ÖZGÜRLÜĞE KAÇIŞ #Wattys2016

By/6 İstanbul/ Asya Batur

Annem mutfakta ki işleri hallederken babamda bahçeyle ilgileniyordu. Bana da haliyle masayı kurmak kalmıştı.
Baya önemli misafirler gelicekmiş bugün. Acaba kim? aman napıcam kim olduğunu kimse kim..
Annemin bağırmasıyla hızlandım. Gerçekten artık bıkmıştım çok üstüme geliyorlar ve de bunu bilerek yapıyorlar. Bi anne bi baba biricik kızının en yakın arkadaşıyla konuşmasını yasaklar mı ya bu neyin kafasıdır yok efendim o ailesine asilik yapıyomuş yok efendim oralara buralara gidiyomuş yok efendim gece hayatlarıymış..Bunlarında sebepleri var yani.
Melis hayatımda tanıdığım en iyi insan ve onunla konuşmamaya dayanamazdım o yüzden ailemi dinlemedim ve gizli gizli hep görüştük. Zaten görüşmememiz mümkün mü onların evinde yaşıyoruz sayılır.

Adil amca da Melis'in benimle konuşmasını yasaklamış. Bana kötü davranmıyor ama Melis'e öyle söylemiş. Yardımcılarının kızı olduğum için mesafeli durmalıymış mış falan. Zaten bizimkilerde büyük ihtimalle bu yüzden yasakladı konuşmamızı ama bana bunu söylemediler, bunu bana Melis söyledi.

Bunları düşünürken Melis'i ne kadar özlediğimi fark ettim arayamıyodumda adam akıllı.

Bi an önce bitmeliydi artık şu okul, dön artık kızım ya. Dedikodu saatlerimiz bile vardı bizim ve ben artık onunla dedikodu yapmayı, yakışıklı erkekleri kesmeyi falan özlemiştim. Eminim oda özlemiştir. Piç smile.

Annemin tekrar bağırmasıyla bi anlık boşluğuma geldi ve elimdeki tabağı yere düşürdüm. Tabak yere düştüğünde önce o tok sesi geldi ve sonrada bumm. Tuz ve buz.

Hiiiiiii diye bağırdım çünkü gerçekten annem çok kızıcaktı ve babamda. Onlara artık alışmıştım ama şimdi Adil amca da kızabilir çünkü misafirlerin şuan baktığım kapıdan geldiğini gördüm ve bu manzara hoş olmayacaktı.

Annem beni bileğimden tutup mutfağa sürükledi ve daha sonra kendisi gidip orayı temizledi o sırada adil amca anneme ters ters bakmayı unutmamıştı. Yav ona niye bakıyon ben kırdım sonra onlar bana patlıycak.
Hay ben böyle işin her türlü biri kızıcak.
Resmen iki ucu boklu deynek..

Gelen misafirlere göz gezdirdim bende mutfaktan. İki tane orta yaşlarda adam ve bir tane orta yaşlı bayan gelmişti.

Arka taraftan biri daha geliyo sanırım
Ohaa o ne yarebbbiiimm..
Bu bi insan olamaz.. Uçak ?? Hayır hayır bence dünyaya düştü şu yukarlardan bi yerden ne olduğunu bende tam kestiremiyorum ama haberlerde açıklarlar akşam yani öyle sanıyorum...
Ya şaka maka cidden çok taşmış ya ama benim tipim değil fazla.
Uzun boyuyla, kahverengi saçlarıyla ve öyle tahmin ediyorum ki kahverengi gözleriyle tam bizim Melis'in tipi.

Ben çocuğu keserken annem daldı mutfağa
"Bunu sorucam kız sana unuttum sanma rezil ettin bizi git şu tabağı koy masaya kırıyım deme bu seferde vallaha bende senin bacaklarını kırarım"

"Bilerek mi yaptım Anne!"

" Sen bizi rezil etmeye alıştın tabi normal geliyodur sana"

"Ne yaptım ben size ya, ne yaptım..!"

Allah kahretsin ya bu durumdan nefret ediyorum. Hiçbirşey yapmadım ki ben onları utandıracak!

Ne yani Melisle arkadaş olmuş olmamız mı tek suç.

Tek suç para mı ? Zenginlik mi yoksa fakirlik mi? Kim hangi parayla bizimkisi gibi bir dostluk satın alabilmiş..

Gözlerim dolarken hiçbirşey demedi annem herzaman ki gibi sustu yine. Bağırır azarlar ve ben konuştuğum an susup kaçar.

Tabağı alıp masaya ilerledim ve masaya koydum Selin'le göz göze gelince gör kırptı ve gülüp öpücük attı bende gülümsedim ona. (Selin Melis'in üvey kardeşi)
Kimseye çaktırmadan çocuğu şöyle bir de yakından dikizledim. Valla mutfaktan gördüğümün on katıymış ha.