.Kendimi tanıttığım yetmiyormuş gibi öğretmen sürekli bana söz verip duruyordu.''Evet bu kitabı okudun mu Daisy ? Bunu beğendin mi Daisy ? Bana ve arkadaşlarına şu romanı özetler misin Daisy ? Daisy ? Tamam.Yeter.-

Zil çalmıştı ve edebiyat dersi burada sonlamıştı.10 dakikalık bir mola vardı.Çantamı alıp sınıftan koşarcasına çıktım.Daha fazla bu kişilerle bu ortamda bulunmak istemiyordum.Yeterince sıkılmıştım.Koridorda dolabıma Edebiyat kitaplarımı koyup bir sonraki ders olan Geometri kitaplarımı aldım.Siena'nın sınıfına doğru yürüdüm.Sieana sınıftan kendi arkadaş grubu olan 3 kişiyle beraber çıktı.Yanlarına doğru gittim.''Selam canım,ilk dersin nasıl geçti''diye sordu yanındaki kişilere doğru bakıp sorusunu cevaplamak üzere dudaklarımı araladığımda''Ah dur seni Zayn,Niall ve Steph'le tanıştırıyım'' dedi.Siyah saçlı olan elini uzatarak''Merhaba ben Zayn, ve sende Daisy olmalısın,Sieana bize senden bahsetmişti''dedi.''Eee..Evet ben tanıştığıma memnun oldum'' dedim.Ah..hayır niye kekeliyordum ki yeni kişilerle tanışırken oldukça utangaç olabiliyordum.Ardından sarı saçlı ve mavi gözlü olan''Bende Niall''dedi sırıtarak.Gülümsemesi ona çok yakışıyordu gayet sevecendi..Ve sonrada Steph'le tanıştım.Sieana'nın en iyi arkadaşlarından biri olduğunu ve beni arkadaş gruplarına yeni biri geleceğini söylediğinde çok sevindiğine söyledi.Yani beni sevmişti.

Zilin çalmasıyla onlara görüşürüz diyerek sınıfıma doğru ilerledim.Ders geometriydi ve sınıfa girdiğimde çoktan ders başlamıştı.Öğretmen beni herkesin içinde küçük düşürecek bir şey söylemeden yerime geçmemi izledi.Ve  tüm sınıf bana bakıyordu.Boş olan sıraya oturup dersi dinlemeye başladım.Yan tarafımda Zayn'nin olduğunu fark edene kadar ders sıkıcı ve boş geçiyordu.En azından tanıdığım birileriyle aynı sınıfta olmak iyi bir şeydi.Ders boyunca birbirimize ufak tebessümler gönderdik.Bana öğle arasında yemekhanede olacağını söyledi.Onu ''tamam,geleceğim''anlamında başımı sallayarak onayladım.

Ders bitmişti.İlk olarak çantamı dolabıma bırakarak Zayn'le beraber yemekhaneye doğru yürüdük.Bİzim küçük grubumuzun olduğu masaya ilerledik.İlk günden bir arkadaş grubu içinde olduğum için şanslıydım iyi arkadaşlıklar edinmiştim ve hepside birbirinden iyi insanlardı. Sieana'nın yanına oturup grubun diğer kalan kişileriyle tanıştım.Bunlar Louis,Liam ve Mandy'di.Onlarla da konuşma fırsatı buldukça iyi anlaşabileceğimize emindim.Bizim grubumuz diğerlerinden farklıydı.Yemekhanede herkesin bir masası vardı ve en sessizinin biz olduğu açıkça belliydi.Yeri geldiğinde eğlenceli biriydim ama fazla gürültüyü sevmezdim.Yada ilk günüm olduğundan etrafı incelemekten başka bir şey yapmıyodum.

Masadaki herkes bir menü almıştı.Ben aç olmadığımdan dolayı sadece içimi ısıtacak bir kahve içiyordum.Kahvem bitmişti.Lavaboya gitmem gerektiğini söyleyip ayağa kalktım.Steph''Eğer yolu bilmiyorsan sana eşlik edebilirim,istersen ?'' dedi.''Gerek yok,yinede inceliğin için sağol.'' diyerek yemekhaneden çıktım.Lavobaya doğru girdiğimde elimi yıkamak için suyu açtım.Yan taraftan sesler duyuyordum.İşimi bitirip çıktım ve yemekhaneye gitmek için merdiveni kullanacakken seslerin geldiği tarafa doğru bakma gereği duydum.Sanırım bu bir sınıftı karanlık ve kapalıydı bugün burada ders olmadığı için kapattıklarını düşündüm ama kapısı hafif aralıktı ve içeride iki kişi olduğunu farkettim.Karanlıkta ne olduğunu fazla seçemesemde koridorun ışığıyla aydınlanan sınıfta bir kız ve bir erkek vardı.Saçları çikolata rengi olan kıvırcıklı çocuk sarışın olan kızı öpmeye çalışıyordu.Kız istemese bile kenara sıkışmış vaziyetteydi.Biran onları ayırmam gerektiğini düşündüm ama bunun ne kadar saçma bir şey olduğunu farkedip yemekhaneye doğru yürüdüm.Masama tekrardan oturup derin düşüncelere daldım.Demek ki bu okuldada hormonları tavan yapan bazı erkekler ve sürtükçe davranabilen kızlar vardı.Sırf popüler olmak için birilerinin altına yatan kızları hiç anlamıyordum.Asla onlardan biri olmayacaktım.

Bu düşünceler içerisindeyken az kalsın zilin çaldığını farketmiyordum.Şimdi ki ders Kimyaydı ve arkadaşlarıma çıkışta görüşürüz diyip oradan ayrıldım.Genellikle kimya derslerinde 2 kişilik deneyler olduğu için Laboratuvarda olurduk.Ve daha kitaplarımı alıp okulun en aşağısında olan laboratuvara gitceğimi şimdi düşünüyordum.Adeta koşarcasına koridorda bulunan dolaptan kitaplarımı alıp en aşağı kata indim ortalıkta kimse kalmadığından derslerin başladığı kolayca anlaşılıyordu.Kimle oturacağımı düşünürken hemen kapıyı çalıp içeri girdim.Profesörden özür dileyip etrafa bakındım.Tanrım.Hiç mi boş yer kalmazdı.Öylece ayakta dikiliyordum.Aynı zamanda müdürümüz olan Prof.Bayan Watts bana kıvırcık saçlı çocuğun yanının boş olduğunu eliyle işaret ederek oturmam gerektiğini söyledi.İlk önce anlamamazlıktan gelerek birkaç saniye dalgınlığımla kıpırdamadan öylece Bayan Watts'ın yüzüne baktım.Bu iğrençti.Hayır onun yanına oturamazdım.Hayır hayır iğrenç olan o kıvırcık saçlı çocuk  değildi onun bugün o kızla neler yaptığını görmem onu iğrenç kılıyordu.Oturmaktan başka çarem olmadığını anlayarak onun yanına doğru ilerledim karşıdan bana adeta sırıtarak bakıyordu.Gözlerinin yeşil olduğunu o anda farketmiştim.Tanrım o gözler...