₪1₪

3.2K 195 53
                                    

Aslında insanoğlu sessizliği her zaman daha çok sevmiştir.Bunun sebebi nedir?Kafamızı dinlemek mi?Ya da yalnızlığı sevmek mi?Bence bunun sebebi de cevabıda kişiden kişiye değişir.

Huzurdur bence sessizlik ama bir o kadar da huzursuzluk.

Bazen öyle sessiz anlar olur ki en gürültülü ortamdan daha çok ses çıkarır ve yorar insanı.Insan belkide en çok bu sessiz anlarda susturamaz kafasındaki düşünceleri. Aslında vardır sessizliğinde bir sesi.

Arabadaki sessizlikte böyleydi işte.Hic susmayan bağıran bir sessizlik.Kulaklarını kapatsanda azalmayan...

Ben böyle dalmış dışarıyı seyrederken bir sitenin bahçesinde beklediğimizi ancak fark ettim.Hatta yusufun arabadan indiğini bile fark etmemiştim.Burası neresi , niye geldik en ufak bir fikrim bile yok.

Burhana eğilerek sordum."Neresi burası niye geldik buraya?"

Burhan telefondan kafasını kaldırarak tebessümle cevap verdi.

"Yolumuzun üzerindeydi yusufun evden acil alması gereken birşey varmış sanırım.Bu yüzden buradayız."

Sadece "Hıı" diyebildim.Kendimi çok yorgun ve halsiz hissediyordum.Ve stresten karnım fena ağrıyordu.
Başımı geriye yaslayıp.Gozlerimi yumdum.Tam bu sırada arabanın camını küçük bir çocuk tıklattı.

Burhan arabadan inip cocuga sarıldı.

Burhan "Hamza nerdesin sen ya,özlettin kendini he."

Hamza.Dogru bu çocuk yusufun kardeşi.Nasılda tatlı.

Ben onları incelerken tabi hanzade beni inceliyordu.Biraz çekindi sanırım.Pek rahat olamadı.
O sıra Burhan bunu fark edince bizi tanıştırdı.

Burhan "Bak Hamza bu bizim arkadaşımız kendisiyle bugün tanıştık.Deniz ablası bu Yusufun kardeşi hamza."

El sıkıştık tokalaştık Hamza ile.Yusuf gelene kadar kendisi ile fotograf bile çektik. Daha dogrusu onlar Burhan ile çekiyorlardı benide aralarına aldılar .Yavas yavas ısınıyordu ki Yusuf geldi ve hamzayla vedalaşıp oradan ayrıldık.

Sanırım artık işten tamamen ümidimi kesmiştim.Ama şu da var ki bu umrumda bile değildi.Hatta direk eve gitmeyi bile düşündüm.Ama tabi bunu yapmadım.

Yusuf ve Burhan beni bıraktılar iş yerime.Gelip konuşalım patronunla falan dediler.Ben bunu kesin bir dille reddettim.Burhan benden sonra haber alabilmek için numaramı istedi.Birbirimizin numarasını kaydettik....

Adımlarım iş yerine yaklaştıkça karnımın ağrısı sanki daha da artMaya başladı.

Ama hayır ya bi saniye sakin ol Deniz.Ucunda ölüm yok!Kendinden ödün verme.Çok çok beni kovar.Aman onun işi onun olsun.Haydi bismillah.Allahım sen büyüksün.

Hiç kendimi bozmadan patronun yanına gittim.Zaten tezgahın orada suratı beş karış bekliyordu.Uzaktan bakışları sanki "Hic gelmeseydin" der gibi bakıyordu.

Başım dik yürümeye devam ettim.Gozlerimi kaçırmadan konuşmaya başladım.

"Özür dilerim geç kaldım."

Ben bekliyorum hadi söyle.Kovdum seni de bende Türk sinema klişelerinden olan "hayır siz beni kovamazsınız ben istifa ediyorum" diyeyim.Hadi hadi bekliyorum.

Gözlerinde binbir türlü öfke geçti.Ve sadece,

"Geç hemen başla. "

Evet beklediğimiz şey kovul..

Ne!Bir dakika beni kovmadı mı şimdi bu.Neyse dur sevindiğini belli etmemeliyim.

Direk mutfağa geçtim.Önlüğümü giyip çalışmaya başladım.Bu adamın ya kafasına bişey düşmüş yada bugün iyi gününde...

Fenomen Sevgilim (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin