S-17

22 0 0
                                    


Hayatınız karanlık, acı, keder dolu günler ile geçerken birden aydınlanması müthiş bir şeydi. Hiç kimse dibe batmadan yükselemezmiş sözüne gerçekten inanıyorum.

O evde iğrenç günler geçirdikten sonra birden bire o kötü günleri geri de bırakacak bir hayat vardı önümde.

Bu güzel hayatı bana sunan Buğraydı.

Emre'yi gerçekten iyi zannederken bana yaşattığı güzel anlarda onun iyi olduğunu düşünürken çok yanılmışım.

Asıl iyi olan Buğra'ydı. O kadar temiz yürekli, koruyucu, kahraman özellikle düşünceli birisiydi ki Emre yanından bile geçemezdi.

Her dibe batışımda, her karanlığa çöküşümde beni kurtaran, aydınlığa çıkaran kişi Buğraydı.

Gözümün önünde olan iyiliği görememişim. Emre yüzünden.

"Heves telefonun çalıyor." düşüncelerimi ayıran ses Buğraya aitti.

Elimde ki temizlik bezini bırakıp Buğra'nın yanına gittim. Telefonu uzattığın da 'annem' yazısını görmem ile direkt açtım.

"Efendim anne."

"Duyduğuma göre başka eve geçmişsiniz." bıkınca nefesimi dışarı verirken Buğra ne oldu gibilerinden kaş göz yaptı. Telefonu hoparlöre alıp konuşmaya başladım.

"Senin nereden haberin var."

"Bugün bir kız geldi. Bazı şeyler anlattı. Kızı merdivenlerden itmişsin Heves sonra da evi terk etmişsin."

Bu kadın ne diyordu. İnanamayan gözlerle Buğra ile birbirimize bakarken konuşmaya başladım.

"Allah aşkına anne neyden bahsediyorsun sen? Evet evi değiştirdik fakat ben kimseye zarar vermedim. Vermemde."

"Bende inanamadım. Bu konuları yüz yüzeyken konuşmak daha iyi olur. Sen iyi misin kızım?"

Zor da olsa yutkundum. Gerçekten iyi miydim? Kelimenin tam anlamıyla bok gibiydim.

"İyiyim anne." dedim zor da olsa.

"Ev için yardıma birilerini gönderelim mi?"

Buğraya baktığım da 'sen bilirsin' diyerek ağzını oynattı.

"Yok anne biz hallederiz. Kapatıyorum artık."

"Görüşürüz." dediğin de direkt kapattım telefonu.

Kendimi yine kötü hissediyordum. Yapmadığım bir şey için.

Buğra "iyi misin?" diye sorduğu zaman evet anlamında kafamı salladım.

İçeriye işime döndükten sonra bir yarım saat sonra her şey bitmişti. Zaten her şey düzgün ve temizdi. Biz sadece üzerinden geçtik.

"Sayenizde kendimi ev hanımları gibi hissediyorum." diyerek oturan Buğraya güldüm.

"Niyeymiş o."

"Şu hale baksana Antalya'ya geldiğimden beri temizlik yapıyorum." dediğin de kahkaha attım.

Ayağa kalkarak oturduğu koltuğun arkasına geçip masaj yapmaya başladım.

"Ah harikasın Heves." dediğin de kıkırdadım. Bir süre daha masaj yaptıktan sonra önüne geçip konuşmaya başladım.

"Saçımı örer misin?"

Bir bana bir elimde ki tokaya baktığın da konuşmaya başladı.

"Ben ve saç örmek. Hani şu bildiğiniz yakışıklı olan Buğra ve saç örmek." dediğin de kıkırdamadan duramadım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 29, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SEVDİCEĞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin