KL -16-

315 26 0
                                    


Bölüm 16 ana konu.

Bölüm şarkısı Ferman Akgül  İstemem söz sevmeni.

" Kalp hastasıymışım Alkım '' dedim bakışlarımı ellerime indirerek

'' Nasıl olur! '' dediyerinden fırlayarak. Çok sinirliydi bu çocuk.

'' Annemler söyledi! Kalp gerekiyormuş benimkisi bitiyormuş. Ölürmüyüm Alkım? ''

Yağmur yağıyordu. Aldırış etmeden koşmaya başladım. Acı tüm vücuduma yayılıyordu. En derinden geliyordu.

'' Benimkini sana vereyim Nefes! '' dedi dizlerinin üzerine çökerek. Onu ilk defa böyle görüyordum. Tükenmiş. Gülümsedim.

'' Sen kendini akıllımı sanıyorsun '' dedim. Yanıma doğru emekleyerek geldi.

'' Neden şimdi söylediler bir yıl sakladılar şimdi de saklayamazlarmıydı? '' dedi somurtkan suratıyla.

Neden ben! İstemiyorum yaşamak. Her gün yataktan kalkarken bugün de ölmedim demek istemiyorum! Yoruldum ruhen de fiziken de. Sekiz yıl tam tamına sekiz yıl bu hastalıkla baş ediyordum keşke geçse. Olmuyordu. Daha da hızlandım. Koşarak mı ölecektim. Umarım olur.

'' Bilmiyorum Alkım! '' dedim dolan gözlerimi ona çevirerek.

'' Kimseyi de sevemiycem. Ben dokuz yaşındayım nasıl bitebilir ki? ''

'' Bilmem.. '' dedi elinde ki sopa ile toprağı eşelemeye başlayarak.

Bende yorulmuştum on yedi yaşında olmama rağmen. Ne çok yüküm vardı omuzlarım da. Sinsice sırıttım. Ne dengesiz bir insandım hem ağlayıp hem gülüyordum.

" Yoksa sizi çok sevdiğim için olmasın? '' ne aptalca bir cümle.

'' İyileşeceksen sevme Nefes. Ben ikimiz adına da severim. ''

Alkım dedim sessizce. Ona ihtiyacım vardı.

Tökezlemeye başladım. Bu koşu benim için çok fazlaydı hele ki bugün randevum olmasına rağmen. Gökyüzü de benimle ağlıyordu. Güzel dedim kendi kendime. Bugün şans benden yanaydı.

Elektirik direğine tutundum. Hızlı hızlı soluyordum. Kaldırımın üzerine oturdum. Çoraplarıma kadar ıslakttım. Avuç içlerimi birbirine sürtüp bacaklarımın arasına aldım. Hala nefes nefeseydim. Üzerimde ki hırkaya sıkıca sarıldım. Bu o çocuğun du. Çok sıcak bakışları vardı adeta insanın içini ısıtıyordu. Kafamı salladım bu düşünceler de neydi böyle?.

Dejavu nedir bilirmisiniz. Onun gözlerine bakarken anlamıştım bu tanımı. Ne kadar tanıyorsam bir o kadar da tanıyamıyordum. Saçma dedim kendi kendime.

Göz kapaklarım ağırlaşıyordu. Yolun sonuydu herhalde. Yaşamak istiyormuydum? Buna cevap vermeden iç sesim devreye girdi kalp yetmezliği.. Bununla daha ne kadar yaşayabilirdim ki ?.

Arabalar tek tük geçiyordu. İnsan ise hiç yoktu. Demek ki kurtulamayacaktım. Son kez etrafıma bakındım. Ellerimi kalbime götürdüm. Yolun sonuna geldik benim küçük kalbim. Sözlerime tepki verdi yerinden çıkacakmış gibi atarak.

Oturduğum yerden yukarı doğru kayarak ıslak yere uzandım. Hazırmıydım? Bilmiyorum.

" Nefes! " ismimin haykırılmasıyla başımı sola çevirdim. Her şey bulanıklaşmıştı. Ölmek önce gözlerden mi başlıyordu acaba?

'' Nefes! '' koşuyordu. Ölmeyecektim herhalde. Alkım dı bu ne kadar bulanıkta olsa Alkım dı beni yine yalnız bırakmamıştı. Gülümsedim gözlerime ulaşmamıştı. Giderek yaklaşıyordu.

Gözlerimi kapattım kendimi Alkıma emanet ederek..

'' Nefes! ''

---

Bir sonra ki bölüm hazır ama sizin ilginize bağlı..

Kız Lisesi #Watys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin